Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Tarabya Çeviri Ödülleri sahiplerini buldu



Toplam oy: 495

Kamuran Şipal ve Gerhard Meir’e verilen 2011 Türk-Alman ve Alman-Türk Tarabya Çeviri Ödülleri töreni dün akşam Aya İrini'de gerçekleşti.



T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Alman Dışişleri Bakanlığı, İstanbul Goethe Enstitüsü Robert Bosch Vakfı ve S. Fischer Vakfı tarafından ortaklaşa verilen “Türk-Alman ve Alman-Türk Tarabya Çeviri Ödülü” Kamuran Şipal ve Gerhard Meir’e verildi. Yeni Nesil Teşvik Ödülleri Nafer Ermiş ve Angelika Hoch-Angelika Gillitz-Acar‘a verilirken, Şeyda Öztürk, Berlin Edebiyat Kolokyumunda çalışma bursu almaya hak kazandı.





Aya İrini'nin büyüleyici ortamında gerçekleşen törende ilk konuşmacı Prof. De. Onur Bilge Kula ödülün önemini dile getirdi. Çevirmenlerin hayatlarından özverilerde bulunarak önemli işler yaptıklarını söyleyen Kula, edebiyatın insan hayatındaki değerini vurguladı: " Yunus Emre'den başlayan edebi geleneğimiz güçlenerek sürüyor ve ülkemizi estetik, sanatsal, felsefi yönden güzelleştiriyor."



Konuşmasında tüm yazarların dili sanatsallaştırdıklarını söyleyen Kula, törene katılan Adalet Ağaoğlu'na ve Aras Ören'e edebiyata olan katkılarından dolayı teşekkür etti.



"Çeviri karşılıklı öğrenmenin aracıdır" diyen Kula, çevirinin yalnız dilin mekaniğini değil derinlerde var olan felsefeyi de aktardığını söyledi.


Kula'nın ardından konuşmasını gerçekleştiren Robert Bosch Vakfı'ndan Dr. Peter Theiner, vakfın yaptıkları işlere değindi ve çevirinin önemini vurguladı.

 

Konuşmalar sırasında mekanın önemi dile getirilirken çevirinin "edebiyata dokunmak" olduğu ve edebiyatı haraketlendirdiği vurgulandı.

 

Yeni nesil teşvik ödüllerini kazananlar arasında yer alan Nafer Ermiş, ödülünü Google Translater mağdurlarına ithaf etti.



Berlin Edebiyat Kolokyumunda çalışma bursu kazananan Şeyda Öztürk konuşmasında aldığı ödülün çevirmenler için önemine değindi: "Her çevirmenin hayalini kurduğu ideal bir ödül."

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.