HES protestocularına ceza, 117 ODTÜ’lü yargılanıyor, Halkın Günlüğü’ne bir ay kapatma cezası, kaymakam ‘vajina’ adına geçit vermedi, Hopa davasında tahliye yok, yayın desteği projesinde ‘homofobi’ iddiası, Ağar 5 yıl hapse mahkum oldu...
HES protestocularına ceza
5 Eylül’de Erzurum'un Tortum ilçesinde, yapımı sürdürülen Hidroelektrik Santrali (HES) inşaatını protesto etmek amacıyla yöre sakinlerince düzenlenen oturma eylemi esnasında arbede çıkmış, biri polis dört kişi yaralanmıştı. Eyleme katılan 15 kişiye “kolluk kuvvetlerine fiili mukavemet” ve “çalışma hürriyetini engelleme” suçlarından 250’şer TL para cezası verildi. Mahkeme ayrıca, bu kişilerin adli kontrol sistemine tabi tutulmalarına karar verdi. Protestoculardan 17 yaşındaki Leyla Y.’ye ise farklı bir ceza uygulandı. Leyla Y.’nin Bağbaşı Beldesi ve diğer yerlerdeki HES konusunda faaliyet gösteren çalışma alanlarına girmesi ve HES’lere karşı eylemlerde bulunan kişilerle ilişi kurması yasaklandı. Leyla Y. karara tepkisini şu sözlerle gösterdi:
“Bundan sonra eylemlere katılırsam tutuklanma ihtimalim var. Ben de verilen cezaya saygı gösterip, eylemlere katılmayacağım. Benim tek üzüntüm jandarmanın bana taş attığım yönünde iftirada bulunması”
Ağar 5 yıl hapse mahkum oldu
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Susurluk davasının son sanığı eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar “örgüt yöneticisi olmak” suçundan mahkum oldu. Susurluk kazasından sonra ortaya çıkan polis-mafya-siyasetçi ilişkilerine adı karışan Ağar’ın davası, milletvekili seçilmesi üzerine durdurulmuş; 2007’de milletvekilliğinin sonlanmasıyla yeniden görülmeye başlanmıştı.
Karar duruşmasında, faili meçhul cinayet kurbanı Faik Candan’ın aile avukatı Selçuk Kozağaçlı, eski Özel Harekatçı Ayhan Çarkın’ın “İşlediğimiz cinayetlerden Mehmet Ağar ve İbrahim Şahin’in bilgisi vardı” açıklamalarını hatırlattı. Kozağaçlı’nın, Çarkın’ın dinlenmesi talebini reddeden mahkeme, Mehmet Ağar’ı 5 yıl hapis ve ömür boyu kamu hizmetlerinden men cezasına çarptırdı. Yargıtay kararı onarsa Ağar 2 yıl cezaevinde kalacak.
Halkın Günlüğü’ne bir ay kapatma cezası
Halkın Günlüğü Gazetesi terör örgütü propagandası yaptığı gerekçesiyle bir ay kapatıldı, gazetenin 10-20 Eylül 2011 tarihli 18. sayısı çıktığı gün toplatıldı. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından verilen kararda, gazetede yer alan Maoist Komünist Partisi (MKP) ve Halk Kurtuluş Ordusu (HKO) ile ilgili haber ve açıklamalar gerekçe gösterildi.
117 ODTÜ’lü yargılanıyor
5 Ocak’ta Başbakan Erdoğan’ın Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ziyaretini protesto eden 117 öğrenciye açılan dava 13 Eylül günü Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. “Başkaldırıyoruz” pankartıyla eylem yapan öğrenciler ‘Mala zarar vermek’ ve ‘İzinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşünün dağıtılması sırasında kamu görevlisine direnmek’le suçlanıyor. Öğrenciler hakkında 1 yıl 9 aydan 10 yıl 6 aya kadar hapis cezası isteniyor.
Yargılanan sanıklardan sekizi, Hopa olaylarını protesto eden gösterilere katıldıkları gerekçesiyle Sincan F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunuyor.
Hopa davasında tahliye yok
31 Mayıs 2011 Salı günü AK Parti'nin Hopa Cumhuriyet Meydanı'ndaki mitingi öncesi ve sonrasında çıkan olaylar nedeniyle açılan davada tutuklu yargılanan yedi sanık ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanıkların avukatlarından Ali Koç, iddianamede yer alan ve terör örgütü lehine atıldığı ileri sürülen sloganları hatırlatarak, “‘Yasa dışı slogan’ diye bir şey olamaz... Hiçbir yasa neyin konuşulup konuşulmayacağına karar veremez... en azından dil bakımından iddianamenin gözden geçirilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu. Mahkeme tutuklu sanıkları tahliye etmedi. Savcılık makamının mütalaa için mahkeme heyetinden süre talep ettiği duruşma 26 Eylül tarihine ertelendi.
Kaymakam ‘vajina’ adına geçit vermedi
Kadıköy Kaymakamı Yüksel Peker, ‘‘Vajina Monologları’’ adlı oyunun Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde sahnelenmesine izin vermedi. Peker yaptığı açıklamada, ‘‘Oyunun ismini Türkçe'ye çevirmekten utanç duyuyorum. Bir okulda, genel ahlak kurallarına aykırı isim taşıyan bir oyunun sergilenmesi mümkün değil. Vajina kelimesinin ‘tıbbi bir terim' olduğunu söylüyorlar. Bu bir tıp kongresi değil ki’’ dedi. Oyunun yönetmeni Almula Merter ise ‘‘Oyun bütün dünyada aynı isimle oynanıyor. Şimdiye kadar hiçbir yerde sorun olmadı. İnsanın aklından başka şeyler geçerse bu kelimeyi ahlaka aykırı anlayabilir’’ sözleriyle kaymakamı eleştirdi.
Yayın desteği projesinde ‘homofobi’ iddiası
Barbaros Altuğ Taraf gazetesinde yayınlanan yazısında Türk Kültür, Sanat ve Edebiyatı ile ilgili Eserlerin Türkçe Dışındaki Dillerde Yayımlanmasına Destek Projesi’nin (TEDA), yurtdışında Orhan Pamuk’tan sonra en çok desteklediği ikinci yazar Perihan Mağden’in son kitabına eşcinsel içerik taşıdığı sebebiyle destek olunmadığını savundu. Altuğ’un yazısında Almanya’da Mağden’in diğer kitaplarını TEDA desteğiyle yayınlayan Suhrkamp Yayınevi’nin “Ali ile Ramazan” kitabı için yaptığı başvurunun reddedildiği ifade ediliyor. Altuğ, Türkçe eserleri yurtdışında yayınlama ve tanıtma projesi olan TEDA’nın AKP hükümetinin kültür alanında yaptığı en önemli projelerden olduğuna dikkat çekiyor; proje kapsamında Mağden’in 17 kitabına destek verildiğini kaydediyor. Altuğ, Almanların bunu bir sansür yöntemi olarak gördüğünü, TEDA’nın ceza ve ödül yöntemiyle yazarlar üzerinde bir baskı oluşturduğu şeklinde değerlendirdiğini söylüyor.
Bu haftanın ifade özgürlüğü duruşmaları
Sanık : Serkan Ocak, Ertan Kılıç
Mahkeme ve duruşma tarihi : Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Duruşma Tarihi: 20 Eylül 2011, Saat: 09:30
Açıklama : Balyoz soruşturmasıyla ilgili operasyonların devam ettiği tarihte Radikal gazetesinde yayımlanan 'Hükümeti devirecek miydiniz?' başlıklı haber nedeniyle açılan davada, muhabir Serkan Ocak ve Ertan Kılıç TCK 285., 288., 334. ve 336. maddeler uyarınca yargılanıyor.
Geçen haftanın ifade özgürlüğü duruşmaları:
· İçişleri Bakanlığı’nın Şiar Rişvanoğlu’na Adana'da bir portakal bahçesindeki ağaca asılı olarak bulunan Azadiya Welat gazetesi dağıtımcısı Metin Alataş'ın şüpheli ölümü üzerine okuduğu ortak basın açıklaması nedeniyle açtığı tazminat davası Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, her iki tarafın da delillerini bildirmesi için 31 Ocak 2012, saat 09:40’a ertelendi.
· Temel Demirer’in 20 Ocak 2007'de Hrant Dink'in öldürülmesini protesto eden 800 kişiye “Bu ülkede Ermeni soykırımı olmuştur” demesi üzerine açılan dava Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Yüksek mahkemeden cevap gelmediği için duruşma 28 Aralık 2011, saat 09:00’a ertelendi.
· TİHV Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın www.gercekgundem.com adlı sitede yayınlanan röportajında söyledikleri nedeniyle, site sahibi Barış Yarkadaş’ın da röportajı incelemeden yayınlayarak suça iştirak ettiği iddiasıyla yargılandıkları dava sonuçlandı. Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu Başkanı Prof. Nur Birgen'e hakaret ettikleri iddia edilen sanıkların, isnat edilen suç unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraatine hükmetti.
· Şiar Rişvanoğlu’nun 1, 2 ve 3 Mayıs 2010 tarihlerinde ROJ TV’de yaptığı konuşmaları nedeniyle açılan dava Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma, konuşma metninin tamamının çözümlenmesi için 12 Aralık 2011, saat 09:40’a ertelendi.
Yeni yorum gönder