Don Kişot’un yazarı olan ve modern romancılığın kurucusu olarak kabul edilen Cervantes, 1616 yılında şeker hastalığından öldü. Fakat naaşın bulunduğu kilise, 17.yy’da inşa edildi ve naaş sonradan buraya nakledildi.
Mezarın yerini tespit etmek için 30 araştırmacı kızılötesi kameralar, üç boyutlu tarama cihazları ve radarlar kullandı. Arkeologlar ocak ayında bir duvar ardında bulunan 33 oyuktan birinde üzerinde "MC" yazan tabut bulmuşlardı.
Adlı Tıp Uzmanı Almudena Garcia Rubio, “ Bulunan kemikler çok kötü olduğu için Cervantes’in kemiklerini ayırmak zor görünüyor fakat tarihi kayıtlara göre bulunan kemiklerin Cervantes ve arkadaşlarına ait olduğundan eminiz,” açıklamasında bulundu.
Kalıntıların incelenmesinde yardımcı olan jeo-radar uzmanı Luis Aval, Cervantes’in anısına saygı gösterdiklerini ve dolayısıyla yeni bir mezarın inşasından sonra, düzenlenen bir törenle tekrar bu manastıra gömüleceğini belirtti. Mezar gelecek yıl, ziyaretçilere açılacak.
Cervantes'in hayatı
Yapılan keşfe büyük ilgi gösteren Madrid Belediyesi, Sanat, Spor ve Turizm Dairesi Başkanı Pedro Corral ise “Cervantes’in hayatı yoksullukla son buldu. Savaşta yara almış bir gaziydi o. Belki de birçok kişi, bu çalışma sayesinde Cervantes’i yeniden keşfedecek” açıklamasıyla yapılan keşiften büyük memnuniyet duyduklarını söyledi.
Cervantes’in hayatı denildiği gibi yoksullukla ve savaşla geçti. Cervantes, 1571’de İnebahtı Deniz Savaşı’nda Osmanlılara karşı İspanya safında savaştı. Savaşta iki kez göğsünden yaralandı ve bir elini kaybetti. Savaş sonunda Osmanlı tarafından esir alındı ve Cezayir’de 1577-1580 yıllarında arasında esir hayatı yaşadı. 4 kez kaçma girişiminde bulundu ve başarısız oldu. Daha sonra Cezayir’de dolandırıcılıkla suçlandı ve hapse atıldı. Hapiste de Don Kişot’u kaleme aldı.
* Kaynak: Arkeofili
Yeni yorum gönder