Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Bertolt Brecht yine yeniden sahnede



Toplam oy: 1109

Oyunları Türkiye'de ilk kez, 1960 senesinde, amatör bir tiyatro tarafından sahnelenen Bertolt Brecht', 20. yüzyılın en etkili şairi ve oyun yazarlarından biri olarak görülmesinin yanı sıra, tiyatro yönetmeni olarak da nitelendirilir.

 

 

 

 

1937 İspanya İç Savaşı'nı konu edindiği "Carrara Ana'nın Silahları" adlı oyunun yanı sıra, "Küçük Burjuva" ve "Kurak ve Kuraldışı" adlı oyunları da küçük amötör bir grup tarafından sahnelenen Brecht'in, Türkiye'de ilk kez profesyonel sahneye koyulması Muhsin Ertuğrul'un genel sanat yönetmenliğinde gerçekleşti. "Sezuan'ın İyi İnsanı" adlı oyun, 1962 - 1963 senelerinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Tepebaşı Dram Tiyatrosu'nda, Beklan Algan tarafından sahnelendi.

 

 

 

Oyunun sahnelendiği ilk gece, Komünizm ile Mücadele Derneği yöneticileri tiyatroyu basıp, sanatçılara saldırdığı için oyun, o gece oynanamamış.

 

 

Demokrasi, özgürlük gibi ögeleri barındıran oyun, bilirkişi tarafından "aklanarak" tekrar sahnelenmeye devam etmiş.

 

 

 

 

 

 

 

 

Bercht ilk kez özel tiyatroda!

 

 

 

Brecht oyunlarının ilk özel tiyatro deneyimi ise Ankara Birlik Sahnesi'nde gerçekleşti. "Adam Adamdır" adlı oyun, Vasıf Öngören tarafından 1970 senesinde sahnelendi.

 

 

Brecht'in "3 Kuruşluk Opera" ve "Bay Puntila ile Uşağı Matti" adlı iki oyunu Dormen Tiyatrosu'nda sahnelenirken; Ankara Sanat Tiyatrosu, Brecht'e ait bir oyunu ilk kez 1971-1972 senelerinde sahneledi. "Hitler Rejiminin Korku ve Sefaleti" adlı oyun, Yılmaz Onay tarafından yönetildi. 4 kez kapalı gişe oynanan oyunun provaları toplam 4 ay sürmüş.

 

 

 

Anı zamanda Brecht'in "Hitler Rejiminin Korku ve Sefaleti" adlı oyunu tekrar sahnelenmiş, ancak bir hafta sonra tiyatro kapatılmış.

 

 

 

Brecht'in epik tiyatroya uyarladığı Maksim Gorki'nin "Ana" adlı romanını da sahneleyen Ankara Sanat topluluğu, 1976-77 senelerinde Brecht’in "1897 Komün Günleri" oyunu, Rutkay Aziz'in yönetmenliğinde sahnelemişti.

 

 

 

 

 

 

 

 

İstanbul Festivali'nin de bir parçası olan oyun, ismi nedeniyle Atatürk Kültür Merkezi'nde oynatılmayınca topluluk, oyunu geri çekmiş ve festivale katılmamış.

 

Ankara Sanat toplululuğunca sahnelenen diğer iki Brecht oyunu Tak-Tik (Yuvarlakkafalılar-Sivrikafalılar) ve "Jan Dark Davası"dır. Rutkay Aziz'in yönettiği oyunların müzikleri, Timur Selçuk hazırlamış.

 

 

2002-2003 yıllarında sahnelenen "Küçük Burjuva Düğünü" adlı oyunsa, Yılmaz Onay tarafından yönetildi.

 

1963 yılında Asaf Çiyiltepe ve arkadaşlarının kurduğu Dostlar Tiyatrosu, Brecht'e ait bir oyunu, ilk kez Mehmet Akan ve Genco Erkal'ın yönetiminde sahnelemiş. 1971-1972 senelerinde oynanan "Analık Davası" adlı oyundan sonra 1978-1979 yıllarında sahnelenen "Brecht-Kabare" adlı oyun, yine Genco Erkal tarafından yönetilmiş.

 

Mehmet Ulusoy, Brecht'in "Kafkas Tebeşir Dairesi"ni hem oynayıp hem yönetirken; Genco Erkal, "Galileo Galilei"i yönetti. Brecht’in şiir, öykü ve şarkılarından "Ben Bertolt Brecht" adlı bir oyun uyarlayan Erkal, oyunu  Zeliha Berksoy eşliğinde sahnelemiş.

 

 

 

 

Dostlar Tiyatrosu, Genco Erkal yönetmenliğindeki Brecht oyunlarına devam etti. Genco Erkal "Yosma"nın yönetmenliğini üstlenirken, Yosma karakterini de Zeliha Berksoy canlandırdı.

 

Bunun yanı sıra Brecht'in "Bay Puntila ile Uşağı Matti"yi de Adalet Cimcoz çevirisiyle sahnelendi.

 

 

 

 

Ferhan Şensoy, Brecht’in 7 şiirinden yola çıkarak "Anna'nın Yedi Ana Günahı"nı yazdı ve yönetti. Ortaoyuncular Tiyatrosunda sahnelenen oyunun başrolünde yine Zeliha Berksoy  vardı.

 

Metin Deniz, "Galile'nin Yaşamı" adlı oyunu İstanbul Şehir Tiyatro'larında sahneye koydu. Aynı tiyatroda sahnelenen Yücel Erten'in yönettiği "Kafkas Tebeşir Dairesi" 3. Brecht oyunu oldu. Ankara Devlet Tiyatrosu'nda yine Yücel Erten tarafından yönetilen "Arturo Ui'nin Önlenemez Yükselişi" ve "Galilei'nin Yaşamı" oyunları "perde" dedi.

 

 

2008-09 sezonundan başlayarak Tiyatro Pera da Nesrin Kazankaya’nın Brecht’in metinlerinden uyarlayıp yönettiği "Rahat Yaşamaya Övgü! (Brecht Kabare)" oyununu sahneliyor.

 

Türkiye'deki epik tiyatro kavramına büyük etkileri olan Brecht'in oyunları sahnelenmeye devam ediyor. Genco Erkal'ın Brecht'in şiir, şarkı ve oyunlarından uyarladığı "Ben Bertolt Bretch" adlı oyunun promiyeri ise yarın yapılacak.

 

 

 

 

Genco Erkal'ın Tülay Günal ile oynadığı oyun piyanist Yiğit Özatalayın'ın canlı performansı eşliğinde, Muammer Karaca Tiyatrosu'nda sahnelenecek.

 

Genco Erkal, sahneye koyduğu Brecht kaberesi için “Şimdi Brecht zamanı diyorum. Marks’ın Dönüşü’nden sonra bu da Brecht’in Dönüşü olsun. Onun o sivri dilini özledik. Düşünmeyi keyfe, eğlenceye dönüştüren zekasını, gülmece dehasını özledik. İnsanın gözünü açan, ufkunu genişleten, sorduğu sorularla kışkırtan, uyaran, baştan çıkaran yazarımızı yeniden sahneye davet ediyoruz. Günümüz üstüne söyleyeceklerini dinleyelim. Bir de onun gözüyle bakalım Nereye Gidiyoruz?”  diyor.

 

 

 

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.