Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

İstanbul'un ilk kent müzesi



Toplam oy: 607

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı projeleri kapsamında,  Adalar Vakfı,  Adalar Belediyesi ve Adalar Kaymakamlığı’nın ortak çalışması ile hayata geçirilen Adalar Müzesi, Aya Nikola Mevkii Eski Helikopter Hangar’ında, 10 Eylül Cuma günü kapılarını İstanbullulara açtı.
 
İstanbul’un ilk çağdaş kent müzesi, içeriğinden sunumuna, mekanları ve yerleşiminden düzenlediği etkinliklere kadar ziyaretçiler için farklı bir deneyim sunuyor.
 
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı projeleri kapsamında,  Adalar Vakfı,  Adalar Belediyesi ve Adalar Kaymakamlığı’nın ortak çalışması ile hayata geçirilen Adalar Müzesi, 3 geçici açık hava sergisi ile gerçekleştirdiği ön açılışının ardından, kapılarını İstanbullulara açtı.
 
Müzenin ön açılış etkinlikleri kapsamında, “Ada Sahillerinde Bekliyorum” ve “Adalılar” sergileri ile Büyükada Çınar Mevkii’nde, “Adalar’da İz Bırakanlar” sergisi ile de Büyükada İskelesi’nde 40 gün boyunca devam eden süreç, müzenin kalıcı bölümleri yedi ana galeri olarak kapılarını tüm İstanbullulara 10 Eylül Cuma günü açtı.
 
Adaların Doğası, Yazarları, Şairleri ve İlk Sahipleri Bu Müzede…
Ziyaretçileri, dokuz İstanbul Adası’nın çeşitli haritaları ve uzay fotoğrafları üzerinde yapılan çalışmalar sonucu hazırlanan 10 Dakikada Prens Adaları isimli animasyon ve Adalar’a ilişkin tarihsel ve güncel temel kentsel bilgilerin verildiği tanıtımla ziyaretçilerini karşılayan Adalar Müzesi’nde ada kayalıklarında fosilleşmiş izleri bulunan ve 400 milyon yıl önce bu denizlerde yaşadığı bilinen Dunkleosteus zırhlı balık replikası gibi çok özel parçalar yer alıyor. 
 
Eskilerden bugüne…

Müze sayesinde, Adaları daha yakından tanımak mümkün oluyor. İsmet İnönü’nün Heybeliada Sadık Bey plajında meşhur çivileme atlayışını yaptığı tek askılı mayosu ve fotoğrafları, Fenerbahçeli Lefter’in milli takım forması ve Hacı Bekirler’den Doğan Şahin’in jetski motoru da müzenin kalıcı bölümlerini renklendiriyor.
Adalar’ın fabrikalar, imalathaneler olan dumanları tüten, İstanbul’a ürettiklerini satan bir kent olduğu dönemlere ait ticari yaşam belgeleri, bugünkü esnafları, usta çırak geleneğinin anlatıldığı belgesel, sözlü tarih klipleri ve Osmanlı arşivleri belgeleri eşliğinde sunuluyor.
 
Göç, bir kent müzesi açısından önemli araştırma alanlarından biri. Bu bölümde haritalar üzerinde yapılan çalışmalardan da yararlanıldı.
 
Türkiye ve İstanbul için önemli kırılma noktalarının göç ve nüfus değişimleri açısından Adalar’a yansımaları Rum eşi Niko Çavuri 1954 yılında Türkiye’den gitmek zorunda bırakıldığında çok sevdiği Adasından ve eşinden ayrılma öyküsü, günlüklerinden sesli anlatılar ile Bedia Çavuri (Madame Agapi) dilinden anlatılıyor.
Atina’daki Adalılar Müze’nin açılışında evlerine gelmekten çok mutlu oldular.
 
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve Adalar Müzesi’nin özel davetlileri olarak Atina’dan açılışa katıldılar. Açılışta mezun oldukları Büyükada Aya Dimitri İlkokulu bahçesinde sınıf arkadaşları ile çocukluk fotoğraflarını, aferin belgelerini, diplomalarını görmek, doğup büyüdükleri Adalar’ın kendilerinden önceki tarihinden kesitleri dinlemek herkesi hem duygulandırdı hem de kent müzesinin birleştirici, düşündürücü niteliklerini gözler önüne serdi.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.