Türk tiyatrosuna Midas’ın Kulakları, Ben Anadolu, Kurban, Aşkımız Aksaray’ın En Büyük Yangını gibi pek çok eser kazandıran üretken yazar, dramaturg ve öğretim görevlisi Güngör Dilmen, 8 temmuzda İzmir’de hayatını kaybetti. Uzun süredir İzmir’de özel bir hastanenin yoğun bakım servisinde tedavi gören Dilmen için bugün İzmir Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi’nde 15:00’da bir tören düzenlenecek. Buradaki törenin ardından Dilmen’in cenazesi, Alpaslan Beşikçioğlu Camii’nde kılınacak ikindi namazını müteakip Karşıyaka Doğançay Mezarlığı’na defnedilecek.

Güngör Dilmen’in ölümü tiyatro dünyasını yasa boğdu. Dilmen’in ölümünü büyük bir üzüntüyle öğrendiğini söyleyen Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin, “Ailemizin bir parçasını kaybettik. Türk tiyatrosu açısından çok büyük bir kayıp. Güngör Dilmen, oyunları Devlet Tiyaroları olsun, özel tiyatrolar olsun en çok oynanan yazarımızdı. En iyi yazarımızdı” dedi. Bilgin sözlerine şöyle devam etti: “Yurtdışında Türk tiyatrosunu oyunlarıyla temsil ettiğimiz bir yazarımızdı. Yazdığı bütün oyunlar sahnelendi. Çok ciddi bir kayıp.”

Şamlıoğlu: Biz onu kaybettik

Türk tiyatrosunun unutulmaz yazarı Güngör Dilmen’in iki oyununda oynama mutluluğuna eriştiğini söyleyen Ayşe Nil Şamlıoğlu “Bu oyunlar sırasında kendisini daha yakından tanımıştım. Yüreğimde çok büyük yeri olan bir insandır” dedi. Dilmen’in Türk tiyatrosuna bugüne kadar ender rastladığımız değerler kazandırdığını ifade eden Şamlıoğlu, “Çok özel bir yazarımızdı. Bizler kaybettik onu. Daha uzun yıllar bizlerle birlikte olmasını isterdim. Derin keder içindeyim” şeklinde konuştu.

2002 yılında ustanın Ankara Tiyatrosu’nun oynadığı Ben Anadolu oyununu yöneten Işıl Kasapoğlu, “Türk tiyatrosunun temel taşlarından bir tanesi daha sahnedeki yerini aldı. Haldun Taner’in, Savaş Dinçel’in ve nice dostunun yanında. Sahne kalabalıklaşıyor. Oyunlar onlara göre yazılmalı. Başka türlü olmuyor, olamaz. Onlar olmadan oyun yazılamıyor. Güngör Dilmen, Haldun Taner olmadan oyun yazılamıyor. Onlar tiyatronun muhalefet olduğunu bize öğretenler. İyi ki varlar! Mihenk Taşları..! Sahnede onlarla birlikte olanlara ne mutlu, Sahnede bir şeyler anlatmak isteyenlere...” cümleleriyle duygularını ifade etti.

Gerçek anlamda Anadolu yazarı

Güngör Dilmen’in Türk tiyatrosu açısından önemini değerlendiren usta yönetmen Orhan Alkaya ise “Güngör Dilmen bana göre Haldun Taner’le birlikte Türk dramatik edebiyatının doruk noktasıdır. Gerçek anlamda bir Anadolu yazarıdır. Oyunlarında dramatik yapıyı çok iyi geliştiren ve çok iyi karakter inşa eden bir yazardır. Benim de Şehir Tiyatroları’na adım attığım 1976 senesinden bu yana ağabeyimdi. Hepimizin başı sağ olsun” şeklinde konuştu.

İBB Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Hilmi Zafer Şahin ise yaptığı açıklamada, “Çağdaş Türk Tiyatrosu’nun oluşmasına ve gelişmesine büyük katkı sağlayan oyun yazarımız Güngör Dilmen; mitoloji, tarih ve güncel sorunlarla harmanladığı yapıtlarıyla, anlatımlarıyla ve bizzat katkılarıyla tiyatromuzda unutulmayacaklar arasında yer alacaktır. Ailesine, tiyatro insanlarına, tiyatro severlere sabır ve başsağlığı dilerim” ifadelerini kullandı.

Tiyatroyla dolu bir hayat

Bir dönem İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda görev alan Güngör Dilmen, 1930 yılında Tekirdağ’da doğdu. 1959’da Sinema-Tiyatro Dergisi’nin açtığı tiyatro oyunu yarışmasında, Midas’ın Kulakları ile birinci olan Dilmen, 1960’ta İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Klasik Filoloji Bölümü’nden mezun oldu. Aynı yıl İsrail ve Yunanistan’da tiyatro çalışmaları yapan Dilmen, 1961 ile 1964 arasında Amerikan Yale ve Washington üniversitelerinde oyun yazarlığı eğitimi gördü.

Birçok ödüle değer görüldü

1966’da TRT İstanbul Radyosu’nda dramaturg olarak çalışmaya başlayan Dilmen, 1976 ile 1980 yılları arasında İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları’nda dramaturg ve yönetmen yardımcılığı görevlerinde bulundu. Durham Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı ve Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Türkiye tiyatrosuna çok sayıda oyun kazandıran Güngör Dilmen, Yunus Nadi Armağanı (1970), Türk Dil Kurumu Oyun Ödülü (1975), Ulvi Uraz Tiyatro Ödülü (1986), Kültür Bakanlığı Ödülü (1990) gibi birçok ödülün de sahibiydi.

Usta yazarın bazı oyunları

Canlı Maymun Lokantası (1963), Aktanrılar (1965), Kurban (1967), Akad’ın Yayı (1967), Midas’ın Altınları (1968), İttihat ve Terakki (1969), Bağdat Hatun (1973), Midas’ın Kördüğümü (1974), Deli Dumrul (1979), Hasan Sabbah (1983), Hâkimiyet-i Milliye Aşevi (1985), Ben Anadolu (1984), Aşkımız Aksaray’ın En Büyük Yangını (1989).

Kaynak: Taraf