Çarşı davasında ilk duruşma

Gezi Parkı olaylarında “hükümeti yıkmaya teşebbüs” ile suçlanan Beşiktaş'ın taraftar grubu "Çarşı" üyesi 35 kişi hakkında açılan dava İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. Sanıkları savunmak için İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu 100 avukat duruşma için hazır bulunurken, avukatların mahkeme salonun yetersizliği nedeniyle daha büyük bir salona geçilmesi talebi mahkeme heyeti tarafından kabul edildi. Savunma avukatlarının iddianamede yer alan telefon kayıtlarının usulsüz olduğu gerekçesiyle çıkarılması talebi ise reddedildi. Duruşmada okunan iddianamede İstanbul Cumhuriyet Savcısı Adem Meral, 35 şüpheli hakkında, "darbeye teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isterken, ayrıca "Örgüt kurmak ve yönetmek, örgüte üye olmak, görevi yaptırmamak için direnme, kamu malına zarar verme, toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" gibi çeşitli suçlardan da 2 yıldan 50 yıla kadar değişen hapis cezaları talep ediyor. Öte yandan İnsan Hakları İzleme Örgütü(HRW) dava ile ilgili bir açıklama yaptı, Çarşı grubu üyesi 35 taraftarın hiçbir delil olmaksızın darbe teşebbüsüyle yargılanmasının hükümetin adalet sistemine uyguladığı baskıyı ortaya koyduğunu belirtti. HRW’nin kıdemli Türkiye araştırmacısı Emma Sinclair-Webb “Beşiktaş futbol kulübü taraftarlarını bir halk protestosuna katıldıkları için devlet düşmanı olmakla suçlamanın son derece kötü bir komedya” olduğunu söyledi.

16 Aralık 2014 / antenna-tr.org

Yazar İmrek hakkında soruşturma açıldı

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Vedat Yiğit, Günlük Evrensel gazetesi yazarı Ender İmrek hakkında, yolsuzluklarla ilgili yazısı nedeniyle, “hakaret ve iftira” iddiasıyla soruşturma açtı. İmrek, Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği’nin TBMM Soruşturma Komisyonu işlemlerine yayın yasağı getirmesinin ardından kaleme aldığı “Yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet gizlenebilir mi?” başlıklı yazısında yolsuzluk soruşturmalarında gündeme gelen hukuka aykırı yönlere işaret ediyordu. İmrek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şikayeti üzerine açılan soruşturmayla ilgili, “Gerçekleri yazmak ve yorumlamaktan vazgeçmeyeceğiz, halkı soyanlardan hesap sormayı sürdüreceğiz” dedi.

16 Aralık 2014 / bianet.org

Türkiye gazeteciye şiddette dünya üçüncüsü

Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RSF) açıkladığı 2014 bilançosunda Türkiye, saldırıya uğrayan 117 medya temsilciyle dünyada, Ukrayna ve Venezüella’nın ardından üçüncü oldu. RSF, dünyadaki şiddet olaylarında 1846 habercinin hedef olduğunu belirtirken, Türkiye için “Gezi olaylarından bir yıl sonra hala cezasız bırakılan polis şiddeti yeni saldırıları cesaretlendiriyor” tespitinde bulundu. Örgütün açıkladığı rakamlara göre dünyada bu yıl 66 gazeteci öldürüldü,  Ukrayna ve Suriye başta olmak üzere 119 gazeteci kaçırıldı.

16 Aralık 2014 / bianet.org

Gazeteci Yakup Köse gözaltına alındı

 Hakkında kesinleşmiş hapis cezası olan gazeteci Yakup Köse, Arnavutköy'de gözaltına alındı. Köse 28 Şubat döneminde, 14 yaşındayken katıldığı bir eylemden dolayı tutuklanmış ve İBDA-C üyesi olduğu suçlamasıyla yargılanarak 10 yıl hapis yatmıştı. Avukat Hamza Uçan, müvekkilinin Bandırma Cezaevi’nde kaldığı sürede düzenlenen “Noel Baba” operasyonunda  “görevlilere direnmek” suçlamasıyla açılan davada aldığı 7 yıl hapis cezasının itirazlarına rağmen onandığını ve karakolda tutulan Köse’nin önce adliyeye, ardından da Silivri Cezaevi'ne gönderileceğini tahmin ettiğini belirtti.

16 Aralık 2014 / radikal.com.tr

Berkin için yürüyüş yapan öğrencilere dava

 Kütahya'da Berkin Elvan'ın ölümü nedeniyle yürüyüş yapan çoğunluğu üniversite öğrencisi 35 kişi hakkında 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. İlk duruşması 15 Aralık tarihinde Kütahya 5'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın iddianamesinde sanıklar  'Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet” ile suçlanıyor.

16 Aralık 2014 / cumhuriyet.com.tr

“Nefret söylemi Musevileri ülkeyi terke zorluyor”

 Şalom gazetesi yazarı Mois Gabay,  “Her gün saldırı, taciz ve tehdit altındayız” dedi, Musevi cemaatinden pek çok kişinin Türkiye’yi terk ettiğini, pek çoğunun da sırada olduğunu söyledi. Gabay, sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla saldırıların ve nefret söyleminin arttığına dikkat çekti, yaşanan atmosferi siyasilerin söylemlerinin de kışkırttığını ve geniş kitlelere yaydığını belirtti. Nefret söyleminin suç olarak tanımlandığını ancak uygulamada hiçbir şeyin değişmediğini, nefret söylemini tavizsiz şekilde suç sayacak bir hukuk aklına ihtiyaç olduğunu vurguladı.

15 Aralık 2014 / radikal.com.tr

Cemaat operasyonunda yeni dalga

 13 ilde ‘Gülen Cemaati’nin medya ayağına yönelik yapılan operasyonda 32 kişi hakkında gözaltı kararı alındı. “14 Aralık Soruşturması” adı altında yürütülen operasyon kapsamında gözaltına alınan çok sayıda kişi arasında Zaman gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı, Samanyolu Yayın Gurubu Başkanı Hidayet Karaca, İstanbul Terörle Mücadele Şube eski Müdürü Tufan Ergüder ve “Ergenekon” ve “Şike” operasyonlarını yürüten İstanbul Organize Şube eski Müdürü Mutlu İkizoğlu da bulunuyor. Gözaltına alınan şüpheliler, “devlet egemenliğini ele geçirmek amacıyla baskı, yıldırma ve tehdit yöntemleri kullanmak, basın aracılığıyla kara propaganda  yapmakla” suçlanıyor. Soruşturmada, geçtiğimiz hafta Meclis’te yasalaşan ve avukatların yetkilerini kısıtlayan “yargı paketi” kapsamında şüpheli avukatlarının dosyayı inceleme ve örnek alma yetkilerinin engellemesi kararı alındı. Gazetecilere Özgürlük Platformu, Türkiye Gazeteciler Federasyonu, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Basın Konseyi ve DİSK Basın İş; operasyon kapsamında basın mensuplarının gözaltına alınmasına tepki gösterirken, Avrupa Birliği’nden de konu ile ilgili yazılı açıklamalar yapıldı. AB Komisyonu Sözcüsü Maja Kocijancic, “üyelik sürecinin hukukun üstünlüğü ve temel haklara tam saygıya bağlı olduğunu” belirtirken, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Federica Mogherini gazetecilere yönelik polis baskını ve tutuklamaların basın hürriyeti ile bağdaşmadığı vurguladı. İnsan hakları örgütü Freedom House ise hükümetin yolsuzlukları haberleştiren gazetecilerden intikam aldığını ifade etti.

15 Aralık 2014 / antenna-tr.org

Pınar Selek davası 4. kere karar aşamasında

Hala Tanığız Platformu, Yargıtay’ın bozma kararının ardından İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülmeye başlanan Mısır Çarşısı patlaması davayla ilgili bir video ile çağrı yaptı. Platform, 16 yıldır süren yargılamada, 19 Aralık tarihinde görülecek davanın karar duruşması olabileceğini belirtti,  “geciktirilmiş adaletin kendisinin bir ceza olduğunu” vurguladı, herkesi harekete geçmeye çağırdı. Davanın bir önceki duruşmasında savcı, Yargıtay kararına rağmen Selek hakkında bir kez daha ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etmişti. Platformun hazırladığı videoyu izlemek için; http://www.youtube.com/watch?v=C7k3jbqgQaM

12 Aralık 2014 / antenna-tr.org

Öcalan’ın kitabı hakkındaki toplatma kararı kaldırıldı

Diyarbakır 1'incu Sulh Ceza Hakimliği Abdullah Öcalan'ın “Kürdistan Devrim Manifestosu. Kürt sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü” adlı kitabına konulan el koyma ve toplatma kararını kaldırdı. Sulh Ceza Hakimliği, Anayasa Mahkemesi’nin 25 Haziran 2014  tarihinde Öcalan’ın kitabının toplatılmasının “düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü ve bu kapsamda basın özgürlüğü ihlali olduğuna” hükmettiğini belirtti ve bu gerekçeyle kararın kaldırıldığını açıkladı.

12 Aralık 2014 / cumhuriyet.com.tr

Yolsuzlukları eleştiren Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’ye dava

Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV), CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Başkanı aleyhinde, “iftira ve hakaret” suçlamasıyla, 100’er bin TL’lik manevi tazminat davası açtı. TÜRGEV adına vakıf yetkilisi Ali Çevik, avukatı Selma Yıldız aracılığıyla İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne 12 sayfalık dilekçe sunarak muhalefet liderleri hakkında şikayetçi oldu. Dilekçede CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun, “TÜRGEV rüşvetin merkezidir. Devletten ihale alanlar, ihale almadan önce TÜRGEV’e para veriyorlar, bunun adı nüfuz ticaretidir” ve MHP lideri Bahçeli’nin “Soygun paralarını TÜRGEV’e saklayan çocukların mahkeme önüne çıkması sağlanmalıdır” sözlerinin eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği vurgulandı. 

12 Aralık 2014 / cumhuriyet.com.tr

“Ateistler hedef tahtasında!”

Uluslararası Hümanist ve Etik Birliği, “2014 Düşünce Özgürlüğü Raporu”nu yayımladı. Rapora göre ateist ya da “dindar olmayan” insanlara karşı, siyasi liderler ve kamu görevlilerinin nefret söylemi olarak nitelenebilecek sözleri yaygınlaşıyor. Raporda, ateistlerin toplum için bir tehdit olarak görüldüğü ülkeler arasında Türkiye de yer alırken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde, “ateistlerle teröristleri bir tuttuğu” sözleri hatırlatıldı, başta piyanist Fazıl Say, yazar Sevan Nişanyan ve Ekşi Sözlük’ün kurucusu Sedat Kaplanoğlu olmak üzere Türkiye’de yazar ve sanatçılara yönelik baskılar da aktarıldı.   Birlik; inanç özgürlüğünün yanı sıra laiklik, hümanizm ve insan hakları savunucusu örgütlerin, AKP rejiminin kontrolündeki gidişattan genel olarak endişe duydukları tespiti yaptı.

12 Aralık 2014/ diken.com.tr

Hakimden tarihi karar; “Savunma ve iddia makamı eşit olmalı”

Gaziantep’te görülen bir duruşmada sanık avukatları, "eşitlik ilkesi" gereğince savcının kürsüden inmesini ve kendileriyle aynı seviyede oturmasını isteyince hâkim Orhan Gazi Ertekin, yargı tarihine geçecek bir karar aldı. Talebi haklı bulan hâkim Ertekin, kürsüye koltuk çıkarttı, avukatları savcıyla birlikte oturttu. Gaziantep 6. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada söz alan avukat Muharrem Ercan, savcı ile hâkimlerin aynı kürsüde yan yana oturmasının “iddia” ile “hükmün” birleşmesi anlamına geldiğini belirterek, eşitlik ve adil yargılanma ilkesi gereğince savcının kürsüden inmesini talep etti. Savcı Ali Arslan ise “Ceza Muhakemesi Kanunu’nda tarafların nasıl oturacağının düzenlenmediğini, takdirin mahkeme başkanına ait olduğunu, hâkimin oturma düzenini değiştirebileceğini” söyledi. Hâkim Ertekin, avukatın talebini haklı bularak gerekli mekânsal düzenleme için savcılığa yazı yazılmasına da karar verdi.

12 Aralık 2014 / radikal.com.tr

AB’den yargıyı geliştirme projesi

Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi, “Türk yargısının ifade özgürlüğü konusunda kapasitesinin güçlendirilmesi” amacıyla Türkiye Adalet Akademisi’nin (TAA) ortaklığında bir proje başlattı. 1 Aralık 2016’da sona erecek 2 milyon 800 bin avro bütçeli 27 aylık proje, ifade özgürlüğü hakkının daha iyi korunması amacına yönelik olarak, TAA’nın müfredatının günün ihtiyaçlarına göre geliştirilmesini, hakim ve savcıların Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatlarını daha etkili uygulamaları için ifade özgürlüğü bakımından donanımlı kılınmasını ve bu eğitimlerin de sürdürülebilirliğinin sağlanmasını amaçlıyor.

12 Aralık 2014 / bianet.org

“Diyanet çoğulculaştırılmalı”

Helsinki Yurttaşlar Derneği, “Sosyo-Ekonomik Politikalar Bağlamında Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB)” adlı iki yıllık projesi kapsamında yürüten çalışmaları, araştırmaları ve bulguları düzenlenen basın toplantısında paylaştı. Dernek; proje kapsamında çalışma grupları oluşturulduğunu, 11 şehirde sivil toplum temsilcileri, farklı inanç gruplarını temsilcileri, diyanet çalışanları sendikalarının temsilcilerini katıldığı toplantılar yapıldığını belirtti, toplantılardan Diyanetin yapısının, hizmetleri ve organizasyonunun çoğulculaşması talebinin öne çıktığı vurguladı.

12 Aralık 2014 / bianet.org 

HRW hükümeti uyardı

İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch/HRW); polisin arama, gözaltına alma ve ateşli silahlar kullanma yetkilerini arttıran iç güvenlik yasa tasarısının insan haklarını korumaya yönelik endişeleri arttıracağını belirtti. HRW’den Emma Sinclair-Webb; "Hükümet zaten önceden de meclisten polisiye önlemlerle ile ilgili oldukça sorunlu düzenlemeler çıkartmıştı ve şimdi de kendi yetkilerini daha da artırmaya çalışıyor” dedi. Örgüt; yapılması öngörülen düzenlemedeki maddeleri analiz ederken tasarıya insan haklarını koruyacak ve keyfi devlet uygulamalarını engelleyecek “fren mekanizmalarının” da yerleştirilmesini istedi. Açıklamanın tam metnine erişim için;  http://www.bianet.org/bianet/siyaset/160700-ic-guvenlik-yasa-tasarisi-in...

11 Aralık 2014 / bianet.org

Gazetecilere yargı baskısı sürüyor

BirGün gazetesinin Osmanlıca dersi tartışmasına ilişkin attığı Osmanlıca “Hırsız” manşeti ve gazetenin sekizinci sayfasındaki “Osmanlıca öğretilecek” başlıklı haberi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından cumhurbaşkanına hakaret gerekçesiyle soruşturma açıldı. Savcı Hasan Bölükbaşı’nın açtığı soruşturmada gazetenin imtiyaz sahibi ve sorumlu yazıişleri müdürü şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrıldı. Öte yandan Cumhuriyet gazetesinde 18 Temmuz 2014 yayımlanan “Fezlekeleri Okumak Hakkımız” yazısı nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan’ın şikayetiyle Cumhuriyet gazetesi yazarı Can Dündar hakkında açılan davanın ilk duruşmasının tarihi belirlendi. “Hakaret” suçlamasıyla yargılanacak Dündar, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 29 Ocak, saat 10.30’da hakim karşısına çıkacak. Dündar, Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde kaleme aldığı yazısında, “Böylesine kritik bir seçim arifesinde, yarışan adaylardan biri hakkındaki bu kadar önemli suçlamalardan haberdar olmak, halkın hakkıdır” demiş, yolsuzluk soruşturması ile ilgili yayın yasağının kaldırılmasını istemişti.

11 Aralık 2014 / antenna-tr.org

“Polis kalkanını itmek suç değil”

Savcılık, Eskişehir’de Bakan Nabi Avcı ve Suat Kılıç’ı Ali İsmail Korkmaz dövizleriyle protesto ederek polis barikatını itmeye çalışırken gözaltına altına alınan 12 öğrenci hakkında takipsizlik kararı verdi. Eskişehir Cumhuriyet Savcısı Aydın Tekin, uluslararası sözleşmeler ve anayasaya göre toplanma hakkının ifade özgürlüğünün bir parçası olduğunu vurguladı, şüphelilerin  “polislere karşı fiili bir müdahalede bulunmadığını” ve toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nda belirtilen suçların yasal unsurlarının oluşmadığına hükmetti. Ayrıca savcılık, idarecilerin barışçıl toplanma hakkını korumanın yanında bu hakkın kullanılmasına kısıtlamalar getirmekten de kaçınmakla yükümlü olduğunu belirtti.

11 Aralık 2014 / milliyet.com.tr

10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü

 Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), “Dünya İnsan Hakları Günü” nedeniyle yaptığı çağrıda, aralarında Türkiye'nin de olduğu 141 ülkede işkence ve kötü muamele vakaları görüldüğünü açıkladı, yetkililerin işkenceye karşı kararlı bir tavır almasını istedi. Merkezi Londra’da bulunan Örgüt, 1984 yılında imzalanan BM İşkence İle Mücadele Anlaşması'nın aradan geçen 30 yıl boyunca sürekli ihlal edildiğini vurguladı, uygulanan işkence yöntemleri arasında; “uykusuz bırakma, kırbaçlama, elektro şok, vücuda kaynar su dökme, dövme, tecavüz” bulunduğu ifade etti. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve İnsan Hakları Derneği (İHD) ise Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle yapılan basın toplantısında bu yıl içerisinde Türkiye’de meydana gelen hak ihlalleriyle ilgili verileri paylaştı. İnsan hakları örgütlerinin açıkladığı rakamlara göre 2014 yılında cezaevlerinde en az 40 mahpus, iş cinayetleri sonucu 1723 işçi, sınır bölgelerinde patlayan bomba, çatışmalardan seken kurşun, sınırı geçenlere açılan ateş gibi nedenlerle dördü çocuk 27 kişi yaşamını yitirdi. 2014 yılının ilk 11 ayında THİV’e 726, İHD’ye ise 1018 kişi işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı gerekçesiyle başvurdu.  İfade özgürlüğünü sınırlayan yasa maddeleri üzerinden açılan davalar sonucunda 181 kişi toplamda 239 yıl 4 ay 29 gün hapis cezası alırken, 61 bin 780 internet sitesinin erişimi engellendi.  Yapılan basın açıklamasının tam metnine erişim için; http://tihv.org.tr/insan-haklari-365-gun/

10 Aralık 2014/ antenna-tr.org

Üniversite öğrencisine, “Erdoğan'a hakaret”ten ceza

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Başbakan olduğu dönemde sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden hakaret ettiği iddiasıyla yargılanan üniversite öğrencisi B.M. “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret” etmekten mahkum oldu. İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada, avukat Diren Cevahir Şen, savunmasında, BM’nin davaya konu fotoğrafı başka yerden alarak paylaştığını belirtti ve “hareket etmemiş eleştiri hakkını kullanmıştır” dedi. Söz konusu paylaşımın ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Şen;  “Uluslararası sözleşmeler ve Anayasamız da bu şekilde eylemleri eleştiri hakkı kapsamında suç saymamaktadır” dedi. Mahkeme hakimi B.M.’nin 6 bin 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verirken para cezasını ertelemedi.

10 Aralık 2014 / radikal.com.tr

Kaynak: Antenna.org

Görsel: Burak Tüylek