Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Dosya Arşivi

Dosya // En çok okunanlar



Özel Kütüphaneler 5: İstanbul Kitaplığı

Yerli ya da yabancı, eğer bir turist olarak gelmişseniz İstanbul’a, bu şehre dair ilk izlenimlerinizi edineceğiniz yer büyük bir ihtimalle Sultanahmet olacaktır. Bir şekilde aldığınız tavsiyeler, muhakkak, ilk durak olarak Sultanahmet ve yakın çevresini işaret etmiştir.



Yazarın Bahçıvan Olacak Portresi: Emily Dickinson

Emily Dickinson’a geçmeden önce kendi çocukluğumu ve bahçe hikâyemi anlatacağım size... Macera olsun diye evden kaçıp gün batarken kimsenin ruhu duymadan döndüğüm çocukluk yıllarımda, bütün evlerin bahçeli olduğunu sanırdım. Neden, çünkü şanslıydım; oturduğumuz sakin mahallede bütün evler bahçeliydi, bizimki de.

 



Özel Kütüphaneler 6 // Kadın Eserleri Kütüphanesi

“Özel Kütüphaneler” projesinin ilk hazırlık aşamalarında dahi Kadın Eserleri Kütüphanesi aklımızdaydı; ama özellikle mart ayını beklememiz, tesadüf değil elbette! 8 Mart dolayısıyla, belki en yoğun dönemini yaşıyor olabilir ama sunduklarıyla, her daim aklımızın bir köşesinde durmasında fayda var hiç kuşkusuz.



Cennet, Cehennem ve Araf

Geçtiğimiz yıl Toronto Film Festivali İzleyici Ödülü’nü alan The Platform, kısa sürede Netflix’in en çok izlenenler listesinde kendisine yer edinmeyi başardı. Senaristliğini David Desola, yönetmenliğini ise Galder Gaztelu-Urrutia’nın üstlendiği film, uzun süre zihinlerdeki tazeliğini koruyacak gibi.

 



Fotoğraf // Yaz okumaları

Kusur: Türkçede herhangi bir konuda yaptığımız yanlışı anlatan ya da hatamızı belirten bir kelime. Toplumsal yaşayışımızda ve bireysel ilişkilerimizde de bu sözcükle daima karşılaşırız. Aslında, günlük yaşamımız içinde sıkça kullandığımız biçimi ise, “Kusura bakma”dır. Bu, negatif bir anlam içeriyor gibi görünse de, ilişkilerde kişiye özel bir alan açar.



Popüler ambalajlı ciddi kitap: Bunu herkes bilir

Hayatın, hatta kâinatın anlamını verdiğini iddia eden kitapların rafları doldurması, bütün dünyada olduğu gibi bizim ülkemizde de olağan bir durum. Evren ile nasıl bağ kurulur, başarının sırrı nedir, nasıl terfi alınır, plaza hayatının insanı bitiren boşluğuna nasıl anlam katılır? Hayatına mana katmak isteyen; okuyan, ama sandığı gibi iyi bir okuyucu olmayan beyaz yakalıya yazılır bu kitaplar.



Türk’ün atla imtihanı

“At” dendiğinde benim aklıma tarihin görkemli sayfaları, cenk meydanları, rüzgâr gibi akıp giden süvarilerle birlikte Yahya Kemal’in; “Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik/Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik” dizeleri gelir.

 



Dünyadan // Çağdaş İngiliz edebiyatı kanonu: Altın Booker jenerasyonu

Her nedense en rahat ve yaygın olarak takip ettiğimiz edebiyat dili İngilizce gibi geliyor bana. Bir zamanlar Fransızcanın belirgin bir ağırlığı varmış, hatta yazarlarımız Fransızca okudukları romanlardan ve şiirlerden hareketle modern edebiyatımızı oluşturmaya başlamışlar.



Levant’ın Kibritçi Kızı

Amin Maalouf, Türkiye’de çok az yazara nasip olabilecek bir sevgi halesiyle sarmalanmış bir yazar. Her kitabı sadece çok okunmakla kalmıyor aynı zamanda edebi çevrelerde tartışılmaya değer görülüyor. Hatta edebi çevrelerin dışına çıkıp düşünce dünyasına da ilham veriyor. Eleştiriler de ardından geliyor tabii ki.



Bu posterdeki tüm Stephen King göndermelerini bulabilir misiniz?

Son zamanlarda O (2017), Kara Kule (2017) ve Gerald's Game (2017) gibi sinema uyarlamaları sayesinde Stephen King uzun zamandır olmadığı kadar gündemde.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.