Eleştiri Arşivi
Eleştiri // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Yevgeni Zamyatin’in 1921 yılında yazdığı Biz romanı Türkçeye 90’lardan sonra -birkaç kez- çevrilmiş, bilimkurgu edebiyatına ya da distopyalara ilgi duyan çe
//php print_r ($fields); ?>
depremden birkaç gün sonra erciş’te yetmişlerinde bir adam tanıdım. sağanak yağmurun altında, bir ateşin başında oturmuş kafasına bir seccade örtmüştü. gidecek, kalacak yeri yoktu, sokakta yaşıyordu, evini ve bütün yakınlarını depremde kaybetmişti. düşündüm, inançları izin verse intihar eder mi?
//php print_r ($fields); ?>
Hayatı da roman gibi geçmiş yazarlarımızdandır Nahit Sırrı Örik. 1895 yılında İstanbul‘da doğmuştu. Dedesi ve babası Osmanlı döneminde mevkilerde bulunmuş kültürlü insanlardı. Babası Hasan Sırrı bey, Hukuk Mektebi hocalığı, rüsûmât müdir-i mütercimliği, Şûrâ-yı Devlet Âzâlığı yapmasının yanı sıra Shakespeare'den iki de oyun çevirmişti.
//php print_r ($fields); ?>
Ermeni asıllı olduğunu öğrenen bir genç kadının hikayesiyle başlıyordu ilkin. Kökeninin “ötekine” dayandığını öğrendikten sonra kendi de “öteki”leşen kahramanımızın gözünden yaşama dair kişisel, politik bir sorgulamaydı. Bu kişisel-politik sorgulama ikincisinde de bir delinin gözünden devam ediyordu.
//php print_r ($fields); ?>
Son sözü baştan söylemeli: Dünyayı bize getirenler var. Kendi tarifleriyle, bir binayı son tuğlasına kadar yıkıp yeniden kuruyorlar. Her dilin neredeyse sonsuz bir evren olduğunu düşünürsek, onlar müthiş bir paralel kozmik yolu önce tek başlarına geçiyorlar, ardından bize el veriyorlar... İyi çevirmenlerin emeği ölçülmez herhalde. Annemin dediği gibi, onların ekmeğini kıyıp yiyemezsin!
//php print_r ($fields); ?>
Kürar, Güney Amerika'daki avcılar tarafından kullanılan zehirli bir bitki. Av esnasında kullanılan okun ucuna sürülüyor, kanına karıştığı bedeni kaskatı keserek felç ediyor. Beton gibi, cansız bir hareketsizliğin içine bırakıyor sonra. En az acıyla, etkili bir sonuç alma biçimi de diyebiliriz bu yöntem için.
//php print_r ($fields); ?>
Sosyal bilimlerin bir alanı olarak “tarih”, özünde bir zihniyet tarihidir. Tarihin herhangi bir anında, geçmiş herhangi bir “an”ın ya da herhangi “iki tarih aralığının” tarihinin yazılması ya da “ne olduğunun yazılması”, o tarihini yazanın zihniyetinden bağımsız olmayacaktır. Bu açıdan her tarih yazımı yorumsamacı yani özneldir. Tarihe bakarken nesnel olma şansı yoktur.
//php print_r ($fields); ?>
Eski bir Türk atasözü şöyle der: "Yaşamış eşek insan gibidir." Atasözünün yaşlandıkça bilgeleşen insana benzettiği eşeğin gerek Batı gerekse Doğu edebiyat tarihinin çeşitli metinlerinde insandan da bilge bir canlı olarak baş tacı edildiğine tanık oluruz. 15.
//php print_r ($fields); ?>
Çizgi roman bir tutku meselesi... Örneğin her seferinde ısrarla aynı çizgi roman dükkanından alışveriş yapar, dükkanın çalışanlarıyla mutlaka biraz sohbet edersiniz.
//php print_r ($fields); ?>
Önemli bir tarihsel kişilik Leon Troçki. Önemi, büyük bir dönüşümün (1917 Ekim Devrimi) aktörlerinden biri olmasından kaynaklanmıyor sadece. Kişisel özellikleri, hayatı, bir yüzyıla (20.