Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Şairin ve ressamın ortak çalışması: Pan



Toplam oy: 836

Şair Gülseli İnal ve ressam Bubi’nin ortak bir çalışması olan Pan, Gülseli İnal’ın şiirlerinin yer aldığı ve 110 adet numaralı olarak basılan kitabın her birini, kapakları dahil Bubi özel olarak resimlemesiyle ortaya çıkan bir 'sanat eseri.'

 

Yaklaşık bir yıl evvel, Bubi, şiirlerine büyük bir yakınlık duyduğu Gülseli İnal’la sohbeti sırasında, daha önce olduğu gibi eserin kopyası olarak değil, tek tek her kitabın içini ve kapağını resimleme önerisini getirmiş ve bu heyecan verici fikre, kitabın editörü olan Bülent Usta da katılmış. Şiirler üzerinde gerçekleştirilen titiz bir çalışmanın ardından Bubi’nin emeğiyle de ortaya bu sıra dışı kitap çıkmış. Şiir ve resim sanatının buluştuğu bu çalışma, şiirlerin taşıdığı ruhun bir nesne olarak kitabın sayfalarına taşması ve her kitabın kendi biricikliğini ilan etmesiyle sonuçlanıyor. Artık 110 adet birbirinden farklı Pan var!

 

 

 

 

 

 

 

Pan 'ın editörü Bülent Usta ile konuştuğumuzda, Gülseli İnal’ın son kitabının, onun şiir yolculuğunda da müstesna bir yere sahip olduğunu söylüyor. "Mitolojiden esinlenerek, başka bir anlam evreninden damıta damıta yazdığı bu şiirler, içinde bulunduğumuz kötücül çağa karşı bir isyan aslında. Alain Badiou, Yüzyıl adlı Metis Yayınları’ndan çıkan kitabında çok güzel tarif eder bu çağı, hem de bir şiirden yola çıkarak. Badiou da, Osiris gibi mitolojik tanrıları çağırır yardımına. Gülseli İnal da, bu kötücül çağa karşı yazdığı şiirle itiraz ediyor," diyen Usta, " 'Panik' sözcüğü, Tanrı Pan’dan geliyor. Çobanları ve hayvanları korkunç çığlıklarıyla kaçıran bir Tanrı.  Gülseli İnal’a göre, o çığlıklar geri dönmüş ve o çığlıkları susturacak olan şey, hakikatten başka bir şey değil. İşte o hakikate ulaşma yollarından en güçlüsü olan şiirle devam ediyor yolculuğuna," diye açıklıyor bize bu kitabı.

 

 
Gülseli İnal’ın ilk kitabı Sulara Gömülü Çağrı’yı, 1985’te Burhan Uygur resimlemiş ve sonraki kitapları da önemli ressamların desenleriyle birlikte yayımlanmıştı. Bu defa, Bubi, daha önce yapılmamış bir şeyi yapıp, Gülseli İnal’ın son kitabının her kopyasını ayrı ayrı resimleyerek, şiir ve resim sanatının birbiri içinde eridiği bir çalışma ortaya koydu. Kitabın hızla elektronik bir nesneye dönüştürüldüğü bir zamanda, Pan, kitabın bir nesne olarak varlığının değerini hatırlatıyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

Pan'ın editörü Bülent Usta'ya, fazlasıyla dijitalleşen bir dünyada, böyle 'biricik" bir çalışma ortaya koymanın ona ne hissettirdiğini sorduğumuzda şöyle diyor: "Kitabın bir nesne olarak önemini yitirme tehlikesiyle karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. Umberto Eco, televizyon nasıl sinemayı yok etmediyse, e-kitap’ların da kitabı yok etmeyeceğini iddia ediyor. Kitabın, tıpkı bir çatal ya da tekerlek gibi buluş olduğunu ve vazgeçemeyeceğimizi söylüyor. Belki de haklı. Ama şu bir gerçek: Matbaanın olmadığı zamanlarda kitaplar elle yazılan özel nesnelerdi. Nasıl şimdi mektup yazma bırakılıp elektronik posta ile haberleşmeyi tercih ediyorsa insanlık, benzer durumun kitabın başına gelme ihtimali de gözardı edilemez. Mektuplarda, yazan kişinin o kağıda dokunması ya da kendi el yazısıyla, kendisinden somut ve nesnel bir şeyi o kağıda bırakması, mektubun özel bir nesne olmasını sağlıyordu. Mektupla e-posta aynı şey olamaz, işlevleri aynı olsa da. Mektubun biricikliği, onu her zaman değerli yapacak bir şey. Sadece size yazılmış ve sadece sizde olacak bir nesne. Gülseli İnal ve Bubi de, her şeyin sanal bir dünya içine hapsedildiği, gerçekliğin kopyalarla çoğaltılıp yok edildiği bir zamanda, kitabı samimi, gerçek ve biricik kılmayı amaçladılar Pan’ı yaratırlarken. bu 110 adet kitabın hiçbiri aynı kitap değil, hepsi biricik… Ama içindeki şiirler aynı diyeceksiniz. Eğer Gülseli İnal şiirinden, onun yarattığı imge evreninden bahsediyorsak, okuyan her kişiye başka bir anlam evreninin kapısını da açacağını da öngörmemiz gerek. Yani aslında okuyan kişiye göre değişen şiirler bunlar. Zaten şiir, yazılı türler arasında en biricik olan tür değil midir? "

 

 

 
Gülseli İnal ve Bubi, bu özgün çalışmanın tanıtılacağı Pera Müzesi’nde, 10 Aralık Pazartesi günü 18.30'da düzenlenecek kokteylde kitaplarını da imzalayacaklar.

 

 

 

 

 

 

 

 

DDD

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.