Modern dünyanın seküler düzeninde yaşayan insanlar dinlerle olan bağlarını ya tamamen koparmış ya da en aza indirgemişlerdir. Oysa dinlerin eğitimden sanata kibarlıktan dayanışma duygusuna uzanan çok farklı alanda geliştirdikleri yaklaşımlar, derinlikleri, güzellikleri ve özellikle de insanının duygusal dünyasının gereksinimlerini karşılamaları açısından incelenmeye değerdir.
Alain de Botton, son derece ilginç bir tez ileri sürüyor: Seküler dünyanın dinlerden öğreneceği ve kendi anlayışı içinde yeniden yorumlayarak üreteceği çok farklı düzenlemeler vardır ve bu düzenlemeler sayesinde endişeli ve yalnız modern insan kendisini iyi, mutlu ve yeterli hissetmeyi başarabilir. Dinleri yepyeni bir bakış açısıyla görmek ve insanların mutluluğu için seküler dünyada onlara yer açmak hayatlarımızı derinden değiştirebilir.
Dinlere ve modern hayata şaşırtıcı, yenilikçi, sarsıcı, düşündürücü bir bakış...