Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Hobi olarak şiddet

İş zorunluluk değildir, insan kendini yaptığı işlerle gerçekleştirir diye diretiyor elektrik işçisi Hans'ın sabahtan akşama zarf yazarak geçinmek zorunda olan annesi. Ama asıl kendini gerçekleştirme, bir insan diğerinin kölesi olmadığında mümkündür. Ancak savaş sonrası Avusturya bambaşka bir yer. Sosyalist anlayışlar rağbet görmüyor, 12 Şubat 1934 unutuldu bile.



Teklifinizle İlgilenmiyorum: Bitirim ve gücenik

Teklifinizle İlgilenmiyorum’da Başar Başarır’ın sivri kalemi, birbirinden fersah fersah uzakta duran, ismi de cismi de farklı karakterlerin iç seslerini dolduruyormuş gibi görünüyor ilk bakışta.



Anneler, şairler ve başka şeyler

İnkar etmenin alemi yok, tuvalette kitap okuduğunuzu biliyoruz. Peki, bir tuvalette 13 gün mahsur kalacağınızı bilseniz yanınıza hangi kitabı alırdınız? Siz düşünedurun, Roberto Bolaño’nun Tılsım’ında Auxilio Lacouture, başına geleceklerden habersiz üniversitenin tuvaletinde Pedro Garfias’ın şiirlerini okuyordu.



Sabah, öğle, akşam aç karnına!

Sakın bu kitabı (hatta bu yazıyı) tok karnına okumayın, midenizdeki her şey fazla gelebilir! Huzursuz edici Uzak Doğu korku filmlerinden birinde kahraman hep genç kalmak uğruna insan ceninli dumpling yapıp yiyordu (Three Extremes: Dumplings).



Bu kitabın tümünü alıntılayabilirsiniz

661. Aya hiç gitmediğim varsayımımda nasıl yanılabilirim?



İnsanoğlu kuş misali

Konu darboğazından mı yoksa hâlâ söylenecek şeylerin varlığından mı bilinmez, dönem romanları birbiri ardına yayımlanıyor. Biraz kitap karıştıranlar artık bu romanlarda hiç olmazsa konuya daha farklı açılardan bir bakış görmek istiyor. Bunun örnekleri ise bir elin parmağını geçmiyor.

 



Mavisakal’ı bir bakışta tanımak

Başucu kitabım Kurtlarla Koşan Kadınlar’da Clarissa P. Estes, kadının ruhundaki iki farklı doğaya işaret eder; Mavisakal’ın bir “yok edici” olduğunu anlamaktan uzak “safdil” psişe ile sezgileri güçlü vahşi psişe. Aslında, der yazar, her kadının sezgisel gücü doğal olarak vardır. Ancak bazıları bu gücünün farkında değildir ve onu bastırmıştır.



Afgan kadınından, tüm kadınlara...

Bir eve, evin küçük bir odasına bütün Afganistan’ı, Orta Asya toplumlarını sığdırmış Atiq Rahimi. Kabil’de doğan, Sovyet-Afgan savaşı süresinde de 1984’de Fransa’ya sığınan Atiq Rahimi anlattığı toplumun içinden geliyor.



Tek başına bir adam

İngiliz asıllı ABD’li yazar Christopher Isherwood’un yarı otobiyografik romanı Hoşça Kal Berlin 1930’lu yılların Berlin’ini, Almanya’nın Nazi iktidarı öncesi durumunu, kısacası dekadans dönemini altı hikaye etrafında anlatan ilginç ve önemli bir roman. Kuşkusuz Isherwood’un yazarlığını da ‘ilginç’ ve ‘önemli’ sözcükleriyle nitelemek mümkün.

 



Sonsuzluk yanılgısı

Hayaller ve düşünceler sonsuzluğa dair olabilir. Bir şeyi düşlemek ya da düşünmek sonsuz gelebilir. Oysa hayat, günlerimiz; hep sınırlı, hep sonlu. İnsan varoluşuna dair her şeyin bir sonu var. Mutlulukların, üzüntülerin, aşkların, tutkuların, alışkanlıkların, hayatın... Marcel Proust oldukça gençken yazdığı öykü kitabında en çok bunu söylüyor sanki: Günler biter, hazlar biter.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.