Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Fransa'daki karikatür festivalinde kadının adı yok



Toplam oy: 785

Fransa’daki karikatür festivali The Angoulême, çizgi roman alanında yaşam boyu başarı ödülü vermek üzere, 30 kişilik bir aday listesi oluşturdu. Fakat listede tek bir kadın çizere bile yer vermedi. Üstelik gelen eleştirileri de “Çizgi roman tarihine baktığımızda çok az kadının çalışma yürüttüğünü görürüz,” diyerek yanıtladı.

 

 

İllüstratör Sarah McIntyre'nin, Angoulême Grand Prix listesini protesto etmek için yaptığı çizim

 

 

Bunun üzerine, aday listesindeki sanatçılardan 10’u bu cinsiyetçi uygulama sebebiyle Grand Prix ödülünü boykot ettiklerini açıkladı. Çizgi romanından uyarlanan Hayalet Dünya’nın senaryosu 2001'de Oscar’a aday gösterilen, başarılı sanatçılardan Daniel Clowes da, listeyi boykot eden isimler arasında yer alıyor. Listeden çekilen Fransız çizgi romancı Joann Sfar, “Ben, çizgi roman sanatının, güncel gerçeklikten bu kadar kopuk şekilde değerlendirildiği bu törenin parçası olmak istemiyorum,” derken, İtalyan çizgi romancı Milo Manara, eleştirilerini Facebook sayfasındaki paylaşımıyla dile getirdi. 250 kadın sanatçıyı bir araya getiren Comic Book Women adlı grup da, kadın çizerlere destek olmak için bir metin yayımladı: “Biz bu bariz ayrımcılığı protesto ediyoruz. Burada uygulanan ayrımcılık, her yıl kadınlara birçok alanda uygulanan cinsiyetçi yaklaşımın bir parçasıdır.”

 

Londra'da yaşayan Nora Goldberg adlı sanatçı da 30 kadından oluşan alternatif bir liste hazırladı

 

 

The Angoulême, 43 yıllık tarihi boyunca yalnızca bir kez, kadın sanatçı Fransız Florence Cestac’e ödül verdi. Oysa daha evvel ödülün kısa listesine giren diğer kadın çizerlerin de önemli çalışmaları bulunuyordu. Örneğin aday gösterilen isimlerden biri, Persepolis filminin ardındaki isim, İran asıllı Fransız çizer Marjane Satrapi’ydi. Diğer adaylardan biri ise İngiliz sanatçı Posy Simmonds’dir; onun çalışmaları, dizi ve film uyarlamalarıyla oldukça konuşulmuştu.

 

 


 

 

* Kaynak: The Telegraph

 

ÖU

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.