Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Dünyanın dört bir yanından "sıradışı" kütüphaneler




Toplam oy: 709

Kütüphane dendi miydi akla ilk gelen duvarlarındaki raflar kitaplarla dolu uzun koridorlar, masalarda dikkatle kitabını okuyan ya da ders çalışan kişiler ve ortama hakim olan derin bir sessizliktir çoğu kere. Fakat bütün kütüphaneler öyle olmak zorunda da değil. Dünya üzerinde alışılmışın bir hayli dışına çıkan, oldukça ilginç kütüphaneler de var. İşte onlardan birkaçı:

 

Moğolistan'da bulunan bu "mobil" kütüphane ülkenin her yerindeki çocukları kitaplarla buluşturmayı hedefliyor.

 

 

Amsterdam'daki Schiphol Havaalanı'ndaki bu kütüphane bir havaalanı içinde bulunan ilk yerleşik kütüphane olma özelliğine de sahip.

 

 

A47 Mobil Kütüphanesi de özel olarak tasarlanmış, oldukça ilginç mobil kütüphanelerden biri.

 

 

Tayland'da bulunan bu kütüphane bir mağaranın içine yerleşmiş ve içinde yerel adetler ve permakültürle alakalı kitaplar bulunuyor.

 

 

Meksika'da bulunan Vasconcelos Kütüphanesi devasa boyutlarıyla azılı okurların ağzını sulandıracak cinsten.

 

 

Saint Catherine Manastırı'nın içinde bulunan kütüphane 1.8 milyonun sayfanın üzerindeki koleksiyonuyla Hristiyanlık'a dair en geniş arşivlerden birinin de sahibi.

 

 

Dünyada sadece resimli kitaplardan oluşan bir kütüphane de var: Resimli Kitaplar Kütüphanesi! Bu ilginç kütüphanenin tasarımı ise Japon mimar Tadao Ando'ya ait.

 

 

Karadeniz'in diğer yakasında 10 farklı dilde toplam 2500 kitaptan oluşan bir plaj kütüphanesi olduğunu biliyor muydunuz?

 

 

Tel Aviv'de, göçmen çalışanları desteklemek amacıyla kurulan Levinski Garden Kütüphanesi göçmenlerin sık sık bir araya geldiği bir otobüs durağının dönüştürülmesiyle oluşturulmuş.

 

 

Bu listedeki en sıradışı kütüphanelerden biri kuşkusuz Raul Lemesoff'a ait olan Weapon of Mass Instruction Kütüphanesi.  1979 model eski bir Ford Falcon'un dönüştürülmesiyle oluşturulan bu mobil kütüphane toplam 900 kitap bulunuyor.

 

 

 

EK

 


 

 


Kaynak: Flavorwire

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.