Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Erotik romanın AİHM zaferi



Toplam oy: 712

Türkiye, ünlü Fransız yazar ve şairi Guillaume Apollinaire’in, "sado-erotik" romanını "On Bir Bin Kırbaç"ın (Les Onze Mille Verges) "müstehcen" olarak değerlendirerek, yayıncısını cezalandırdığı için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) haksız bulundu. Mahkeme, yayıncı Rahmi Akdaş’ın, ağır para cezasına çarptırılmasının ifade özgürlüğünün ihlali olduğunu bildirdi

Strazburg’da görev yapan AİHM, Akdaş’ın, başında bulunduğu Bandırma’daki Hades Yayıncılığı şirketince 1999 yılında piyasaya çıkartılan kitabın toplatıldığı ve "müstehcen" materyal yayınladığı savıyla ağır para cezasına çarptırıldığı gerekçesiyle 2004 yılında yaptığı başvuru üzerine açılan davayı sonuçlandırdı.

AİHM, davaya ilişkin kararında ilginç bazı değerlendirmelerde de bulundu. Kitaba yapılan müdahalenin, dönemin yasalarında öngörüldüğünü ve amacı meşru olduğunu, sanat eserlerini yayınlayanların ifade özgürlüğü hakkını kullanırken "görev ve sorumlulukları"nın da bulunduğunu belirtti.

Buna karşın, söz konusu eserin dünya çapında tanınmış bir yazar tarafından kaleme alındığına, Avrupa’nın edebiyat mirasının bir parçası olduğuna, ilk yayınlandığı 1907’den bu yana yüzü aşkın yıl geçtiğine, o zamandan beri kitabın birçok dile çevrildiğini, internette de yer aldığına da vurgu yapıldı.

AİMH, olayın meydana geldiği dönemde yürürlükteki düzenlemelerin uygulanmasında sosyal bir zorunluluğun bulunmadığını da belirterek Aktaş’a ağır para cezasının verilmesi ve kitabın toplatılmasının "orantılı bir ceza olmadığını" ve "demokratik bir toplumda buna ihtiyaç bulunmadığı" değerlendirmesini de yaptı.

Bunun üzerine oy birliğiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğüne ilişkin maddesinin ihlal edildiğine karar veren Mahkeme, Aktaş’ın, zamanında tazminat talebinde bulunmadığı gerekçesiyle bir tazminat belirlemedi.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.