Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Düşünce Özgürlüğü Bülteni (19 Ekim 2012)



Toplam oy: 817

BDP kongresine soruşturma

 

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) 2. Olağanüstü Kongresi'nin tertip komitesi hakkında ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan soruşturma başlattı. TMK'nın 10. maddesiyle yetkili Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, kongrede atılan sloganları, salonda açılan Abdullah Öcalan poster ve pankartlarını soruşturacak.

 

 

 

 


 

Hatice Duman’a müebbet hapis

 

 

 

 

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, İstanbul Özel Yetkili 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Atılım Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Hatice Duman hakkında verdiği müebbet hapis cezasını onadı. Dokuz yıldır tutuklu yargılanan Duman, yasadışı MLKP örgütü yöneticiliğiyle suçlanıyordu. Daire, aynı suçlamayla kanıt olmadığı halde kanaatten 18 yıl 9 ay hapse mahkum edilen eski Atılım Gazetesi Editörü ve Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu (TGDP) Sözcüsü Necati Abay hakkındaki cezayı ise bozdu. Abay'ın ‘örgüt yöneticiliğinden’ değil, ‘üyeliğinden’ cezalandırılması gerektiği açıklandı.

Bianet'in haberine göre Avukat Özlem Gümüştaş, dosyadaki diğer sanıklarla ilgili kararı henüz öğrenemediklerini, gerekçeli karar yazıldığında, Ali Gül Alkaya, Ahmet Doğan, Güllüzar Erman ve Hasan Özcan’ın durumlarının da belli olacağını söyledi. Abay, yaptığı yazılı açıklamada, "Yargıtay'ın kararının basın özgürlüğüne vurulmuş ağır bir darbe olduğunu" söyledi.

 

 


 

Özdemir’in davası ertelendi


 

Mardin’de 28 kişi 13 yaşındaki N.Ç’ye tecavüz etmiş, hem yerel mahkeme hem de Yargıtay N.Ç.’nin sanıklarla rızasıyla birlikte olduğuna hükmetmiş; kararı eleştiren Radikal gazetesi yazarı Cüneyt Özdemir’e ise dava açılmıştı. Bakırköy 4. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada Özdemir'in avukatlarından Sabri Kuşkonmaz beraat istedi. Avukat Berk Başaran da eleştiri konusu davanın kamuoyunda infial yarattığını, bakanların ve milletvekillerinin dahi kararı eleştirdiğini söyledi. Ayrıca AİHM'in şok edici ve abartılı düşünceleri de ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirdiğini ve yargı güvencesi altına aldığını hatırlattı.
 
Mahkeme davanın 3. yargı paketi kapsamında ertelenmesine ve kovuşturmanın askıya alınmasına karar verdi.

 

 


 

Alevi Derneği Başkanı’na 18 yıl

 

 

 

 

 

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi Dersim KCK davasında yargılanan Alevilik İnanç ve Kültür Akademisi Derneği (DAKAD) Başkanı Aysel Doğan’ı, örgüt yöneticiliğinden 18 yıl hapis cezasına mahkum etti. Tunceli Belediye Meclis Üyesi Nuray Atmaca, BDP eski Tunceli İl Başkanı Amber Bakıray ile BDP Tunceli İl Yöneticisi Evin Balta’ya da örgüt üyeliğinden 9'ar yıl hapis cezası verildi.

 

 


 

 

Savunmaya suç duyurusu

 

 

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, PKK/KCK'nin gençlik yapılanmasına üye oldukları iddiasıyla yargılanan yedi üniversite öğrencisini de 7 yıl 6 ay ila 10 yıl arasında değişen hapis cezalarına mahkum etti. Ayrıca mahkeme öğrenciler hakkında "savunmalarında terör örgütü propagandası yaptıkları" iddiasıyla suç duyurusu yapılmasını kararlaştırdı. Sanıkların esasa ilişkin savunmalarını isteyen mahkeme heyeti, sanıkların Kürtçe ifadelerini tutanaklara "mahkememizce anlaşılmayan bir dil" olarak geçirdi.

 

 


 

 

Hatay’da konser yasak

 

 

 

 

Hatay'da Suriye’ye Emperyalist Müdahaleye Hayır Platformu'nun 14 Ekim'de düzenlemek istediği "Emperyalist savaşa karşı halklar buluşması" adlı konser Valilik kararıyla yasaklandı. Konserde Arapça, Çerkezce, Kürtçe müzik yapan gruplar ve İlkay Akkaya sahne alacaktı.
 

 

Platform konuya ilişkin açıklamasında, konserin “Milli Güvenlik ve kamu düzeninin bozulmaması, başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması ve suç işlenmesinin önlenmesi” gerekçesiyle iptal edildiğini söyledi, karara tepki göstererek yasağı kınadı.

 


 

 

Say davasında ilk duruşma görüldü

 

 

 

 

 

 

Twitter hesabında paylaştığı iletiler sebebiyle "halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılamak” suçlamasıyla yargılanan piyanist Fazıl Say’ın ilk duruşması İstanbul 19. Sulh Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya Say'ı gönüllü olarak savunan 25 avukat katıldı. 9 aydan 1.5 yıla kadar hapsi istenen sanatçı, savunmasında kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmedi. Say, Twitter hesabının kamuya açık olmadığını, takipçileri tarafından görülebildiğini ve istemeyenin yazdıklarını takip etmemesi gerektiğini ifade etti; hiç kimseyi şiddete çağırmadığını vurguladı. Duruşma 18 Şubat 2013’e ertelendi.

 

 

Duruşma öncesinde Selçuk Yöntem, Bülent Kayabaş, Rutkay Aziz, Tarık Akan, Bedri Baykam, Orhan Aydın ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve siyasi parti Say'a destek olmak için adliye önünde toplandı. Topluluk "Fazıl Say yalnız değildir", "Özgür sanat özgür dünya", "AKP sanatçıyı rahat bırak" yazılı dövizlerle davayı protesto etti.
 

 

 

AB Bakanı Egemen Bağış dava hakkında şu yorumu yaptı:
“Ben eğer yargı mensubu olsaydım bunu, Fazıl Say'ın 'saçmalama' özgürlüğü içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini düşünürdüm. Ancak insanların değerlerine hakaret etmek, insanların inançlarıyla dalga geçmek hiç kimsenin hakkı olmamalıdır diye düşünüyorum"
 

 

Say, dava konusu twit’lerinde şunları söylemişti:

 

"Irmaklarından şaraplar akacak diyorsun, cenneti ala meyhane midir? Her müminine 2 huri vereceğim diyorsun, cenneti ala kerhane midir? Bilmem fark ettiniz mi ama nerede yavşak, adi magazinci, hırsız şaklaban varsa hepsi Allahçı, bu bir paradoks mu?"

 

"Müezzin 22 saniyede okudu akşam ezanını yahu. Prestissimmo con fuco! Ne acelen var? Sevgili? Rakı masası?"

 

 

"Tanrı, uğruna yaşayacağın bir şey mi öleceğin bir şey mi yoksa hayvanlaşıp öldüreceğin bir şey mi? Bunu da düşün"

 

 


 

 

Konsere açılan dava ertelendi

 

 

Tunceli'de bir konserde ‘terör örgütü propagandası’ yaptığı gerekçesiyle yargılanan Pınar Aydınlar ile Grup Munzur üyeleri Özlem Gerçek ve Erkan Duman’ın davası Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada söz alan avukat Zeynel Öztürk, mahkeme heyetine davaya konu olan “Kırmızı Gül” adlı türkünün dijital ortama kayıtlı örneklerini ve televizyonlarda verilen klibine ait kaydını sundu. Anonim hale gelen türküyü herkesin bildiğini ifade eden Öztürk, türkünün müvekkili doğmadan yazılan bir ağıt olduğunu belirtti. Müvekkilinin seslendirdiği türküde suç unsuru bulunmadığını söyleyerek beraat talep etti.
 
Dava 3. yargı paketi çerçevesinde ertelendi. Sanıkların aynı ‘suçu’ 3 yıl içinde yeniden işlemesi halinde dosya tekrar açılacak. Avukat Öztürk, adliye çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, kararı temyiz etmeyeceklerini söyledi.

 

 


 

 

 Yargıya AİHM kursu

 

 

 


 

 

 

Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’yle (AİHS) güvence altına alınan hak ve özgürlüklere ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihat ve yorumlarını dikkate alması için hakim ve savcıları üç yıl boyunca gruplar halinde Strasbourg’da AİHM kursuna gönderecek.
 

 

TMK 10. madde ile görevli hakim ve savcılardan oluşan ilk grup, kasım ayında yola çıkacak. Projenin uygulamasına ilişkin hazırlanan raporda, üç yıl içinde AİHM’ye 40’ar kişilik gruplar halinde 18 ziyaretin gerçekleştirileceği belirtiliyor.
 

 

Proje kapsamında eğitime katılan hakim ve savcıların AİHM kararlarına uygun kararlar verip vermeyeceğini de denetleyecek olan HSYK, iki yıl içinde kararlarda AİHM’ye atıf yapılmasını bekliyor.

 

 


 

 

Porno teze 4 yıl hapis istendi

 

 

 

 

 

 

İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarım Bölümü'nde okuyan Deniz Özgün, arkadaşı Elif Şafak Urucu ile birlikte, “akademik özgürlüğün sınırının nereye kadar olduğunu görmek” için bitirme tezi olarak porno film çekmişti.  Tez jürisi 'The Porn Project' (Porno Projesi) adlı teze en düşük notu vermiş, 2011’in Ocak ayında konunun basına yansımasıyla üniversite yönetimi de olaya müdahil olmuştu. Yönetim, Bölüm Başkanı İhsan Derman ile öğretim üyeleri Ali Pekşen ve Ali Atıf Akın'ın üniversite ile ilişiklerini kesmiş; hem öğretim üyeleri hem de öğrenciler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.
 

 

 

İki öğrenci hakkında, kamu hizmeti veren stüdyolarda yetki ve izin olmadan 'ahlaka mugayir' porno film çekip oynadıkları ve çekilen filmin reklamını yaptıkları suçlamalarıyla, TCK'nın 226/4'üncü maddesi gereği 'müstehcenlik' suçundan 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle kamu davası açıldı.

 

 


 

 

 

Şirket istedi, Facebook sansürledi

 

 

 

Sosyal paylaşım ağı Facebook, Bilişim ve İletişim Çalışanları Dayanışma Ağı (BİÇDA) tarafından açılan "Bilişimci Mühendis" hesabına girişi engelledi. BİÇDA, geçen hafta Facebook hesabına girmek istediklerinde Texim işçilerinin mücadelesine destek olmak amacı ile paylaştıkları resimlerin şirkete zarar verdiği için silinmiş olduğu uyarısını aldıklarını, ardından da hesaplarının kapandığını açıkladı.
 

 

 

"Bilişimci Mühendis" adı altında 3 senedir kullanılan Facebook hesabı, bilişim sektöründen haberler, BİÇDA'nın faaliyetleri ve duyuruları, bilişim çalışanlarının işyerlerinde yaşadığı sorunlar ve başka sektörlerdeki benzer emek haberlerinin paylaşıldığı bir platform işlevi görüyordu. BİÇDA, konuyla ilgili açıklamasında bilgi ve haberlerin özgürce paylaşımının ifade özgürlüğünün anahtarı olduğunu ve günümüzde sansürün beyhude bir çaba olduğunu söyledi.

 

 


 

 

 

Televizyonda Da Vinci’ye sansür

 

 

 

 

 

NTV'de yayınlanan “Da Vinci’nin Kayıp Hazinesi” adlı belgeselde, "Vitruvius Adamı" olarak bilinen ve ‘altın orana sahip insan’ı temsil eden resimdeki adamın cinsel organı sansürlendi. soL Portal’ın gündeme getirdiği olayın ardından kanal bir özür mesajı yayınlayarak şunları söyledi:
 

 

“NTV Belgesel Kuşağı’nda… ‘Vitruvius Adamı’nın uzvu, ilgili departman tarafından ‘buzlandı’. Bu durum haklı olarak izleyicilerimiz tarafından eleştirildi.

 

 RTÜK tarafından, benzer nedenlerle bazı yapımlara cezalar verilmiş olması gerekçesiyle yapılsa da bir sanat ve bilim eserine böyle bir tedbir alınması kabul edilemez. Bu nedenle NTV olarak tüm izleyicilerimizden özür diliyoruz.”

 

 

 


 

 

Geçen haftanın ifade özgürlüğü duruşmaları:
 
 

 

* Avukat Şiar Rişvanoğlu hakkında, Adana'da bir portakal bahçesindeki ağaca asılı olarak bulunan Azadiya Welat gazetesi dağıtımcısı Metin Alataş'ın şüpheli ölümü üzerine okuduğu ortak basın açıklaması nedeniyle açılan dava Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Mahkemeye tanık olarak çağrılan Metin Alataş’ın kardeşi şehir dışında çalıştığından duruşmaya gelemedi. Tanığın dinlenmesi için duruşma 18 Aralık 2012, saat 14:00’e ertelendi.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.