Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Külleri iki ülkeye savrulacak



Toplam oy: 526

"Her kişi kendi ölümünün ustasıdır ve zamanı geldiğinde tek yapabileceğimiz onun acı korkusu yaşamadan ölmesine yardımcı olmaktır" demişti Gabriel García Márquez. Şimdiyse Kolombiya, Nobel Ödüllü yazarın küllerinin bir bölümünün anavatanı gibi gördüğü Meksika'ya gömülmesini istiyor.

 

Kolombiya'nın Mexico City Büyükelçisi José Gabriel Ortiz, yazarın küllerinin doğum yeri Kolombiya ile anavatanı gibi gördüğü Meksika arasında paylaştırılabileceğini söyledi. Márquez, geçen hafta 87 yaşında onlarca yıldır yaşadığı Meksika'daki evinde hayatını kaybetmişti.

 

Márquez'in ölümü nedeniyle bugün, Mexico City'de bulunan Güzel Sanatlar Sarayı'nda bir de devlet töreni düzenlenecek. Meksika Devlet Başkanı Enrique Peña Nieto, Twitter hesabından yayınladığı mesajda, “Kolombiya'da doğdu ancak uzun yıllar Meksika'yı ikinci vatanı olarak kabul etti. Hayatımızı zenginleştirdi” ifadesine yer verdi. Yazar, 1960'lı yıllardan bu yana ömrünün büyük kısmını Meksika'da geçirmişti.

 

 

Her şey Aracataca'daki bu evde başladı. Çocukluğu anneanne ve dedesiyle küçük köyde geçti, hukuk fakültesini yarıda bırakıp gazeteci oldu, yoksullukla mücadele edip günde üç paket sigara içtiği o yıllarda bir gün annesini karşısında gördü: Evi satmaya gideceklerdi. Hangi evi diye hiç sormadı, dünyada yalnızca Aracataca'daki ev vardı onlar için.

 

Seneler sonra köyüne döndüğünde tozlu badem ağaçları ve kimselerin yaşamadığı ıssız bir tabloyla yüzyüze geldi. Ve o gün yazar olmaya karar verdi.

 

(Kaynak: Taraf, Al Jazeera Turk)

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.