Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu (TGDP), Türkiye’de basında sansürün kaldırılışının 102. yılında bir basın açıklaması yaptı. 38 gazeteci ve yazarın halen cezaevlerinde tutuklu bulunulduğunun altı çizilen açıklamada "102 yıl boyunca basına, düşünce ve ifade özgürlüğüne, gazeteci ve yazarlara yönelik sansürcü saldırılar, gündelik yaşamın bir parçası oldu" ifadelerine yer veriliyor.
86 YAZAR ÖLDÜRÜLDÜ
"Yaşananlar, sansürün kaldırıldığı yalanını çarpıcı biçimde gözler önüne serdi. Sansürün asıl amacının, temel insan haklarından olan düşünce ve ifade özgürlüğünü ortadan kaldırmak olduğu gerçeği göz önüne alındığında sansürcülerin başarılı olamadığı da bir gerçektir. Ancak bu çok ağır bedeller karşılığında oldu" denilen açıklamada, sansürün kaldırıldığı tarih olarak lanse edilen 24 Temmuz 1908’den bugüne dek Hasan Fehmi, Uğur Mumcu, Musa Anter, Çetin Emeç, Metin Göktepe, Hrant Dink’in de aralarında olduğu 86 gazeteci ve yazarın öldürüldüğü, 19’unun ise gözaltında kaybedildiğine dikkat çekiliyor.
38 GAZETECİ VE YAZAR HÂLÂ TUTUKLU
TGDP'nin saptamasına göre halen, aralarında Atılım gazetesi genel yayın yönetmeni İbrahim Çiçek, Özgür Radyo genel yayın koordinatörü Füsun Erdoğan, Dicle Haber Ajansı (DİHA) Şırnak muhabiri Behdin Tunç, Aram Yayınları sahibi Bedri Adanır, Odak dergisi sahibi ve yazı işleri müdürü Erol Zavar, Yürüyüş dergisi sahibi ve yazı işleri müdürü Metin Bulut’un da bulunduğu 9’u yazı işleri müdürü 38 gazeteci ve yazar tutuklu.
Bu topraklarda sansürün, sistematik olarak uygulanagelen bir devlet politikası olarak hep yürürlükte kaldığının öne sürüldüğü açıklamada düşüncelerinden dolayı 17 yıl hapis yatan Türk aydını, yazar İsmail Beşikçi'ye ve gazetede yayımlanan 7 ayrı yazısından dolayı 60 yıla varan hapis cezası istenen Radikal gazetesi muhabiri İsmail Saymaz'a yapılan uygulamanın yanlışlığına da dikkat çekiliyor.
"SANSÜRCÜ DÜZENLEMELER İPTAL EDİLMELİ"
"Sansürün kaldırılmasının, düşünce ve ifade özgürlüğünün, basının özgürleşmesinin birinci şartı, sansürcü zihniyetin, devletin sistematik olarak uyguladığı resmi devlet politikasına son verilmesi; başta Terörle Mücadele Yasası, 301 olmak üzere sansürcü yasal düzenlemelerin iptal edilmesidir" ifadelerinin yer bulduğu açıklama, kimi devrimci, sosyalist gazete ve dergiler, gazeteci ve yazarlar ile sanatçıların sistematik olarak sansür saldırısına uğradığına; Günlük gazetesi, Azadiya Welat gazetesi, Atılım gazetesi, İşçi-Köylü gazetesi, Devrimci Demokrasi gazetesi,Yürüyüş dergisi, Kızıl Bayrak dergisi ve Özgür Halk Dergisi'nin sıklıkla toplatıldığına, sahibi ve yazı işleri müdürleri hakkında yüzlerce yıla varan hapis cezalarına değiniliyor.
İSMAİL BEŞİKÇİ2YE DESTEK OLMAK İÇİN
TGDP ayrıca, Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi’nin yayın organı “Hukuk ve Toplum” dergisine yazdığı “Ulusların Kendi Geleceğini Tayin Hakkı ve Kürtler” başlıklı makalesinde “PKK propagandası yaptığı” iddiasıyla 8.5 yıl hapis istemiyle yargılanan İsmail Beşikçi'nin 28 Temmuz 2010, Çarşamba günü saat 09.10'da İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek davasında, konuyla ilgili duyarlılık geliştiren herkesi Beşikçi'ye destek olmaya çağırıyor.
Ayrıntılı bilgi için: http://tutuklugazeteciler.blogspot.com/
Yeni yorum gönder