Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

British Library Ortaçağ'a ışık tutuyor



Toplam oy: 655

Londra’da bulunan dünyanın en büyük kütüphanelerinden British Library, daha önce hiç görülmemiş olan kraliyet belgeleri ve 13. yüzyıldan kalma hac güzergahı haritası gibi değerli kültürel hazinelerini sergileyecek. Sergi bu kış ziyaretçilere açılacak.



Serginin sorumlusu Scot McKendrick,  kütüphanenin sahip olduğu 1200 el yazmasının ve 8. Yüzyıl ve 16. Yüzyıl arasındaki dönemden kalma birçok dekoratif ve temsili resmin “olağanüstü bir miras” olduğunu belirtiyor. Resimli el yazmaları, ortaçağın en lüks yapıtları arasında yer alıyor. Kütüphanenin elindeki İngiliz kral ve kraliçeleri için yapılmış olanlar ise dönemin el yazmaları arasında en seçkinlerinden sayılıyor. McKendrick, el yazmalarının çok iyi korunduğunu renklerin ilk günkü parlaklığını koruduğunu söyledi.



Serginin bir aşamasında, normalde saklı tutulan kitaplar içindeki görkemli sanat eserlerini görme imkanı bulunurken; başka bir aşamasında sergilenecek belgeler ise Anglo-Saxon döneminden Tudor Hanedanı dönemine İngiliz monarşisi ile Hristiyan kilisesi arasındaki evrimleşen ilişkiye ışık tutacak.

 

13. yüzyıldan kalma, Londra’dan Kudüs’e olan yol haritası ise serginin en önemli parçalarından biri kabul ediliyor. III. Henry’nin danışmanı ve tarih bilgini Matthew Paris tarafından çizilmiş olan haritada muhakkak görülmesi gereken yerler işaretlenmiş. Paris’in ziyaret ettiği bilinen tek ülkenin Norveç olması bu ayrıntılı haritayı daha da ilginç kılıyor.

 

Royal Manuscripts: The Genius of Illumination (Kraliyet Elyazmaları: Aydınlanmanın Dehası) isimli sergi 11 Kasım ve 13 Mart tarihleri arasında İngiltere Kütüphanesi’nde ziyarete açılıyor. Ayrıca, BBC4 kanalı The Private Lives of Medieval Kings (Ortaçağ Krallarının Özel Yaşamları) ismiyle sergiyle bağlantılı üç bölümlük bir belgeseli yayına hazırlıyor.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.