ABD’de bir lisedeyiz. Piyes öncesinde tüm hazırlıklar tamam; komik, utangaç ve neşeli, “cool” olmanın ise fersah fersah uzağındaki karakterimiz Francie’nin hazırlıkları hariç… Elbisesi, üzerine birkaç beden büyük geliyor. Ve piyes esnasında, “Aşk olmadan biz, cennetteki yabancılardan fazlası değiliz,” cümlesi okunduktan sonra sahneye fırlayan Francie, kıyafetinin üstünden düşüvermesiyle çırılçıplak kalıyor. Bu durumun yarattığı utanç ona kendisi gibi utangaç ve dışlanmış arkadaşı Katina ya da takma ismiyle Katchoo gibi, muhteşem bir arkadaş kazandırıyor. Lise atmosferi bu iki kadının sevginin hemen her çeşidini paylaşacakları, uzun ve eğlenceli dostluklarının şekillenmesi için en uygun ortam. Katchoo üvey babasının tecavüzüne uğrayıp, 16 yaşında evi terk edince dostlukları uzun bir ara verse de yeniden bir araya geldiklerinde sanki bir gün bile ayrı kalmamış gibi yakınlar. Liseden yıllar sonra, karakterlerimiz artık ev arkadaşları. Katchoo, Francie’ye gizliden âşık, bir ressam/ressam adayı; Francie ise bir reklam ajansında çalışıyor ve düşüncesiz bir maçoyla birlikte.
Bahsettiğimiz çizgi roman “kadınların dünyada en sevdikleri çizgi roman” olarak anılan, Cennetteki Yabancılar. Gerekli Şeyler tarafından iki cilt basılan, üçüncü cildi ise bir türlü çıkmayan bu kitaplar keşfedilmeye değer. Hikaye, iki biseksüel kadın karakterimizin birbirlerine duydukları ve bir türlü doğru zamanda ifade edemedikleri aşkı anlatıyor; bu aşk, ensest, kadın ticareti, mafya, uyuşturucu, cinayet gibi sonu gelmeyen karanlıklar altındaki sert bir dünyanın ortasında direnmeye çalışan bir alev sanki. İşin içine bir de Katchoo’ya âşık saf bir genç adam girince aşk sarmalına dönüşen hikayenin gayet karmaşık ama hızlı ve eğlenceli ilerlediğini söyleyebiliriz. “Kadınlar için bir çizgi roman” olan Cennetteki Yabancılar, erkeklere ait dünyada birbirine tutunan iki kadının hikayesi olarak da okunabilir; kadınların kilo probleminden çocuk sahibi olma tutkusuna, samimiyetle gösterildikleri nadir çizgi romanlardan biri olarak da anılabilir. Her halükarda sizi yakalarsa bırakmayacak cinsten. Yaratıcısı Terry Moore’a çok sayıda ödül getiren 1993 -2007 arasında yayımlanan ve son olarak yeni bir hikayeyle devam edeceği duyurulan çizgi romanın Türkiye’deki “yeni sayısı” ne yazık ki halen bekleniyor. Ne zaman çıkacağı da belli değil. İsmini bir şiirden alan içinde çok sayıda şiir ve şarkıya yer veren bu çizgi roman Türkiye’deki kadın ya da erkek okurlarının artmasını bekliyordur belki de. Uzun zamandır beklediğimiz bu çizgi roman bir köşede dursun ve biraz da çıkması beklenen diğer çizgi romanlardan bahsedelim...
Pek yakında...
Flaneur Comics, önümüzdeki aylarda Robert Crumb’ın Fritz the Cat ve Mr. Natural kitaplarının ardından Jean Pierre Gibrat’hın Karganın Uçuşu’nu ve Archie Goodwin’in yazdığı anti-militarist hikayelerden oluşan Blazing Combat’ını yayına hazırlıyor. İletişim Yayınları’ndan ise İhsan Oktay Anar’ın Puslu Kıtalar Atlası’nın çizgi roman versiyonu yayımlanacak; 2015’te ise Levent Cantek’in hazırladığı Ankara Üçlemesi adlı grafik roman serisinin son kitabı olacak Uzak Şehir ve Levent Cantek’in yazdığı ve Sefa Sofuoğlu’nun çizdiği “1951” grafik romanları okurla buluşacak. Henüz yayınevi belli olmasa da, önümüzdeki aylarda Aziz Tuna’nın yazdığı, Uğur B. Sertçelik’in çizdiği “Ormanda” kitabının da yayımlanacağını belirtelim. Takipteyiz...
Yeni yorum gönder