15 Temmuz - 22 Temmuz arasında gerçekleşen düşünce özgürlüğü ihlalleri ve davaları....

Caz festivalinde ve sokaklarda linç dalgası

 
Silvan’da yaşanan çatışmada 13 askerin hayatını kaybetmesinin ardından toplumsal gerilim gittikçe yayılıyor. Kürt sanatçı Aynur Doğan, İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) düzenlediği18. İstanbul Caz Festivali kapsamında 15 Temmuz günü Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda sahneye çıktı. “Suyun Kadınları-Mujeres de Agua” adlı konserde, Buika, La Shica ve Sandra Carrasco ile beraber yer alan Aynur’un Kürtçe söylediği ikinci şarkısının ardından bazı seyirciler “Şehitler ölmez!” sloganları attı ve İstiklal Marşı’nı söyledi. Gelen tepkiler üzerine Aynur, konserini tamamlayamadan sahneden ayrıldı.

 
Linç dalgası kendisini Zeytinburnu’nda da gösterdi. 18 Temmuz’da başlayan ve hafta boyunca devam eden gerginlik, milliyetçi bir grubun PKK yandaşı gösteri yapanlara karşı ellerinde sopalarla toplanmasıyla başlamış; bu sırada BDP binaları, bazı işyerleri, otomobiller ve Kürtlerin gittiği kahvehaneler saldırıya uğramıştı. Facebook gruplarında örgütlendiği ortaya çıkan olaylardan sorumlu tutulan 72 kişi gözaltına alındı.

Anayasa taslağı ‘örgüt propagandası’

Özel Yetkili Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi 2007 yılında Haklar ve Özgürlükler Cephesi adına “Halk Anayasası Taslağı” isimli bir kitapçık yayınlayan 10 kişiyi ‘terör örgütü propagandası yaptıkları’ gerekçesiyle mahkum etti. Mahkeme sanıklara 2’şer yıl 6’şar ay hapis cezası verdi. Mahkeme ayrıca, TCK 301. maddesinde yer alan “Türklüğü, Cumhuriyeti, devletin kurum ve organlarını aşağılama” ithamıyla dava açmak için Adalet Bakanlığı’ndan izin istemeye karar verdi.

 
Söz konusu anayasa kitapçığında yer alan bazı maddeler şöyle:

 
-1. madde: Türkiye Cumhuriyeti çeşitli etnik unsurların gönüllü birlikteliğinden oluşur.

 
-19. Madde: Her halkın kendi kaderini serbestçe tayin etme hakkı vardır.

 
-Geçici 7. Madde: Siyasi şubeler, MİT merkezleri ve gizli kontrgerilla üslerindeki tüm işkence aletlerinin halkın gözü önünde imha edilecektir.

Samsun’da bir çocuk asker ateşiyle öldü

Samsun’un Havza ilçesinde jandarma “dur” ihtarına uymadığı ileri sürülen 2 kardeşe ateş açtı. 16 yaşındaki Gökhan Çetintaş hayatını kaybetti. Olaydan sağ kurtulan 18 yaşındaki Habip Çetintaş, Paşapınar köyünde yaşayan annelerini ziyarete giderken yaşadıklarını şöyle anlattı:

 
“Karşı bayırdan yukarı viyadüğe çıkmak istedik. Bir anda silah sesleri duymaya başladık. Sonrasını hatırlamıyorum. Bende de kuru sıkı tabanca vardı. Askerlerin ateşi üzerine ben de bir el ateş açtım. ‘Dur’ ihtarı olmadı. Çatışma esnasında kardeşimin yere yatması için tekme vurup, kendimi aşağı demir yoluna yuvarladım”

Bir ‘suç’a iki mahkumiyet

 
PKK lideri Abdullah Öcalan'ın Suriye'den çıkışının yıldönümünde BDP açıklamasını okuyan partinin Viranşehir ilçe yöneticisi Selahattin Uzun'a iki ayrı mahkemede dava açıldı. Diyarbakır 4. ve 6. Ağır Ceza Mahkemeleri (ACM) Uzun’u “örgüt üyesi olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek” ve “örgüt propagandası yapmak” sebebiyle mahkum etti. Uzun, Diyarbakır 4. ACM’de 6 yıl 3 ay; 6. ACM’de ise 1 yıl 8 ay hapis cezası aldı.  4. ACM karar gerekçesinde açıklamanın örgütün bilgisi ve istemi doğrultusunda yapıldığını ve düşünce özgürlüğü kapsamına alınamayacağını kararlaştırdı.  6. ACM ise karar gerekçesinde şu ifadelere yer verdi: “Hiçbir devlet bölünmez bütünlüğünü hedef alan terör örgütlerinin övülmesine seyirci kalmaz.”

‘Hoşgeldiniz’ sözü mahkemede

 
Mahmur ve Kandil kamplarından Türkiye'ye gelen Barış Grubu için Diyarbakır'da yapılan karşılama töreni sırasında "Gönüllerin başkentine hoşgeldiniz" diyen sanatçı Yılmaz Dünen için “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla 20 yıl hapis cezası istendi. Sanatçı, Barış Grubunu sorgulamak için Habur Gümrük Kapısı'na giden savcı ve hakimlerin de gelen gruba “Hoşgeldiniz” dediklerinin basına yansıdığını belirterek kendini savundu. Dünen, “Aynı şeyi söylediğim için hakkımda dava açılıyor. Türkiye'deki hukuk sistemi devletin istediği şekilde yürütülüyor” dedi. 

Ulaşım eylemine 6 yıl hapis istemi

 
Ankara'da Ege Mahallesi sakinleri Ocak ayından başlayarak 50 gün boyunca otobüs sayısının azlığı ve az sayıda sefer yapılması gibi nedenlerle Kızılay’daki otobüs duraklarında eylemler düzenlemiş; Ankara Büyükşehir Belediyesi de mahalle halkının taleplerini kabul etmişti. Eylemlere destek verirken gözaltına alınan Halkevleri üyesi Sıla Uzunpınar ve Mehmet Zülküf Laçin hakkında ise “suç işlemeye alenen tahrik etmekten” 5 aydan 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. 19. Asliye Ceza Makemesi’nde görülen davanın iddianamesinde Uzunpınar elinde megafonla otobüse binenlere “kart basmama” çağrısında bulunmakla, Laçin de onu desteklemekle suçlanıyor.

Avrupa’dan çağrı: 318. Madde kaldırılsın

 
Avrupa Vicdani Ret Bürosu, Türk Ceza Kanunu’nun “halkı askerlikten soğutmak” başlıklı 318. Maddesinin kaldırılması için Avrupa Konseyi’ne bir taslak rapor sundu. Raporda bu maddenin “vicdani ret tartışmasını bastırmak amacıyla kullanıldığı” belirtildi. Taslak raporda, vicdani reddini açıklayan İnan Süver'in “askerlikten kaçmayla” suçlandığı ve İzmir'deki Şirinyer Askeri Cezaevi'nde gardiyanlarca dövüldüğü, ayrıca vicdani retçi Barış Görmez’in kötü muameleye maruz kaldığı belirtildi. Taslakta 318. maddenin kaldırılmasıyla beraber vicdani retçilere dava açılmasına, kötü muamele edilmesine ve cezaevine yollanmasına son verilmesi tavsiye edildi.

 Geçen haftanın ifade özgürlüğü duruşmaları:

 
 
·         Mahsum Korkmaz'ın hayatı hakkında ailesi ile yapılan röportaj nedeniyle Batman Postası gazetesi sahibi M. Kemal Çelik, Mahsum Korkmaz'ın abisi Fehmi Korkmaz ve ablası Maşallah Dağ hakkında açılan, sanıkların TCK 215 ve 218. maddelerden yargılandığı dava Batman 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma 17 Ekim 2011, saat 09:00’a ertelendi. 
 
·         Ali Suat Ertosun’un Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Av. Selçuk Kozağaçlı’ya 19 Aralık 2000 tarihinde yaşanan cezaevi katliamlarının dokuzuncu yıldönümünde yaptığı basın açıklamasında kendisine hakaret ettiği gerekçesi ile açtığı dava Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Sulh Ceza Mahkemesi’nin kararının beklendiği duruşma 23 Kasım 2011, saat 11:30’a ertelendi.