Eleştiri Arşivi
Eleştiri
//php print_r ($fields); ?>
Genç devrimci, 87 yaşındaki ünlü İspanyol yazar Jorge Semprun'un Özgür Yayınları'ndan yayımlanan Yirmi Yıl ve Birgün'
//php print_r ($fields); ?>
Bütün Mehmet Güreli’ler aynı kişi mi, bir kişilik bölünmesi mi söz konusu olan yoksa birçok kişiliğin aynı bedende toplanmasından mı söz ediyoruz, bilmiyorum.
//php print_r ($fields); ?>
//php print_r ($fields); ?>
Yemek insan yaşamındaki en önemli aktivitelerden birisi.
//php print_r ($fields); ?>
“Bütün bunlar ancak yavaş yavaş oluşan kanunlara bağlı şeyler. Bugün, mesela, kıskançlık ne durumda? Ve insanların kurduğu bağlar gerçekten eskiden olduğundan daha mı gevşek, yoksa o sahiplenme hissinin zorlaması ortadan kalkmaya başladığı için mi öyle görünüyor? Bence bu bağlar sadece daha gevşekmiş gibi görünüyor. İş ciddiye binerse her şey hâlâ ölümcül.”
//php print_r ($fields); ?>
Yeni romanı “Madam Arthur Bey ve Hayatındaki Her Şey”de -önceki romanlarındakine benzer- klostrofobik bir atmosfer yaratmış Mine Söğüt. Bir kez daha kötülükle yoğrulmuş masallar anlatıyor.
//php print_r ($fields); ?>
Roland Barthes, Japon toplumunun göstergelerini incelediği kitabı Göstergeler İmparatorluğu’nda, yeme-içme kültürü konusuna değini
//php print_r ($fields); ?>
“Kendi cinsel hakikatini saklamakla geçen bir hayatın yavaş yavaş varacağı yer vazgeçiştir. Cinsel utanç başlı başına bir tür ölümdür.” (s.228)
//php print_r ($fields); ?>
Söz konusu edebiyat olunca, en azından bir okur olarak kendimize yöneltebileceğimiz soruların ardı arkası kesilmiyor. Bu sorulardan bir kısmı, dönüp dolaşıp aynı noktaya çıkıyor. Açıkçası, aynı soruyu, başka biçimlerde sormuş oluyoruz çoğu zaman.
//php print_r ($fields); ?>
Andrey Platonov, pek çok yazarın başına geldiği gibi zamanının iktidarıyla ayrı düşen, takibe alınan ve baskı gören bir edebiyatçı. Sovyetler Birliği'ndeki komünist yönetimi eleştirdiği için romanları 1990'lara kadar KGB'nin “edebiyat arşivi”nde saklanmış.