Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Düşünce Özgürlüğü Bülteni (28 Şubat 2014)



Toplam oy: 492

Taksim Dayanışması hükümete dava açıyor

 

Gezi süreciyle ilgili binlerce kişinin yargılaması sürerken Taksim Dayanışması, 7 ölüm ve binlerce yaralı adına, hükümete karşı en büyük toplu davayı açmaya hazırlanıyor.

 

Taksim Dayanışması Platformu’nun üyelerinden İstanbul Mimarlar Odası yöneticisi Mücella Yapıcı “Taksim, Cumhuriyet mirası ve demokrasi hareketinin simgesidir, herkesin sözü olmalı diye çağrı yaptık. Yüz bini aşkın imza topladık, davalar açtık. Kaçak kazıyla parkın 1000 metrekaresini kestiler. Artık bir aç-kapa parkımız var” şeklinde konuştu.

 

İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu ise, “Gezi Parkı, kent yağmasının simgesi. Taksim Dayanışması, dün ne dediyse bugün de aynısını söyleyen, talepleri meşru bir örgütlenmedir ve Gezi’nin taleplerinde bir milim oynama olmamıştır” açıklamasını yaptı.

 

180 bileşenden oluşan platformun 5 üyesi, açmaya hazırlandıkları davaya ilişkin “Dayanışma, kent yağmasına karşı şehirlerini koruyan bir örgüt. Suç örgütü, gencecik insanları öldüren, gözlerini çıkaran, binlercesini yaralayan polis şiddetinin emrini verenlerdir” dedi.

 

(24 Şubat 2014 / soL)

 

 


 

 

Tweet atmaya 3 yıl hapis cezası

 

İzmir'de Gezi eylemleri sırasında Twitter üzerinden insanları suça teşvik ettikleri iddiasıyla "örgüt" olarak değerlendirilip gözaltına alınan 29 kişi için 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

 

Tek mağdur olarak Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yer aldığı iddianamede, şüphelilere ait "Arkadaşlar Atatürk Lisesi'nde tıbbi destek yapılıyor", "Saat 19.00'da, Gezi Parkı için, yapılan haksızlık için, insanlık için Alsancak İskele'de buluşuyoruz", "İzmir Alsancak Gül Sokak için gönüllü doktor telefonları", "Karşıyaka Girne tarafında eve erzağa ihtiyacı olanlar bana ulaşsın" twitleri suç delili olarak sayıldı.

 

Eylemler sırasında kamu mallarında hasar meydana geldiğine yönelik bilgiler iddianamede bulunsa bile, sanık olarak gösterilen kişilerin bu olaylara bizzat katıldıklarının tespit edilemediği için suç unsuru olarak sadece sosyal medya üzerinden yazdıkları yazılara yer verildi.

 

(24 Şubat 2014 / DHA)

 

 


 


İstanbul Barosu beraat etti

 

Silivri’de 6 Nisan 2012’de görülen Balyoz Davası’nı protesto eden sanık avukatlarına destek vermek üzere açıklama yapan İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal ve baro yönetimi hakkında açılan davada beraat kararı verildi.

 

Silivri 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Savcı Abdullah İlbay, Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu 10 sanığın "Yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs" suçundan 2'şer yıldan 4'er yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti.

 

Yaklaşık 3 saat süren duruşmanın sonunda kararını açıklayan mahkeme hâkimi Mehmet Uğur Hançerli, 10 sanığın ayrı ayrı beraatine karar verdi.

 

(25 Şubat 2014 / Radikal)

 

 


 

 

Yargı “Ya Kadın Olsaydı Fuat Bey”i sansürledi

 

Samsun 6. Sulh Ceza Mahkemesi, samsunanaliz.com haber sitesinde, siyasi partilerin belediye meclis üye listelerinde kadınlara seçilebilecek yerlerde yer verilmemesini eleştiren habere eşlik eden “Ya Kadın Olsaydı Fuat Bey?” başlıklı görseli yasaklattı.

 

AKP İl Başkanı Fuat Köktaş, ”Eşitlik söylemleri yine masal çıktı” başlıklı habere eşlik eden ve şahsının “kadın kılığında” gösterildiği görselin “cemiyet ve siyaset hayatındaki itibarını zedelemeye yönelik” olduğunu öne sürerek mahkemeden içerikle ilgili engelleme kararı çıkarttı.

 

Mahkeme, gazeteci Canan Yılmaz’ın sahibi olduğu sitedeki görselin 5651 Sayılı İnternet Suçlarına İlişkin Kanunun 9. maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verdi.

 

Yılmaz, "Ülke nüfusunun yüzde 52'sini kadınların oluşturduğu bir toplumda, kadınların sıralamanın en altında yer alması ülke için büyük sıkıntıdır. Bizler de bu durumu ironik bir şekilde haberleştirdik. Hepsi bu" diyerek tepkisini dile getirdi. Ayrıca, kararın iptali için yargıya başvurulacağı da belirtildi.

 

(26 Şubat 2014 / Bianet)

 

 


 


Basın Konseyi: MİT yasasıyla basın özgürlüğü kalmayacak

 

Basın Konseyi Medya İzleme Komitesi, TBMM İçişleri Komisyonu'ndan geçen MİT kanun tasarısının yasalaşması durumunda, Anayasa ve kanunlarla güvence altına alınan ifade ve basın özgürlüğünden artık söz edilemeyeceğini açıkladı.

 

Açıklamada, "HSYK'yı siyasi iradenin emrine veren, interneti siyasal iktidarın denetimine bağlayan Hükümet, MİT Kanun tasarısının yasalaşmasıyla demokrasi tabutuna son çiviyi de çakacak" dendi.

 

(27 Şubat 2014 / Bianet)

 

 


 

 

* Kaynak: Antenna

 

* Görsel: Aksel Ceylan

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.