Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Raymond Carver'dan hayat dersleri




Toplam oy: 1138

 

Amerikalı yazar ve şair Raymond Carver aramızdan ayrılalı 25 yıl oluyor. Lütfen Sessiz Olur Musun Lütfen, Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz, Ateşler, Bilmezsiniz Aşk Nedir gibi birbirinden yalın ve etkileyici hikaye ve şiirlerin yazarı Carver'dan, kimileri yazdıkları gibi yalın, kimileri daha karmaşık, hayat ve edebiyat üzerine tavsiyeler almak ister misiniz?

 

 

 

 

 

 

 

 

"Yıllar önce, Çehov'un yazmış olduğu bir mektubu okumuştum ve beni çok etkilemişti. Kendisine danışan birine şöyle diyordu yazar: 'Arkadaşım, her zaman olağanüstü işler yapan olağanüstü insanları yazmak zorunda değilsin.' O esnada üniversitedeydim ve sürekli krallar, dükler, kurulan ve yıkılan krallıklarla ilgili oyunlar okuyordum. Büyük işler başaran roman kahramanları da cabası. Ama Çehov'un o mektubunu okuduğumda, onun yazdıklarıyla da birleştirince, çok daha farklı bir bakış açısı edindim." 

 

 

The Paris Review'daki bir söyleşisinden, 1983

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Tasarlanmış gibi görünene dek, hatalarınızın üzerinde çalışmalısınız."

 

 

Katedral'den

 

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Aşktan söz ettiğimizde, neden bahsettiğimizi biliyormuş gibi ondan söz ettiğimizde bizi utandırmak içindır aslında tüm bu olan biten."

 

 

 

Aşk Konuştuğumuzda Ne Konuşuruz

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Elbette hayat hikayelerini kağıda dökerken ne yaptığını biliyor olmanız lazım. Son derece cesur, becerikli, yaratıcı ve her şeyi anlatmaya istekli olmalısınız. Pek çok yazar için eserlerine kendilerinden ne kadar katacakları çok büyük bir tehlike, aynı zamanda da cezbedici bir denemedir. Bazen yazdıkları otobiyografik öğelerle boğulur. En iyisi az özgeçmiş ve bol hayal gücü bana kalırsa."

 

 

 

The Paris Review söyleşisinden, 1983

 

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Elimizde olan tek şey kelimelerimiz ve onları doğru kullansak iyi ederiz. Doğru kelimeleri seçip, onları doğru noktalama işaretleriyle ve doğru yerlerde kullanmalıyız, böylece anlatmak istediklerini en iyi şekilde anlatabilirler."

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Her zaman yeni bir şeyler öğreniyorum. Öğrenmek hiç bitmiyor."

 

 

 

Katedral'den

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

"İçeri gir, dışarı çık. Aralarda can çekişme. Devam et."

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Tüm ay boyunca, geçmişle ilgili düşünmeye yalnızca beş dakikamı ayırırım. Geçmiş gerçekten de tam bir yabancı ülkedir benim gözümde, orada her şey farklıdır. Bir şeyler olur ve biter."

 

 

 

The Paris Review söyleşisinden, 1983

 

 

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Şikayet etme, böylece kimseye bir şey açıklamak zorunda kalmazsın."

 

 

 

 

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

"Güçlü sezgiler nedir ki? Onlar her şeyi daha da berbat ederler."

 

 

 

 

 

 


DDD

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.