Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Sincan F Tipi'nde basılmamış kitaba imha kararı



Toplam oy: 682

Gazeteci Ahmet Şık'ın basılmamış kitabının toplatıldığı Türkiye'de bir basılmamış kitap vakası da geçen hafta Ankara Sincan 1 No'lu F Tipi'nde yaşandı. TKP (ML)-TİKKO davasından hükümlü Halil Gündoğan'ın 200 sayfalık kitabının tamamı "sakıncalı" bulundu. 2005 yılında cezaevinde yazdığı "Metris'ten Munzur'a / Bir Firarinin Öyküsü" başlıklı kitabı serbestçe okunan Gündoğan'ın kaleme aldığı kitabın ikinci cildine Cezaevi Disiplin Kurulu'nca "el konuldu". 200 sayfalık kitabı hükümlünün mektubu olarak değerlendiren Disiplin Kurulu, İnfaz Tüzüğü'nün 123/2. maddesine göre "mektubun yok edilmesine" yönelik işlem yapılmasına karar verdi.



Gündoğan'ın 5 Ağustos'ta kendisine tebliğ edilen söz konusu disiplin kurulu kararına 20 Ağustos'a kadar infaz hâkimliğine itiraz hakkı bulunuyor. Gündoğan'ın itirazı kabul edilmezse "el yazısıyla kaleme alınan ve fotokopisi çekilerek görüşüne gelecek ziyaretçisine verilmek üzere cezaevi idaresine teslim edilen 200 sayfalık kitap" imha
edilecek.



7 yıl sonra okunabilecek



Kitap imha edilirse Gündoğan'ın kitabının ikinci cildini yeniden kaleme alması gerekecek. Kitabı yeniden yazsa bile Gündoğan 2018 yılında cezaevinden çıkacağı için "sakıncalı" kitabın ikinci cildi ancak 7 yıl sonra okunabilecek. 12 Eylül darbesinden sonra 1981 yılında gözaltına alınan Gündoğan, TKP(ML)-TİKKO davasından idam cezası istemiyle yargılandı. 1988 yılında Metris Askeri Cezaevi'nden tünel kazarak firar eden 29 kişiden biri olan Gündoğan, 1995 yılında
Erzincan'da yakalandı. TKP(ML)-TİKKO davasından ikinci kez idam cezası istemiyle DGM tarafından yargılanarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırıldı. Hapishanede "Metris'ten Munzur'a / Bir Firarinin Öyküsü" ismiyle yayımlanan kitabı kaleme aldı. Kitap 2005 yılında yayımlandı. Ankara Sincan 1 No'lu F Tipi Cezaevi'nde kitabın ikinci cildini kaleme alan Gündoğan, el yazısıyla 200 sayfa tutan kitabın fotokopisini çektirmek üzere cezaevi yönetimine başvurdu.



Gündoğan'ın, kardeşi Kazım Gündoğan'a gönderdiği 3 Ağustos 2011 tarihli Cezaevi Disiplin Kurulu kararı şöyle:



"Gereği düşünüldü: Disiplin Kurulumuzca adı geçen hükümlü Halil Gündoğan'ın 26 Temmuz 2011 tarihinde ziyaretçisi Naime Öztürk'e vermek istediği 200 sayfa el yazısı dokümanın incelenmesi sonucunda, dokümanın tamamında terör örgütünü ve üyelerinin yasadışı faaliyetlerini övücü nitelikte sakıncalı ifadeler bulunması sebebiyle 5275 sayılı Kanun'un 68/3 maddesi ve Tüzük'ün 91/3 ve 123. maddesine göre yukarıda yazılı sayfaların disiplin kurulumuzca sakıncalı görüldüğünden alıcısına verilmeyerek alıkonulmasına karar verilmiş olup; kararın adı geçene tebliğine, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde infaz hâkimliğine itiraz edebileceğinin hatırlatılmasına, itiraz edilmemesi halinde disiplin kurulu kararının kesinleşeceğinin ve mektup hakkında İnfaz Tüzüğü'nün 123/2. maddesine göre işlem yapılacağının hatırlatılmasına, kararın bir suretinin hükümlünün dosyasına, bir suretinin de açılan özel kartona konulmasına
oybirliğiyle karar verildi."



'Mektubu yok et'



Cezaevi Disiplin Kurulu'nun kararı Gündoğan'a 5 Ağustos 2011 tarihinde tebliğ edildi. Halil Gündoğan, kardeşi Kazım Gündoğan'a hitaben yazdığı mektupta, kendisine iletilen karar tebliği evrakında "Mektubu Yok Et" kararının not düşüldüğünü de yazıyor.

 

Aykut Küçükkaya, Cumhuriyet

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.