Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Orhan Pamuk: Arap Baharı beni neredeyse ağlatacak



Toplam oy: 832

Orhan Pamuk, İtalyan La Repubblica gazetesine "Müslüman ülkelerindeki Arapların çığlıkları demokrasinin değerlerine ulaşmak için. Bu olanları gözlemlemek, beni neredeyse ağlatacak" yorumunu yaptı.

 

 

2006 yılında Nobel ödülünü kazanan Orhan Pamuk, 12 Haziran seçimlerinde oy kullanmak üzere Türkiye'ye dönmeden önce İtalyan La Repubblica gazetesinden Marco Ansaldo'ya verdiği demeçte, "Türkiye, her zaman bir başrol oyuncusu. Bunu kültürüyle, sanatıyla, filmleriyle ve politikasıyla görüyoruz. Buna bir örnek; son dönemde ülkemin çevresinde yaşanan olaylar" dedi.

 

 

Demokrasinin insan hakları, kadın hakları ve haberleşme özgürlüğü gibi değerlerinin olduğunu belirten Pamuk, "Tunus'ta, Mısır'da ve diğer Müslüman ülkelerindeki Arapların çığlıkları bu değerlere ulaşma çabası için. Bu olanları gözlemlemek, beni neredeyse ağlatacak" yorumunu yaptı.

 

 

Pamuk, ABD'de yaşadığı dönemde kendisinin de İslam konusundaki önyargıların kurbanı olduğunu ileri sürdü. İnsanların bu ülkelerde diktatörlük sisteminin geçerli olduğunu düşündüklerini, Türkiye'yi tanımadan bu yorumları yaptıklarını ancak bugün bu algının değişmiş olmasını memnuniyetle karşıladığını kaydetti.

 

 

 

 

 

 

Kaynak: AA

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.