ABD yönetimi 17 Aralık için "skandal" dedi
ABD yönetimi geleneksel insan hakları raporunu açıkladı. Ülkeler bazında ihlallerin sıralandığı raporda geçen sene 48 sayfa tutan Türkiye bölümü bu sene 51'e çıkarken, rapora Gezi Olayları ve 17 Aralık “Büyük Rüşvet Operasyonu” damgasını vurdu.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin sunduğu raporda, Gezi Protestoları sırasında hükümetin uyguladığı aşırı güç ve 17 Aralık “Büyük Rüşvet Operasyonu” sonrası yaşananlar ön plana çıktı ve 2013 sonu itibarıyla Türkiye’de gazeteci, yazar, çevirmen 73 kişinin hapiste tutulduğuna dikkat çekildi. ABD Yönetimi, raporda yolsuzluk konusunu ilk kez Türkiye’nin en belirgin insan hakları ihlallerinden biri olarak sayarken 17 Aralık operasyonu sonrası ortaya çıkanları da ilk kez "skandal" olarak nitelendirdi.
Türkiye kısmında belirtilen ihlallerle ilgili konuşan John Kerry kaygıların daha çok; ifade özgürlüğü, azınlıkların durumu, toplumun kırılgan kesimleri, basın ve internet özgürlüğü ile yargılama süreci ve hukukun üstünlüğü başlıklarında toplandığını ifade etti.
(28 Şubat 2014 / Radikal)
İHD: Polis Gezi'ye 774 kere müdahale etti
İHD'nin İnsan Hakları İhlalleri Raporu açıklandı. Rapora göre, 2013'te en az 1134 toplantı ve gösteriye polis müdahalesi gerçekleşirken, 15 bin 706 kişi de kötü muameleye maruz kaldı.
İHD’den yapılan açıklamada, “Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yönden çözümü noktasında yaşanan gelişmelerin etkisini görmekle birlikte Gezi Parkı direnişi ve sonrasında yaşanan olaylarda hükümetin giderek otoriterleştiğini, 17 Aralık yolsuzluk operasyonları sırasında ise devletin şeffaf ve hesap verebilen bir devlet olmadığını, yargının siyasal iktidarın yanı sıra çeşitli güç odaklarının elinde bir baskı mekanizması gibi kullanıldığına tanıklık ettik” dendi.
Raporda, Öcalan’ın çağrısı ile PKK’nin 21 Mart 2013’de 8. ateşkesi ilan ettiğini ve ilk defa çift taraflı bir çatışmasızlık sürecinin yaşandığı belirtildi.
İHD raporundan hak ihlalleri verileri için: http://bianet.org/system/uploads/1/files/attachments/000/001/091/original/%C4%B0HD_%C4%B0HLAL_RAPORU_.pdf?1393512620
(28 Şubat 2014 / bianet)
"Adalet uykuda" haberi suç sayıldı
Gezi eylemi sırasında polis tarafından öldürülen Ethem Sarısülük davasında, hâkim ve savcının uyuduğu anın görüntülerini yayımlayan gazeteciler hakkında soruşturma başlatıldı.
Bu kapsamda savcılar, Cumhuriyet’in haberinde imzası bulunan muhabirler Alican Uludağ ve Sinan Tartanoğlu ile Milliyet muhabiri Türker Karapınar’ın şüpheli sıfatıyla ifadesinin alınması için Ankara Başsavcılığı’na talimat gönderdi.
Talimat yazısında, şüphelilerin “kovuşturma sırasında ses ve görüntülerin kayda alınması ve yayınlanması suçundan savunmalarının alınması” istendi. Türk Ceza Yasası’nda duruşma salonlarında ses kaydedenler veya görüntü çekenlere 6 aya kadar hapis cezası verileceği hükmü yer alıyor.
(2 Mart 2014 / Cumhuriyet)
Yine ayakkabı kutusu yine gözaltı!
Denizli Barosu'na kayıtlı avukat Uğur Şimşek, miting için Denizli'ye gelen Başbakan Erdoğan'ı ayakkabı kutusuyla protesto ettiği için polisler tarafından bürosu basılarak gözaltına alındı.
Karakolda kendisiyle Terörle Mücadele ekiplerinin ilgilendiğini anlatan Şimşek, "Bu memlekette her türlü terör yapılırken, tek suçumuz vatanı sevmek iken benimle ilgilenenler Terörle Mücadele ekipleri oldu. Orada polisler yazacak suç bulamadılar. Dediler ki protesto yapmak yazalım protesto yapmak diye bir suç yok, çıkmıyor. 'Eğer vatanı sevmek diye bir suç varsa vatanı sevmek yazın' dedim. Yaptığımız sadece burada Başbakan'a gül atmak yerine ayakkabı kutusu göstermek oldu. Başka hiçbir şey değil" dedi.
Denizli Barosu Başkanı Müjdat İlhan ise avukat bürolarının yasal güvence altında olduğunu belirtip, polisin elini kolunu sallayarak giremeyeceğini, arama yapamayacağını söyledi.
(3 Mart 2014 / DHA)
Demokratikleşme paketi kabul edildi
İçinde Kürtçe eğitim ve öğretim yapılacak özel okullar açılmasına olanak da sağlayan "Demokratikleşme Paketi" Meclis Genel Kurulu'nda kabul edildi.
Seçimlerde farklı dil ve lehçelerde propagandanın yapılabileceği, siyasi partilere yapılan yardım için kıstas olan oy oranının yüzde 7’den yüzde 3’e indirildiği düzenlemeleri içeren pakette, kişilerin toplu ibadetleri yanı sıra bireysel ibadetlerinin engellenmesi de suç olarak düzenlenirken, açık yerlerdeki toplantı ve yürüyüşlerin, güneş batmadan önce dağılacak şekilde, kapalı yerlerdeki toplantıların ise 24.00'e kadar yapılabileceği şeklinde değişiklikler getirildi.
Siyasi Partiler Kanunu, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri, Farklı dil ve lehçelerde Eğitim, İnanç Özgürlüğü, Nefret Suçu, Köy isimleri, zekât, şapka ve Siyasi Partilere üye olma ile ilgili düzenlemeler içeren Demokratikleşme Paketi’nin tamamı için tıklayınız.
(3 Mart 2014 / bianet)
Af Örgütü, Ali İsmail için adalet çağrısı yaptı
Uluslararası Af Örgütü, Gezi eylemleri sırasında Eskişehir’de dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz için sosyal medya üzerinden bir kampanya düzenledi.
Sadece Türkiye’de değil, dünya çapında birçok kişinin "Türkiye’de cezasızlığa son", "Ali İsmail için adalet" yazılı pankartlar tutarken çekilmiş fotoğraflarının paylaşıldığı kampanyada Adalet Bakanlığı ve Bekir Bozdağ’a çağrıda bulunuyor.
Af Örgütü, daha önce de “Hakan Yaman’a ne oldu” diye sormuştu. İstanbul’da Gezi eylemlerindeki polis saldırısı sırasında gözü çıkan ve ateşe atılarak ölüme terk edilen Yaman’ı hatırlatmak için, Çağlayan’daki adliye binasına lazer projektörle protesto metinleri yansıtmıştı.
(3 Mart 2014 / diken.com.tr)
Nymphomaniac’ın gösterimi yasak
Lars von Trier'in son filmi Nymphomaniac'ın Türkiye çapında sinemalarda gösterilmesi Değerlendirme Sınıflandırma Üst Kurulu’nca yasaklandı.
Vizyona girecek filmleri değerlendiren Değerlendirme Sınıflandırma Alt Kurulu, filmi izledikten sonra herhangi bir değerlendirmede bulunmadan kararı Değerlendirme Sınıflandırma Üst Kurulu’na bıraktı. Üst Kurul, iki üyenin itirazlarına karşın filmin sinemalarda gösterilmemesine karar verdi.
Türkiye’de !f İstanbul Film Festivali’nde Lars von Trier tarafından sansürlenmiş versiyonuyla gösterilen “Nymphomaniac”, 50'li yaşlarının başındaki bir kadının çocukluğundan itibaren ilişkilerini anlatıyor. Film, geçen ay Berlin Film Festivali'nde sansürsüz olarak gösterilmiş ve eleştirmenlerden övgüler almıştı.
(4 Mart 2014 / bianet)
Marmara Üniversitesi'nde "Gezi kıyımı" başladı
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde iki araştırma görevlisi, Dr. Figen Algül ve Araştırma Görevlisi Can Özbaşaran okuldan atıldı. 8 araştırma görevlisine de kıdem durdurma cezası verildi.
İki araştırma görevlisinin atılma gerekçeleri dilekçede, "Cumhuriyetin niteliklerinden herhangi birini değiştirmeye veya ortadan kaldırmaya yönelik eylem yapmak; ideolojik, siyasi, yıkıcı, bölücü amaçlarla eylemlerde bulunmak veya bu eylemleri desteklemek suretiyle kurumların huzur, sükûn ve çalışma düzenini bozmak; boykot işgal, engelleme, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak ya da bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek, yardımda bulunmak" diye ifade edildi.
Şimdi Gözler YÖK'e çevrildi. Araştırma Görevlileri bir hafta içinde YÖK'e itiraz edebilecek. Son kararı YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya verecek.
(4 Mart 2014 / Radikal)
“Hırsız var” dedi polisten dayak yedi
Başbakan Erdoğan'ın Osmaniye'deki mitinginde açtığı "Hırsız var" pankartı sonrası gözaltına alınıp salıverilen İbrahim Alıcı, başbakanın korumaları tarafından dövüldüğünü öne sürdü.
Vücudundaki morlukları gösteren 35 yaşındaki Alıcı, "Beni başbakanımızın konuştuğu platformun arka tarafındaki minibüse bindirdiler. Üç dört tane başbakanlık koruma polisleri de binip elimi arkadan kelepçeleyip yaklaşık 45 dakika, bir saat kadar copla dövdüler" dedi.
Güvenlik Şube Müdürlüğü'nde kamu görevlisine hakaret suçundan ifadesi alınan Alıcı, daha sonra cumhuriyet savcısının talimatıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
(4 Mart 2014 / DHA)
AİHM "Orantısız Ceza"yı mahkûm etti
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak ve gazete yetkilisi Hasan Karakaya’nın, emekli Oramiral Güven Erkaya’nın anısına hakaret ettikleri iddiasıyla yargılandıktan davada orantısız şekilde cezalandırıldıklarına hükmetti.
AİHM, açıkladığı kararında, Türkiye’nin adil yargılama hakkını ve ifade özgürlüğü hakkını hukuka aykırı şekilde ihlal ettiğine kanaat getirdi; Dilipak’a ödenecek tazminatın Türkiye hükümeti ve yazar arasındaki görüşmelerden sonra belirleneceğini bildirdi.
Dilipak, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Erkaya'nın ölümü üzerine yazdığı 25 Haziran 2000’de "Toprağı bol olsun. Hakkımı helal etmiyorum" başlıklı bir yazı kaleme almıştı.
(4 Mart 2014 / bianet)
"Öcalan'a özgürlük" kampanyası yasaklandı
Diyarbakır'da BDP tarafından başlatılan "Öcalan'a özgürlük" kampanyasında imza toplanması TMK ile görevli mahkeme tarafından yasaklandı.
Mahkeme, üzerinde Öcalan'ın resminin bulunduğu antetli imza föyünün halka imzaya açılmak suretiyle Öcalan'ı sahiplenme kampanyasına dönüştürülmek istendiği ve PKK'nın propagandasını oluşturma suçu kapsamında olması ihtimaline karşı imzaya açılan formların toplatılmasına ve el konulmasına karar verdi.
Mahkemenin yasaklama kararı BDP Diyarbakır İl Başkanı Zübeyde Zümrüt'e imza karşılığı teslim edilerek, toplanan imzaların polise teslim edilmesi istendi.
Diyarbakır Barosu, Abdullah Öcalan'ın özgür olması amacıyla başlatılan imza kampanyasının mahkeme kararıyla yasaklanmasına itiraz edileceğini açıkladı. Baro Başkanı Tahir Elçi, kampanyanın ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, "Çözüm süreci" devam ederken getirilen yasağa anlam veremediklerini söyledi.
(5 Mart 2014 / DHA)
Başbakan Erdoğan'ı eleştiren gazeteci işten atıldı
Başbakan Erdoğan’la ilgili tweet atan gazeteci Sibel Oral, Akşam Gazetesi yönetimi tarafından işten çıkarıldı.
Sibel Oral yaptığı açıklamada, “Taraf’ın Kültür Sanat Şefi iken ve Taraf 'Yetmez ama Evet' derken ben, 'Hayır' diyebiliyordum. Politik duruşum yüzünden ne uyarı aldım, ne de işten kovuldum. 12 yıldır gazeteciyim. Çalıştığım kurumlarla var olmadım sadece gazeteci ve roman yazarı kimliğimle var oldum” dedi.
Oral, “Mavi Sakal'ın 'Çektir Git' diye bir şarkısı vardı. ‘Böyle adam olunmaz’ diyor ve ekliyordu, (çok af edersiniz) ‘Çektir git’ artık RTE” Bu ve buna benzeyen çok şey yazdım, çok fikri de RT ettim twitter’da” diye konuştu.
(5 Mart 2014)
Evrensel editörü Mithat Sözmen saldırıya uğradı
Evrensel Gazetesi editörü Mithat Fabian Sözmen yüzü maskeli bir kişinin saldırısına uğradı. Gazetedeki mesaisini tamamladıktan sonra gece saat 01.00 sıralarında Samatya’daki evine dönen Sözmen, apartmanın girişinde saldırısına uğradı. Geceyi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesinde geçiren Sözmen’in kafasına on, koluna da bir dikiş atıldı.
(6 Mart 2014 / Evrensel)
Yeni Gezi iddianamesi mahkemeye gönderildi
Gezi Parkı eylemleri nedeniyle Taksim Dayanışması üyelerine yönelik hazırlanan ve aralarında Mimarlar Odası Çevre Etki Değerlendirme Kurulu 2. Başkanı Mücella Yapıcı ile İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu’nun da bulunduğu 26 şüpheli hakkındaki iddianame ikinci kez mahkemeye sunuldu.
İlk iddianamenin İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından “Şüphelilere yönelik suçlamalar net değil” diyerek savcılığa iade edilmesinin ardından hazırlanan yeni iddianamede; daha önce “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”la suçlanan Yapıcı ve Çerkezoğlu’nun da arasında bulunduğu 5 kişi “suç örgütü lideri olmak”la suçlandı.
Ayrıca tüm şüphelilerin “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet ettikleri öne sürülen iddianamede Taksim Dayanışması tarafından yapılan çağrı da “kışkırtma” olarak değerlendirildi.
(6 Mart 2014 / Radikal)
Erdoğan’ı Hitler’e benzeten tweet’e beraat
Twitter’daki paylaşımlarıyla Başbakan’a hakaret ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan Yurt Gazetesi İzmir Muhabiri Ahmet Çınar, ilk duruşmada beraat etti.
Çınar, 1 Ekim 2013 tarihinde “Diktatörler istifa etmez diyor siyaset bilimciler. O halde devrilecek. Nokta.”, “11 haziran gecesi itibariyle CNN International ilan etti: Avrupa’nın yeni Hitler’i Tayyip”, “Son on gündür İmamın Ordusu’nun saldırılarıyla yaralanan, ölen, darbe alan, travma yaşayan herkesin hesabı sorulmadır” tweetlerini paylaşmıştı.
Bu üç paylaşımı nedeniyle hakkında “Kamu görevlisine hakaret” ve “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” iddialarıyla dava açılan Çınar, ilk duruşmada beraat etti.
(6 Mart 2014 / Radikal)
Kaynak: Antenna
Yeni yorum gönder