Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Çocuk Hakları Günü bildirisi Refik Durbaş'tan



Toplam oy: 884

 

Türkiye’de ilk kez 20 Kasım 2010 Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle bir bildiri hazırlandı. Refik Durbaş'ın kaleme aldığı bu ilk bildiri şöyle:

 

ÇOCUKLUĞUM EN TEMEL HAKKIMDIR

 

Çocukluğum Hak’tır, haklılığımdır benim.

 

Çocukluğum en temel hakkımdır çünkü…

 

Adımı çocukluğumdan alırım; yeryüzünden ve gökyüzünden; aydan ve yıldızlardan,

akarsular ve denizlerden, kimliği kimliğimde yazılı ovalar ve dağlardan, ayvanın

sarısından ve elmanın tadından; kavakların kederinden ve söğütlerin neşesinden alırım.

 

Adım kendimdir, kişiliğimdir, benliğimdir.

 

Kendim görüşlerimin ifadesi; kişiliğim her türlü bilgiyi edinme becerisi, benliğim din ve

vicdan özgürlüğüdür.

 

Soyadım fiziksel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve sosyal gelişmem açısından yeterli yaşam

standardına ulaşma hakkına sahipliğimdir. Eğitim hakkına sahipliğimdir.

 

Oyunlarımda savaş yoktur, başkasının hakkına tecavüz, hırsızlık, yalan-dolan,

uyuşturucu kullanımı yoktur.

 

Beşiğime tank, tüfek, bomba gölgesinin düşmesini istemem; düşlerimin talan

edilmesini, geçmişimin tarihi ne kadar ki, ama geleceğimin tecavüze uğramasını da

istemem.

 

Rüyalarımda açlık, işkence, ceza ve yasa dışı işlemler yoktur.

 

Rüyalarımda derenin kumu güneştir, bulut yağmura kardeştir.

 

Dağ dağa komşudur, ama bulut yoksa başında dağ kimle konuşur?

 

Ben aç kalırsam, çocukluğumu daha yaşamadan en zor koşullarda çalışırsam, tapusuz

mal misali diyardan diyara savrulursam, her türlü tecavüze maruz kalırsam içinizdeki,

kalbinizdeki çocuk ve çocukluğunuz kimle konuşur?

 

Dünya yüzünde kim ki çocukluğu ile barışıktır, onun dünyası bütünüyle barıştır.

 

Kar yağdı kar üstüne, nar düştü kar üstüne…

 

Ateş içinde köz vardır, söz içinde söz vardır.

 

Benim yüreğimde sevinç vardır, özgürlük vardır, çocukluğum vardır.

 

Çocuğum çünkü, çocukluğum çocuktur benim.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.