Kuşağının en önemli Arap şairlerinden biri olan Adonis, bu yıl üç yılda bir verilen, Avrupa’nın saygın edebiyat ödüllerinden Goethe Ödülü’ne değer görüldü. Adonis daha önce, Uluslararası Nazım Hikmet Şiir Ödülü’nün de aralarında bulunduğu çok sayıda şiir ve edebiyat ödülünün sahibi olmuştu.
1 Ocak 1930’da Suriye’de dünyaya gelen şairin asıl adı Ali Ahmet Said Eşber. 1950 yılında Şam Üniversitesi’nde eğitim görmeye başlayan ve felsefe bölümünden mezun olan şair, siyasî faaliyetleri nedeniyle bir yıl tutuklu kaldı. Bunun üzerinde 1956 yılında Beyrut’a göç eden Adonis, bir süre sonra da Lübnan vatandaşlığına geçti. Lübnan’da gazeteci ve eleştirmen olarak çalışan, üniversitelerde dersler veren şair, Lübnan İç Savaşı sırasında güvenlik nedenleriyle Beyrut’u da terk ermek zorunda kaldı. 1986 yılında Paris’e yerleşen Adonis, o günden bu yana yaşamını Fransa’da sürdürüyor.
Demokrasiye olan bağlığıyla bilinin Arap Şair, sekülerleşmeyi bir toplumun kültür ve siyasî alanda ilerleme kaydetmesinin şartı olarak görüyor. Hayatını Paris ile Beyrut arasında geçiren şair, Batı ile Doğu’nun kaynaşmasının ise sanat ve şiir yoluyla olacağına inanıyor. Adonis’in bu görüşleri, Goethe’nin, “Kim kendini ve başkalarını tanırsa görecektir ki Doğu ile Batı birbirinden ayrılmaz bir parçadır” sözleriyle de tam olarak örtüşüyor. Ancak Adonis, Doğu ve Batı kavramlarına ilişkin olarak yine de şu yorumu yapıyor: “Doğu ya da Batı, bunlar coğrafi olmaktan ziyade, ideolojik olarak birbirinden ayrılan kavramlar”
Daha önce adı Nobel Edebiyat Ödülü adayları arasında da geçen Adonis’in en önemli eserlerinden bazıları Şamlı Mihyar’ın Şarkıları, New York’a Mezar ve Arap Şiiri’ne Giriş.
Michnick ve Carré’ye Goethe Madalyası
Doğu ve Batı arasında diyaloğun gelişmesine katkıda bulunanlara her yıl verilen Goethe Madalyası ise, Polonya’nın en önemli gazetecilerinden, ülkenin en büyük gazetesi Gazete Wyborska’nın sahibi Adam Michnick’e, Britanyalı romancı John Le Carré’ye ve Fransız yönetmen Ariane Mnouchkine’ye verildi.
Sovyet rejiminin muhalifi olan ve altı yılını cezaevinde geçiren Michnick, günümüz Polonya’sının en etkili figürlerinden biri. Michnick, Çek Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanlarından Vaclav Havel tarafından Polonya’nın entelektüel vicdanı olarak tanımlanmıştı. (TARAF)
Yeni yorum gönder