Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Çevirmen ve Sosyolog Ağırnaslı Gözaltında



Toplam oy: 831

Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde yüksek lisansını sürdüren sosyolog ve kitap çevirmeni Nejat Ağırnaslı 29 Nisan 2011 günü gözaltına alındı. 

 

Kalkedon, Yordam, Ceylan ve Optimist yayınevlerinden yayımlanmış çeşitli çevirileri bulunan Ağırnaslı, polisin evinde yaptığı iki buçuk saatlik aramadan sonra hiç bir gerekçe göstermeden bilgisayarlarına el konularak İstanbul  Emniyeti'ne götürüldü. 

 

Anne Ağırnaslı, dosyada "gizlilik" kararı alındığı gerekçesiyle polisin avukatların oğluyla görüşmelerini 24 saat süreyle ksııtlayacağını öğrendiklerini, bunun dışında ulaştıkları tek bilginin ise, oğlunun Diyarbakır'a götürüleceği olduğunu bildirdi.

 

"Foucault da yargılansın!"

 

Nejat Ağırnaslı'nın Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri olay üzerine açtıkları sitede (http://foucaultdayargilansin.blogspot.com/) arkadaşları serbest bırakılmazsa kitaplarını yakacaklarını açıkladı:

 

"Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Yüksek Lisans öğrencisi arkadaşımız Nejat Ağırnaslı, uzun namlulu silahlarla dün yapılan bir baskın sonucu evinden göz altına alındı. Nejat, daha sonra ailesiyle ve avukatıyla görüştürülmeden alelacele KCK davasının görüldüğü Diyarbakır'a sevk edildi.

 

Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri olarak, hem arkadaşımız Nejat'a hem de tüm diğer göz altına alınanlara yapılan bu hukuksuzluğu açıkça kınıyoruz. Üniversite arkadaşları olarak, Nejat'ın dava dosyasına nelerin konulacağını şimdiden merak ediyoruz. Onun ders programını "örgüt dökümanı", yurtdışındaki üniversitelere yapacağı doktora başvurusunu da "örgütün yurtdışına açılma planı" olarak gören işgüzar zihniyetin ellerinin daha nereye kadar uzanacağını bilemiyoruz.

 

Nejat'ın yazdığı makaleler, yaptığı çeviriler, bilinmeyen bir dilde değil ama İngilizce yaptığı literatür taramalarının da dosyasına konulduğu takdirde, KCK davasının Foucault'ya ve hatta Gramsci'ye kadar genişletilmesini öngörmekte güçlük çekmiyoruz.

 

Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri olarak, arkadaşımız Nejat serbest bırakılmadığı takdirde, bizi suç işlemeye teşvik eden kitaplarımızı, kampüsümüzün tarihi güney meydanında toplayarak yakacağımızı açıkça ilan ediyoruz." 

 

Ailesinden kamuoyuna mektup

 

Ailesinden Nuran Ağırnaslı ve Hikmet Acun'un ise basına gönderdiği mektupta "devlet şiddetine sessiz kalmayacaklarını" duyurdular:

 

"Oğlumuz,

 

Ezilenlerin, emekçilerin ve mağdurların yanında sosyalist  genç bir sosyolog dur. Polisin cadı avı ile  bu genç insanı  hangi "suça" bağlayacağı ve hayatının rehin alınacağını bilememekteyiz.

 

Bu ülkede   devlet karşısında  hiç kimsenin  güvende olmadığını ve bu tür gözaltılarla her an, herhangi bir insanın "suçlu" sayılabileceğini bilmekteyiz.

 

Bu tür operasyonlarla; sokaktaki herhangi bir insanın, "suça" bulaştırılmasını , ve bu gerekçeyle gözlatına alınmasını; tüm  toplumuma, gençlere, muhaliflere bir gözdağı vermek olduğunu da bilmekteyiz.

 

Oğlumuzun hayatına, görüşlerine kefiliz. Onun hayatının, fikirilerin  yanındaydık, yanındayız. Bu cadı avının  sonuçları ne olursa olsun,  devlet şiddetine karşı sessiz kalmayacağımızı, bunu kamuoyu ile paylaşacağımızı duyururuz."

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.