Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

İtalya'da verilen Akdeniz Kültürü Ödülü Oya Baydar'ın!



Toplam oy: 625
Oya Baydar
Can Yayınları
Baydar, Akdeniz Kültürü Ödülü’nü 21 Ekim 2011’de, İtalya’nın Cosenza kentinde düzenlenecek törenle alacak.

2007’den bu yana İtalyan Carical Vakfı tarafından, Akdeniz ülkeleri arasında kültürel alışverişe katkıda bulunan yazar ve düşünürlere verilen Akdeniz Kültürü Ödülü (Premio per la Cultura Mediterranea) bu yıl Hiçbir Yöne Dönüş adlı romanıyla Oya Baydar’a verildi.


“Anlatı” kategorisinde verilen ödül, yazarlar, akademisyenler ve eleştirmenlerden oluşan Uluslararası Akdeniz Kültürü Ödül Jürisi’nin seçip değerlendirdiği adaylar arasından bu yıl, Oya Baydar’a verildi.  Akdeniz Kültürü Ödülü’nü, geçtiğimiz yıllarda, Amin Maalouf, Tahar Ben Jelloun, Amos Oz, Marina Nemat, Elvira Dones, Sergio Romano, Remo Bodei, Gustavo Zagrebelsky, Giorgio Agamben gibi aydınlar almıştı.



Oya Baydar 2010’da İtalya’da Aquilegia yayınevi tarafından, Alessio Calabrò’nun çevirisiyle yayımlanan Hiçbiryer’e Dönüş (Ritorno a Nessun Dove) adlı romanıyla ödüle layık bulundu. 1998’de Can Yayınları tarafından yayımlanan Hiçbiryer’e Dönüş; dönülen her şeyin hiçbir şey, her kişinin hiç kimse, her yerin hiçbir yer olduğu bir dönüş hikâyesi. Yıl 1989. Berlin duvarı yıkılıyor. Önce şaşkınlık, sonra kuşku, korku, giderek çözülme, dağılma ve çöküş... Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Yıllardır kendi ülkesinden, Türkiye’den uzakta siyasal sığınmacı olarak yaşamak zorunda kalmış bir kadının, sosyalist blok çökmeden önceki duyguları, umutları, aşkları, yaşamı ve yıllar sonra Türkiye’ye dönüşte yaşadığı yabancılaşma, yadırgama, özlem, hüzün ve tek çözüm olarak gördüğü kaçış, kitapta bölümler halinde yer alıyor.



Birbirini tamamlayan on beş bölümden oluşan metin için, Oya Baydar “bir yap-boz roman” diyor. Romanda, olaylar değil duygular, izlenimler, anılar başrol oynuyor.



Baydar, Akdeniz Kültürü Ödülü’nü 21 Ekim 2011’de, İtalya’nın Cosenza kentinde düzenlenecek törenle alacak.

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.