Fransız edebiyatçı Albert Camus, Nobel ödülünü kazandıktan 3 yıl sonra, 1960 yılında araba kazasında öldü. Ölümünün ardından Fransız entellektüelleri yas tutmuş, yazar zamanın ünlü anarşistlerinden yerel futbol takımının oyuncularına dek geniş bir katılımlı cenazeyle uğurlanmıştı.
İtalyan gazetesi Corriere dele Sera ise Camus’nün ölümüyle ilgili yeni bir iddia ortaya atıyor. İddiaya göre Fransız edebiyat dehasının ölümü kaza değildi. Gazetede yer alan iddiaya göre yazar, Sovyetler Birliğini eleştirdiği için KGB tarafından öldürülmüş olabilir.
Gazetenin iddası, Çek şair ve çevirmen Jan Zábrana’nın Celý život isimiyle basılmış günlüğündeki bir paragrafa İtalyanca çeviride yer verilmemesine dikkat çeken İtalyan akademisyen ve şair Givanni Catelli’nin yorumlarına dayanıyor.
Kayıp pragrafta Zábrana “Sağlam bir kaynaktan çok ilginç şeyler duydum. Kaynağımın söylediklerine göre Camus’nun hayatına mal olan kaza Sovyet ajanları tarafından organize edildi. Hızla dönen tekerleği kesen ya da delen bir alet kullanarak arabanın bir lastiğine zarar vermişler. Camus’nun ölüm emrinin Sovyet Dışişleri bakanı Dmiti Trofimovic Shepilov tarafından verilmiş çünkü Albert Camus, 1957 yılınının Mart ayında Franc-tireur adlı Fransız dergisine yazdığı makalede, Shepilov’a Macaristan’da olan olaylar yüzünden açıkça saldırmıştı,” diye yazıyor.
Camus'nün Macaristan olaylarındaki tutumunun yanı sıra, Stalin döneminde yasaklanmış bir kitap olan Doktor Jivago'nun yazarı Boris Pasternak'a Nobel Edebiyat ödülü verilmesini desteklemesi de Moskova’yı kızdırmıştı.
Dönüş bileti aksini söylüyor
Ancak Camus’nün o gün arabayla dönmeyi planlamaması gazetenin iddialarını zayıflatıyor. Camus öldüğünde cebinden Provence’den Paris’e dönüş istikametinde olan kullanılmamış bir tren bileti çıkmıştı. 46 yaşındaki yazar, yeni yıl tatilinden sonra eşi Francine ve ikizleri Catherine ve Jean ile trenle dönmeye niyet etmiş ancak arkadaşı ve yayıncısı Michel Gallimard onu arabayla bırakmak konusunda ikna etmiş. Kazanın ardından Camus hemen, Gallimard ise birkaç gün sonra hayatını kaybetmişti.
“Albert Camus: Bir Hayat” isimli biyografinin yazarı ve eski BBC Paris muhabiri Oliver Todd da iddialara katılmıyor. Todd, Sovyet arşivelerini araştırırken Moskova’nın yazarın ölümünü emreden bir bilgiye rastlamadığını söyledi: “KGB dökümanları, Sovyetlerin Çeklere kirli işlerinin nasıl yaptırdığıyla ilgili belgelerle dolu olduğu doğru. Araştırmam sırasında hiçbir şeyin beni şaşırtmayacağını düşünsem de bu iddia beni hayrete düşürdü. Kendinize yazarın ölümünün ne işe yarayacağını sormanız gerek. KGB ajanlarının böyle bir şey yaptığına inanmıyorum.”
Yeni yorum gönder