Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Yazarlar ve favori kokteylleri




Toplam oy: 1233

Alkolün sağlığa zararları artık hepimizin malumu. Peki, yazma süreci üzerindeki tesiri sanıldığı gibi bunun tam tersi mi gerçekten? Ernest Hemingway ve Charles Bukowski gibi yazarların içkiye olan düşkünlükleri bilinse de bu yazarlar ağızlarına içki koymasalardı ortaya ne gibi eserler çıkarırlardı, bunu bilmek maalesef mümkün değil; dolayısıyla alkol yazmayı kolaylaştırır inancının sağlamasını yapmak da... Ama şimdi bunları bir kenara bırakıp yazarların en sevdikleri kokteyllere gözatalım:

 

F. Scott Fitzgerald - Cin Rickey

 

 

 

Cin, misket limonu suyu ve soğuk soda ile hazırlanan bu kokteyli, Muhteşem Gatsby'i okurken Diasy Buchanan'ın elinde de bulmuştuk.

 

William Faulkner - Mint Julep

 

 

 

Viski ile şeker şurubu karışımına nane yaprağı eklenerek hazırlanan Mint Julep, Faulkner'in favorisiydi. Faulkner bir keresinde "Hiç kimse içki alamayacak kadar fakir değildir" demişti.

 

Tennessee Williams - Cin Fizz

 

 

 

Cin, limon suyu, pudra şekeri ve soğuk sodayı karıştırarak hazırlayabileceğiniz Cin Fizz,'i New Orleans'ta yaşayanlar hâlâ Williams'ın anısına içiyorlar.

 

Dorothy Parker - Martini

 

 

 

Cin, yeşil zeytin, sek vermut ve limon dilimi ile hazırlanan Martini için şu ünlü ifadesini kullanmıştı: "Bir martini isterim. En çok iki tane. Altındayım masanın üçten sonra; ev sahibinin dörtten sonra."

 

John Steinbeck - Jack Rose

 

 

 

Limon suyu, elma brendisi ve grenadine ile hazırlanan Jack Rose, Steinbeck'in favori içkisiydi. Steinbeck bir defasında, "Akşamdan kalmalığımı bir sonuç olarak gördüm hep, ceza olarak değil," demişti.


Raymond Chandler - Gimlet

 

 

 

Cin ile misket limon suyu ve limon suyunu karıştırın, işte size Gimlet. Bu kokteylin bugünkü ününde Chandler'ın yarattığı Philip Marlowe karakterinin etkisi şüphesiz ki çok büyük.

 

Truman Capote - Tornavida

 

 

Tornavida portakal suyu, votka ve birkaç küp buzla hazırlanıyor. Bu kokteyle hayatının sonuna dek sadık kalan Capote, tornavida yerine "benim portakallı içkim" derdi. Bir defasında, yazarlığı bir içkiden diğerine yapılan uzun bir yolculuk olarak nitelemişti.

 

Ian Fleming - Vesper

 

 

 

Cin, votka, Kina Lillet ve limon kabuğu ile hazırlanan bu içkiyi James Bond'dan öğrenmiştik zaten. Tarifte adı geçen Kina Lillet, Fransa'nın Lil şehrinde üretilen bir şarap.

 

Ernest Hemingway - Daiquiri

 

 

Rom, misket limon suyu, pudra şekeri, birkaç küp buz ve bir dilim misket limon ile hazırlanan Daiquiri, yazarı sıcak Havana gecelerinde serinleten içkiydi. Hemingway çoğunlukla Mojito ile özdeşleştirilse de Yaşlı Adam ve Deniz kitabını Daiquiri eşliğinde yazmıştı.


Charles Bukowski - Boilermaker

 

 

Viski ve bira ile hazırlanan bu içki, Bukowski'nin favorisiydi. Bukowski, "Kötü bir şey olduğunda unutmak için içersin, güzel bir şey olduğunda kutlamak için. Hiçbir şey olmadığında da bir şey olsun diye içersin," demişti.

 

 


 

 

GG

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.