Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Arrival'ın ardından: Merkezinde dil ve iletişim olan kitaplar




Toplam oy: 693

Uzaydan gelen "davetsiz misafirlerle" iletişim kurma çabası üzerinden şekillenen hikayesiyle Arrival bu sinema sezonunun en dikkat çekici filmlerinden biriydi. Uzaylılarla fiziksel bir mücadeleden ziyade, iki farklı tür arasındaki barışçıl iletişim çabasını anlatmasıyla sıyrılıyordu Arrival benzer uzaylı istilası temalı filmlerin arasından. Ted Chiang'ın Hayatının Hikayesi adlı öyküsünden uyarlanan film bu yönüyle de edebiyat meraklısı okurların ilgisini çekmeyi başarmıştı. Bookriot da Arrival'ın bu popülaritesine kayıtsız kalamamış ve Geliş, Elçilik Kenti ve Mülksüzler'den oluşan bir okuma listesi sunmuş takipçilerine.  Hal böyle olunca dil ve iletişim konusunu işleyen diğer kitapları da düşünmeden edemedik ve  merkezine dil ve iletişim konusunu alan kitaplardan ilk aklımıza gelenleri sıraladık:

 

1. Elçilik Kenti -  China Mieville

 

 

 

Bilimkurgu ve fantastik edebiyat meraklısı olup da  China Mieville'in adını duymayan yoktur. Hem Bookriot'un önerilerinde, hem de bu listede Elçilik Kenti'nin ilk sıralarda yer alması kimseyi şaşırtmasa gerek. Arthur C. Clarke Ödülü'nü üç kez kazanan tek yazar olma ünvanını hâlâ elinde bulunduran Mieville, Elçilik Kenti'nde insanlar ve insanlığın göçtüğü yeni gezegen Arieka'nın asıl sakinleri arasında iletişimi sağlamakla görevli birer genetik mühendislik ürünü olan Elçilerin hikayesini anlatıyor okurlarına.

 

 

 

 

 

 

 

2. Serçe - Mary Doria Russell

 

 

 

 

 

Yayınlanmasından kısa bir süre sonra James Tiptree Jr., Arthur Clarke ve John W. Campbell edebiyat ödüllerini kazanan Serçe'nin macerası uzayın derinliklerinden, Rakhat adı verilen bir gezegenden gelen bir radyo frekansıyla insanoğluna ulaşan muhteşem bir şarkıyla başlıyor. Bu olağanüstü şarkı ve iletişim kurmak için uzayın derinlerinden uzanan el karşısında kayıtsız kalamayan insanoğlunun Rakhat'a doğru yola çıkması da pek uzun sürmüyor elbette.

 

 

 

 

 

3. Lexicon - Max Barry

 

 

 

 

 


Lexicon sanılanın aksine bilimkurgu değil, polisiye bir roman. Fakat bu hikayede katil uşak değil, bir sözcük! Evet, yüzyıllar evvel ortaya çıkmış olan ve önüne çıkanı öldürme gücüne sahip bir sözcükten bahsediyoruz. Bu sözcüğün peşinde bir örgüt ve kurguyu zenginleştirmek için sahneye çıkan iki aşık da mevcut elbette hikayede.

 

 

 

 

 

 

 

4. Parazit - Neal Stephenson

 

 

 

 

Neil Stephenson'ın üçüncü romanı olan Parazit de Arthur C. Clarke Ödülü sahibi romanlardan. Parazit aynı zamanda bu listedeki en ilginç baş karakterlerden birine de sahip: Hİkayenin baş karakteri bir hacker ve aynı zamanda mafyaya pizza teslimatı yapan biri. Neal Stephenson'ın Cyberpunk'ın dahi çocuğu olarak anıldığını da söylemeden geçmeyelim.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

4.Kelime Avcısı - Alena Graedon

 

 

 

Kelime Avcısı kitabın kokusunu içine çekerek okumayı sevenler için pek de parlak bir gelecek öngörmüyor. Zira Kelime Avcısı'nın öngördüğü gelecekte kitaplar tükenmiş, kütüphaneler kapanmış, gazeteler hükümden düşmüş durumda ve tüm iletişim Mem denen gelişmiş tabletler üzerinden yürütülüyor. İnsanların konuşmak için dahi bu tabletlere ihtiyaç duyduğu, kelimelerin parayla satılır hale geldiği bir dünya burası. Üstelik dünya üzerindeki son sözlüğün editörü de birdenbire sırra kadem basıyor. Ürkütücü, değil mi?

 

 

 

 

 

 

 

 

5. Sıcak Kafa- Afşin Kum

 

 

 

 

 

Afşin Kum'un ilk romanı Sıcak Kafa'da sözcükler dilden dile bulaşan bir tür salgın hastalık adeta. Hikayenin baş karakteriyse zamanında bu amansız hastalık üzerine çalışmalar yürütmüş olan dilbilimci Murat Sivayuş. Afşin Kum'un bu ilk romanı için akıl-dil-medeniyet üçgeninde bir düşünce deneyi demek yanlış olmaz.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.