Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Murakami tarihle hesaplaşıyor



Toplam oy: 750

Yaşayan en önemli yazarlardan biri olarak kabul edilen Haruki Murakami’nin yeni romanı Kumandanı Öldürmek çıktı. Tokyo’da düzenlenen bir basın toplantısında kitabın tanıtımı yapıldı. Dünyanın dört bir yanından milyonların takip ettiği yazar, Nanking Katliamı hakkındaki görüşleriyle ülkesinde tartışma yarattı…


Son kitabına her zamankinden farklı olarak, karakterler ya da olay dizisiyle değil, önce romanın ismini düşünerek başladığını söyleyen Murakami’nin Shinchosha Publishing Co. tarafından yayımlanan romanı, yazarın önceki kitaplarından pek çok açıdan ayrılıyor. İki ciltten oluşan roman, Muro adında bir çocuğun doğumuyla sona eriyor.

 

 

Romanın duraklarından biri, Japonya’da 2011’de yaşanan büyük deprem ve ardından gelen tsunami faciası. Murakami, 2015 sonbaharında romanı üzerine çalışmaya devam ederken, bir edebiyat etkinliği için Fukushima’da bulunduğu esnada, facianın yaşandığı Tohoku bölgesini de ziyaret etmiş: “Romanın karakterleri farklı şekillerde yaralı insanlar. Bu durum bir şekilde, Japon ulusunun yaşadığı acılarla örtüşüyor. Bir romancının bu konuda yapabileceği pek fazla bir şey yok ama yine de elimden geleni yapmak istedim,” diyor Murakami.


İkinci Dünya Savaşı da romanın bir diğer ağırlık noktası. Nazi Almanya’sının Avusturya’yı işgali ve Japon İmparatorluk Kuvvetleri tarafından gerçekleştirilen Nanking Katliamı ile romanın kahramanı olan yaşlı ressamın yaptığı gizemli resim arasında bir bağ kuruluyor. Romanın bu konulara değinmesi, ülkede tartışmalara neden oldu. Murakami konuyla ilgili gelen soru üzerine şunları söyledi: “Tarih, kolektif hafızamızdır. Bu yüzden de tarihi geçmişten bir şey olarak unutmak ya da yeniden yazmaya kalkmak vahim bir hata olur. Tarihimizi, hepimizin bir sorumluluk hissiyle miras alması gerektiğine inanıyorum.”


“Tarihin yeniden yazımıyla” ile mücadele etmek gerektiğini söyleyen yazar; “Romancıların bu konuda yapabilecekleri sınırlı olsa da anlattığımız hikayeler aracılığıyla mücadele edebiliriz” yorumunu yaptı. Murakami, İkinci Dünya Savaşı esnasındaki sorumlu olduğu olaylardan dolayı ülkesini sık sık eleştiren bir yazar. 2015’te yaptığı bir açıklamada da Japonya’nın Çin, Kore ve 20. yüzyılda işgal ettiği diğer ülkelerden, kurbanları yeterli olduğuna ikna olana dek, tekrar tekrar özür dilemesi gerektiğini söylemişti.

 

 

 

"İnsanları güçlendirmek istiyorum"

 

 


Uzun bir romanın, Twitter ve Facebook gibi sosyal medya kaynaklarından ayrı bir yerde durduğunu vurgulayan Murakami, “Günümüz toplumunda insanlar sadece kısa mesajları tüketiyor, okuyucuların bir kere başladığında ellerinden bırakamayacakları bir şey yazmak benim için önemli. Bir hikayenin, anında bir etki yaratmasa dahi, zaman geçtikçe, okuyucuyu eninde sonunda güçlendireceğine inanırım. İnsanları güçlendirebilmeyi umuyorum” dedi.


Bu açıklamalarla birlikte, Murakami’nin Japonya’yı eleştirerek Nobel için puan toplamaya çalıştığını iddia edenler de var. Murakami'yi yakından takip eden okurları ise yazarı savunarak Murakami’nin tarihle yüzleşme ve tarihte yapılan hataları kabul etme tezini uzun yıllardır savunduğunu dile getirdiler.


Haruki Murakami’nin tüm eserleri Türkçede Doğan Kitap tarafından yayımlanıyor. Yayınevinden gelen açıklamaya göre, mayıs ayında yazarın Karanlıktan Sonra isimli romanı okurlarla buluşacak. Murakami’nin bu habere de konu olan en son romanı Kumandanı Öldürmek ise, Türkçede bir yıl içinde yayımlanacakmış.

 

 


 

 

 

 

Görsel: Naz Tansel

 

 

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.