Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

O “kötü kız” cennete gitti



Toplam oy: 598
Kadın dergisi Cosmopolitan’ın editörü ve beyni Helen Gurley Brown hayatını kaybetti. Brown, kadın devriminin ateşli ve cesur bir örneğiydi.

Cosmopolitan dergisinin Genel Yayın Yönetmeni ve Sex and the Single Girl (Seks ve Yalnız Kız) kitabının yazarı Helen Gurley Brown, New York’ta hayatını kaybetti. Brown 90 yaşındaydı. Çoksatan romanını yayımladıktan üç yıl sonra 1965’te, 32 yıl çalışacağı Cosmopolitan dergisine giren Helen Gurley Brown, yönetimi altındaki dergiyle kadınları birçok konuda cesaretlendirdi. Amacını şöyle açıklıyordu Brown: “Hayattan her şeyin –para, itibar, başarı, erkek, prestij, yetki– burnunun üzerindeki camdan gördüğü ne varsa nasıl alınacağını okuyuculara anlatmak.” Cosmopolitan’ı yayımlayan dev yayın kuruluşu Hearst’ün CEO’su Frank Bennack Jr. “Helen, dünyanın en tanınmış dergi editörlerinden ve yazarlarından biriydi ve gazetecilikte kadınlar için gerçek bir öncüydü” mesajıyla Brown’ın ölüm haberini doğruladı.

 

 

New York Belediye Başkanı Michael Bloomberg ise “New York şehri, sadece medyayı şekillendiren değil, aynı zamanda bir milletin kültürünü değiştiren bir öncüsünü kaybetti” dedi. Brown’ın şahsi düşüncelerini, meraklarını ve rüyalarını en iyi şekilde temsil ettiği kadınlar için bir rol modeli olduğunu vurgulayan Bloomberg, “O mükemmel bir New Yorkluydu. Aklındakileri söylemekten hiç korkmadı” dedi.

 

 

 

 

Cinsel özgürlüğünüz sizindir

 

 

18 Şubat 1922’de Arkansas’da dünyaya gelen Helen Gurley Brown, babasının ölümünün ardından Los Angeles’a taşındı. Çeşitli reklam ajanslarında sekreter olarak çalışmaya başlamadan önce John H. Francis Polytechnic Lisesi’nden tüm sınıfları dereceyle geçerek mezun oldu. Reklam metinlerini yazma fırsatı verilince Brown, ödüller kazanmaya başladı ve reklam dünyasının en çok kazanan kadınları arasına girdi.

 

37 yaşında Cosmopolitan’ın sorumlu yazı işleri müdürü ve sinema yapımcısı olan David Brown’la evlendi. Kadınlara ekonomik özgürlüklerini sağlamalarını ve evlenmeden cinsel deneyim yaşamalarını salık verdiği Sex and the Single Girl (Seks ve Yalnız Kız) kitabını David Brown’ın yüreklendirmesiyle yazdı Helen Gurley. Kitap, 28 ülkede yayımlanırken, 16 dile çevrildi. Kariyerinin devamında ise beş kitap daha yazdı.

 

Cosmopolitan’ın sürekli olarak cinselliğe odaklanması ve Brown’ın estetik ameliyata sıcak bakması onu feministler arasında tartışmalı bir hale getirdi.

 

 

 

 

 

 

Cosmopolitan ona çok şey borçlu

 

 

ABD’li feminist Betty Frieden Cosmopolitan’ı ilk önce “olgunlaşmamış ergen seviyesinde cinsel fantezi” ifadesini kullanarak eleştirecek, daha sonra fikir değiştirip “Brown’ın editörlüğüyle kadın devriminin ateşli ve cesur bir örneği” olarak tanımlayacaktı. Brown kısa zaman içince Cosmopolitan’ın durgun tirajını altüst etti. Dört sayıyla, derginin fiyatının artırılmasına karşın satışlar fırladı. Yıllık satışlar 1983 senesinde üç milyona dayanmıştı. Helen Gurley Brown, derginin ABD baskısının genel yayın müdürlüğünü bıraktığında, 1997 yılında dergi 2.5 milyon satıyordu.

 

Sonraları Cosmopolitan için şöyle demişti Brown: “Mükemmel bir dergiydi. Mirasımın ‘İnsanlara yardım eden bir şey yaptı’ olmasını isterim. Benim okuyucum, ki, her zaman bunu hissettim, hak ettiği yere gelmek isteyenlerdi.”

 

Brown, Cosmopolitan’ın uluslararası 64 baskısının yayın yönetmenliğini de ölene dek sürdürdü.

 

 

 

 

Sex and the City’ye de ilham verdi

 

 

 

 

Türkiye’de de yayınlanan Sex and the City dizisinin kahramanı, eğlenmeyi seven köşe yazarı Carrie Bradsway, Helen Gurley Brown’ın yansımasıydı. 1997’de Brown’ın yerine geçen Bonnie Fuller, “Carrie ve arkadaşları, Helen olmasaydı hayatlarını yaşayamazlardı. Helen her şeyi yapabileceğinizi söyleyen ilk kadındı; o bununla kariyeri, bir erkeği ve ateşli bir cinsel yaşamı kastetmişti. Vizyon sahibiydi. Modern kadını o yarattı” dedi.

 

Derginin şu anki editörü Kate White ise “Helen’ın etkisini niye ABD’yle sınırlandırıyoruz? Onunki diğer ülkelerdeki kadınlar için de özgürleştirici bir mesajdı. Bir tercihle ilgiliydi –istediğin hayatı seçmek ve insanlar ne düşünür diye endişelenmemek!” şeklinde konuştu. “Tam olarak söylemek gerekirse, yatak odasında eğlenmek... Seks neden sadece erkekler için olsun ki” diyen White, Brown’ın ofisindeki yastığına yazılı mottosunu da açıkladı: “İyi kızlar cennete gider. Kötü kızlar her yere.”

 

 

 

 

Kaynak: Taraf

 

 

 

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.