Arap Baharı’nda sosyal medya bir örgütlenme aracı olarak etkin bir rol oynadı. Mısır’da bu yılın başında gerçekleşen Tahrir Meydanı gösterilerinde Twitter’ı e olmak için kullanan gençler aynı zamanda dünyanın Tahrir’de ne olup bittiğini birinci ağızdan, eylemcilerin geçtiği ‘rapor’lardan duymasına olanak sağladı. El Cezire gibi uluslarası kanallar da pek çok ağızdan birden aktarılan bu 140 karakterlik raporlara özel programlar yaptı.

Yaklaşık bir aydır Mübarek’in istifasını yeterli bulmayan Mısır halkı yine Tahrir Meydanı’nda. Meydan, farklı sınıfları, kesimleri ve hareketleri bünyesinde barındırıyor; bu insanların talepleri ve hayalleri de farklı. Uzun soluklu bir meydan işgaline dönüşen eylem kendine has sorunları da beraberinde getiriyor. Barınmadan güvenliğe, temel ihtiyaçların karşılanmasından iletişime, devletin elektrik kesme gibi kimi saldırılarından sokak satıcılarına karşı ne tutum alınacağına kadar. Her konuda ne olup bittiğini öğrenmek için dünyanın yapması gereken ise Twitter’da #tahrir ‘tag’i kullanılarak neler yazıldığına bakmak.

Bunlar olurken Amerika’da “alternatif yayıncılık” misyonuyla kurulan bir yayınevi olan OR Books, 'Tweets from Tahrir' (Tahrir’den Tweetler) isimli bir kitap çıkardı. Kitap fikri, Ocak ve Şubat aylarında Tahrir gösterileri ve sonrasında tweeter kayıtlarını tutan iki aktivist  Nadia Idle ve Alex Nunns’dan gelmiş. OR Books editörü Colin Robinson, Mübarek’in istifasına kadar geçen süreçte devrimin gündelik olaylarını aktaran kitaba başlangıçta şüpheyle yaklaşmış: “Başlangıçta kitap fikrine şüpheyle yaklaşıyordum çünkü içeriğinin tutarsız ve dağınık olacağını düşünüyordum. Ama kitap ne olup bittiğinin  gayet bütünlüklü bir resmini veriyor.”