TÜRKİYE’NİN EVRENSEL YAZARI YAŞAR KEMAL, YENİ KİTABIYLA OKURLARINI SELAMLIYOR:
Binbir Çiçekli Bahçe
Yapı Kredi Yayınları’ndan Yaşar Kemal okurlarına sonbahar sürprizi: Yaşar Kemal’in yarım yüzyıldır ısrarla, inatla, inançla dile getirdiği görüşlerini ve uyarılarını içeren yazılarını, konuşmalarını ve söyleşilerini ilk kez kitap halinde bir araya getiren Binbir Çiçekli Bahçe, 18 Eylül’de okurlarıyla buluşuyor.
Binbir Çiçekli Bahçe şu anda sadece idefix'te Ön Sipariş fırsatıyla satılıyor!
Yaşar Kemal, Binbir Çiçekli Bahçe’de 1961’den 2009’a uzanan çeşitli yazılarında, doğanın ve kültürün yozlaşmasındaki tehlikelerin altını çiziyor, bu sorunların kökenlerine dair saptamalarda bulunuyor ve çözüme dair öneriler sunuyor.
Bugünlerde yoğunlukla tartışılan Kürt açılımı konusunda, Yaşar Kemal bundan 14 yıl önce İstanbul DGM yargıçlarına mahkeme salonunda şöyle sesleniyordu. “Benim yazılarım halkımıza birer çağrıdır. Öncelikle batıdaki, doğudaki çocukları, savaşta ölmüş anaları çağırıyorum. Bu savaş en çok sizin yüreğinizi yaktı. Herkesi çağırıyorum, sayın yargıçlar sizleri de bu savaşı durdurmak isteyenlere katılmaya çağırıyorum. Bu ülke hepimizindir ve bu ülke insanlık tarihinde çok uzun yaşamaya layıktır. Hem de onuruyla yaşamaya... Unutmayalım ki, bir ülkenin insanlarının onuru en azından toprağı kadar kutsaldır.”
Yazar, kitaba da adını veren “Binbir Çiçekli Bahçe” konuşmasını ise Mayıs 2007’de Norveç’te düzenlenen “Bjørnstjerne Bjørnson Anma Konferansları” sırasında yapmış. Yaşar Kemal, pek çok kereler tekrar ettiği gibi, “Dünyanın şimdi başı belada. Dünyamız şimdi tek kültürlü bir dünyaya doğru başını almış gidiyor. Bu insanlığı insanlıktan çıkaran bir durumdur. Tek kültürlü bir dünyada insanlığın halini göz önüne getirelim: Tek çiçeğe kalmış, tek renge, tek kokuya kalmış bir insanlık ve tek dile kalmış bir dünya.” şeklinde konuşuyor.
Kitabın son bölümü, Yaşar Kemal’in önemli konuşmalarından beşini bir araya getiriyor. Yerli ve yabancı basında yayımlanan bu önemli metinlerden en dikkat çekici olanı, yazarın, 3. sınıf öğrencisi Helin Zeynep Miser’le “23 Nisan” vesilesiyle yaptığı söyleşi. Yaşar Kemal bu söyleşide, küçük muhabire çocuk ve şiir kitaplarından bahsediyor ve “arkadaşlarım” dediği çocukların çoğu zaman “adam sayılmadığı”ndan şikâyet ediyor: “Benim için çocuk, çocuk değildir, bizim gibi insandır. Ben, Çocuklar İnsandır diye de bir kitap yazdım. Çocukları, çocuk diye bunlar küçümsüyorlar, nefret ediyorum bundan. Çocuklar da küçük görünerek normal insan olamıyorlar. Doğal insan yetişmiyor çocuklar. Böyle bir dünyada savaş da durmuyor.”
Üç bölümden oluşan kitabın birinci bölümü, Yaşar Kemal’in 2007’de Ankara’da gerçekleştirilen “Türkiye Barışını Arıyor” konferansında yaptığı konuşmayla açılıyor. “Kimlikler” başlıklı ikinci bölüm, Orhan Kemal’den Mehmed Uzun’a, yazarın yakın dostu olmuş pek çok ismi ağırlıyor. Dokuz yaşındaki Helin Zeynep Miser’in Yaşar Kemal’le yaptığı söyleşiyi de içeren “Konuşmalar” ise Binbir Çiçekli Bahçe’nin üçüncü bölümünü oluşturuyor.
Alpay Kabacalı’nın yayına hazırladığı Binbir Çiçekli Bahçe, 18 Eylül’de kitapçılarda olacak!
Binbir Çiçekli Bahçe / Yaşar Kemal
294 sayfa, 15 TL
KİTAPTAN BÖLÜMLER:
“Orhan Umut ve Aydınlık”
Orhan Kemal bizim sanatımızın en güçlü kişileriden birisidir. O bizim edebiyatımıza yeni bir kişilik ve yepyeni bir sanat dünyası olarak girdi. Her güçlü sanatçının ustaları vardır. Orhanınustası Çehov, Gorki, Nazım Hikmetti. Bu üç büyük adama Orhan hayrandı. Orhan Kemal bu üç büyük kişilikten, bu üç büyük dünyadan yola çıktı ve büyük kişiliğini bunların ustalığında yoğurdu.
(…)
Orhan Kemal ne memleketemizde, ne de dünyada gerektiği kadar anlaşılabildi. Birtakım olumsuzluklar buna izin vermedi. Orhan Kemal dünyada memleketimizde gerektiği kadar tanınsa, anlaşılsaydı insanlığımız bundan çok şeyler kazanabilirdi. Biraz daha, çok az bildiğimiz insan gerçeğine yaklaşabilirdik. Orhan Kemal her zaman memleketimiz için de bir kayıp oldu. Biz onu biraz da doğduğu günden yitirmiştik. Anlayamamış, anlamamış, anlatamamıştık. Orhan Kemal büyük bir romancı olarak vardır. Dünyanın bir köşesinde dağ gibi duruyor. Biz bu dünya insanları onu bir gün bütün ayrıntılarıyla göreceğiz
“Küsmeyen Resimler (Abidin Dino)”
Abidin Dinonun resimlerini gördükten sonra, onun için çağımızı zenginleştirenlerden birisidir diyebiliriz hiç çekinmeden. Dünyamızı zenginleştiren, çağımızı zenginleştiren, yüreğimizi, gönlümüzü, gören gözümü zenginleştiren büyük bir usta.
Dünyamızın tadına varmak, güzelliğine ermek, her şeye karşı yaşama sevincine ulaşmak ancak Abidin Dino gibi büyük ustaların imbiğinden geçerek mümkündür.
“Büyük Bir Düşünürün Son Kitabı” (Mehmet Ali Aybar’ın Marksizm ve Sosyalizm Üzerine Düşünceler
adlı kitabının önsözü, İstanbul, 2002)
Aybar bizim düşünce tarihimizin en önemli düşünürlerinden biridir. Aybarın kitaplarını okumak, onu yakından tanımak bize böyle söylemek hakkını veriyor. Aybar felsefeyi iyi okumuş, Marksizmi iyi kavramış, öğrencilerine, partililerine iyi anlatmış, bizde örneği hemen hemen olmayan belki de tek düşünürümüzdür.
(…)
Aybar, apaçık yazan bir düşünürdür. Çetrefil düşünceleri onda okumak, o düşünceyi kolaylıkla anlamak demektir. Bu kitapülkemizde yazılmış, Marksizmi en iyi anlatan bir kitaptır. Çünkü Aybar Marksizmi uzun bir yaşam, çalışma, arayış ve deneyimden sonra yazmıştır.
Yeni yorum gönder