Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Bosna'nın hafızasına 500 bin avro lazım!



Toplam oy: 783

Bosna savaşı sırasında Çetniklerin yaktığı milli kütüphanenin restorasyonunun tamamlanması için 500 bin avroya ihtiyaç var.

 

Fatih Sultan Mehmet tarafından 1463 yılında fethedilen ve 400 yılı aşkın Osmanlı idaresi altında kalan Bosna Hersek, 1878 yılında Berlin Kongresiyle Avusturya-Macaristan İmparatorluğu hakimiyetine girdi. 

 

Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, idaresi altına aldığı Bosna-Hersek'te tarihi Başçarşı'nın hemen arka tarafında Milyaçka Nehri kenarında Endülüs mimarisiyle "Viyeçnitsa" olarak bilinen tarihi binayı 1892-1896 yıllarında inşa etti.

 

Belediye ve mahkeme binası olarak kullanılan tarihi bina, 1949 yılında Bosna'nın milli kütüphanesi olarak hizmet vermeye başladı. Bosna-Hersek'te yaşayan Boşnak, Sırp, Hırvat ve Yahudi halkına ait el yazması ve önemli eserlerin de bulunduğu yaklaşık 6 milyon kitap ve ulusal arşivin saklandığı kütüphane, ülkenin "hafızası" konumundaydı.

 

Bosna-Hersek, mimarisiyle görenleri büyüleyen bu tarihi binayı ve içindeki "hazine"nin önemli kısmını, 25 Ağustos 1992 yılında Saraybosna'yı kuşatan Çetniklerin topçu ateşi sonucu çıkan yangında kaybetti. Açılan ateş sonucu çıkan ve 3 gün boyunca devam eden yangında, 155 bini el yazması, ülkenin ulusal arşivlerinin de bulunduğu yaklaşık 2 milyon eser yok oldu. Yangın, savaş sırasında sürdürülen vahşetin ve kurbanlarının ıstırabının yankılarının devam ettiği sırada pek dikkat çekmedi, ancak savaşın ardından Bosna bu yangınla adeta "hafızasını yitirdi." 

 

Savaşın hemen ardından binanın yeniden eski görünümüne kavuşturulması için başlatılan restorasyon çalışmaları ise halen devam ediyor.

 

4 HALKIN MİRASI YANDI

 

Saraybosna Anakent Belediye Başkanı Aliya Behmen, kütüphane binasının tarihi, içindeki miras ve şu anki restorasyon çalışmalarını AA muhabirine anlattı. Aliya Behmen, 1949 yılından 1992 yılına kadar milli kütüphane olarak kullanılan tarihi binanın 1992 yılında kenti kuşatma altında tutan Çetniklerin ateşi sonucu yakılıp yıkıldığını ve o sırada kendisinin de kitapları kurtarmak için alevler içindeki binaya girdiğini söyleyerek şöyle konuştu:

 

"Balkanlar'da ender rastlanan kitaplara sahip olan ateş altındaki binadan maalesef kitapların tamamını kurtaramadık. Yangının başında kitapların bir kısmını taşıdık. Daha sonra arkadaşlarla birlikte alevler içindeki binadan kitapları kurtarma çalışmasını her türlü tehlikeyi göze alarak sürdürdük."

 

Kurtarılan kitapların bir kısmının zarar gördüğünü ve şu anda bunların düzeltme çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Behmen, "Savaşın başında kütüphanenin 6 milyon kitabı ve 7 bini aşkın nadide eski kitabı bulunuyordu. Bu kitapların bir kısmı savaş ve yangın sırasında kurtarıldı, ancak 2 milyon kadarı kurtarılamadı" dedi.

 

Yanan kitapların Boşnak, Sırp, Hırvat ve Yahudilere ait olduğuna dikkati çeken Behmen, "Yani dört halkın manevi mirası yandı" diye konuştu.

RESTORASYON ÇALIŞMALARI

 

Aliya Behmen, savaş sırasında büyük hasara uğrayan binanın cephesinin restorasyonu için 1996-1997 yılları arasında önce Avusturya hükümetinin 750 bin avro yardımıyla çalışma başlattıklarını söyledi.

 

Avrupa Komisyonunun 2000-2004 yılları arasında 2 milyon 250 bin avroyla binanın onarımını üstlendiğini ifade eden Behmen, Viyeçnitsa'nın onarımı için Budapeşte, Podgorica ve İspanya'nın da destek verdiğini kaydetti.

 

Behmen, Dünya Anıtlar İzleme Kurulunun (World Monuments Watch) Viyeşnitsa binasını 2008 yılında en hasarlı 100 anıt listesine koyduğunu, bunun üzerine Avrupa Komisyonunun 7,5 milyon avroluk yardımda bulunduğunu söyledi.

 

Behmen, şu anda sadece 500 bin avroluk bir paraya ihtiyaçları bulunduğunu, bu paranın temin edilmesi halinde Viyeçnitsa'nın dört yıl içinde eski halini bulacağını sözlerine ekledi. 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.