Dosya Arşivi
Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Buz ve Ateşin Şarkısı serisi (televizyon uyarlaması adıyla Taht Oyunları) en sabırsızlıkla beklenen, üzerine en çok konuşulan popüler kültür ürünü olarak, gelecekte, dönem tanımlamakta kullanılacak eserlerin başında geliyor. Ortaçağ temalı ya da zeki kırılmalarla dolu pek çok eser arasında Buz ve Ateşin Şarkısı’nın başarısını yazarı George R.R.
//php print_r ($fields); ?>
İlk defa 2013 yılında Ayrıntı Yayınları’ndan, yeni edisyonu ise geçen ay Yapı Kredi Yayınları’ndan yayımlanan Ferahlık Anına Övgü, Ömer F. Oyal’in dördüncü romanı. Yazarın romanın yanı sıra çeşitli türlerde eserleri bulunuyor.
//php print_r ($fields); ?>
İmkânsızın Şarkısı’nı okuduğumda içim kalp ağrılarıyla dolmuştu. Murakami’yi ilk o zaman tanımıştım. Sonra bir-iki kitabını daha okudum ama ilk okunan kitaplar bazen her şeydir, benim için de öyle oldu. Romanları dışında düz yazıları da var, ama onların verdiği tat da daha az değil. Koşmasaydım Yazamazdım da bunlardan biri.
//php print_r ($fields); ?>
//php print_r ($fields); ?>
Modernizm sadece biz doğuluların “başına gelmedi”. İngiltere’de taşra hoyratça sökülüp kirli şehirlere taşındı; Batı’dan (Fransa’dan) gelen Modernizm’in yarattığı doğa özlemi Alman Romantiklerini doğurdu… Batılı toplumlarda mavi yakalı uzmanlaşma, yaptığı işe yabancılaşan ve mekanikleşen yığınlar yarattı.
//php print_r ($fields); ?>
Simon Kuper’in futbolun siyasetle, toplumsal hareketlerle bağını 22 ülkeden örneklerle ortaya koyduğu kitabı Futbol Asla Sadece Futbol Değildir insanlık tarihinin bu en popüler oyununa farklı bir bakış geliştirerek bir dönüm noktası olmuştu. Kuper, sırf kitabın başlığıyla bile, futbolla eril dilin holiganımsı refleksleri dışında bir ilişki kuranlara büyük bir armağan vermiş oldu.
//php print_r ($fields); ?>
Jeff Vandermeer’ın Southern Reach üçlemesinin Türkçeye çevrilmesi ve ardından bu serinin ilk kitabı Yok Oluş’un (Annihilation) sinemaya uyarlanmasıyla, tartışmalarımızı China Miéville’in eserleriyle kısıtladığımız bir türün, “yeni tuhafkurgu”nun Türkçedek
//php print_r ($fields); ?>
Herhangi bir romanın yazarının zihnindeki yaratım sürecini inceleyecek olsak elbet bir seviyede otobiyografik unsurlara rastlarız. Ancak çoğu standartlara göre, bir romanın otobiyografik sayılabilmesi için yazardan uyarlanan bir başkahramana sahip olması veya yazarın hayatındaki bir olay örgüsünün romanın omurgasına oturması beklenir.
//php print_r ($fields); ?>
Genç Jack Kerouac 1950 yılında ilk romanı The Town and the City'yi yayımladığında yayıncısı Harcourt Brace tarafından tasarlanan kitap kapaklarını pek beğenmiyordu doğrusu.
//php print_r ($fields); ?>
Yerlilik sorunu derken siyasi bir kavrama atıf yapmıyorum. Edebiyatın doğduğu, beslendiği dille ilişkisine dikkat çekmek istiyorum. Dil, bir ortam olarak insanı sarıp sarmalar; insan için dilin-dışarısı yoktur. Var olanlarla ilişkisini dil sayesinde belirler; onları tanır, isimlendirir. İsimler, aynı zamanda insanın şeylerle olan ilişkisini tayin eder.