Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Haber

Haber

Yayıncılığın Kalbi: Frankfurt



Toplam oy: 856

62 yıldır yayıncılık sektörünün en büyük buluşma noktası olan Frankfurt Kitap Fuarı dün başladı. Paneller, okumalar, söyleşiler, sergiler gibi zengin bir programla 10 Ekim’de sona erecek fuara her yıl olduğu gibi bu yıl da birçok ülkeden yazar ve yayıncılar katılacak. 2008’de Türkiye’nin ‘Onur Konuğu’ olduğu ve Orhan Pamuk’un sözleriyle damgasını vurduğu fuarın bu yılki ‘onur konuğu’ ise Arjantin. Arjantin bu yılın ‘onur konuğu’ olmakla beraber, aynı zamanda bağımsızlığının 200’üncü yılını kutluyor. Ülke ayrıca, fuarın 1992’deki konuğu Meksika ve 1994’deki konuğu Brezilya’nın ardından Frankfurt Kitap Fuarı’nın ‘Onur Konuğu’ olan üçüncü Güney Amerika ülkesi.

Latin Amerika’da yayıncılığın ilk geliştiği ülkelerden biri olan Arjantin’in adı Latince ‘Argentum’ kelimesinden geliyor. Anlamı gümüş. Amerika kıtası keşfedildikten sonra Avrupalıların hızla koloniler kurmaya başladığı bu topraklarda, özellikle İspanyol kolonicilerinin ne aradığını ülkenin isminden tahmin etmek zor olmasa gerek. Zaten şu an ülkede yaşayanların büyük bir çoğunluğunu da o dönemlerde Arjantin’e yerleşen İspanyol ve İtalyan göçmenlerin torunları oluşturuyor.

EN ÜNLÜ TEMSİLCİLERİ BORGES VE CORTAZAR

Şu an Latin Amerika’nın en canlı edebiyat sahnesine ve büyüleyici bir kültürel ortama sahip olan Arjantin’in uzun yıllara dayanan bir edebiyat geleneği var. Bu geleneğin dünyadaki en ünlü temsilcileriyse Jorge Luis Borges (1899 – 1986) ve Julio Cortázar (1914 – 1984).

Arjantin’in yayıncılık hayatı Ulusal Anayasa’nın 1853’te yürürlüğe girmesiyle başlamış. İspanyol, İtalyan, Alman ve Fransızlar’ın ülkeye göç etmesiyle beraber 1870’den itibaren grafik endüstrisi doğmuş. 1936 – 1959 yılları arasında ülke içi pazarın tüm ihtiyaçları karşılandığı ve aynı zamanda ihraç edilmek üzere basılan kitapların merkezi olmuş. Fakat İspanya ekonomisinin toparlanmasıyla Meksika’nın yayıncılık konusunda gelişmesi ve tabii ki ulusal ve uluslar arası pazarda kitap fiyatlarının değişmesiyle 50’li yıllarda, yılda 50 milyon baskı yapan Anjantin’de yayıncılığın gelişimi durmuş. Darbe rejimi de yayıncılık alanına kötü etki etmiş.

ISBN kayıt listesine göre şu an Arjantin’de kayıtlı 3 bin 200 yayıncı var. Ülkedeki yayıncılık endüstrisinin önemli özelliklerinden biri de kültürel çeşitlilik. Bunun sebebi Arjantin’de sektörün yüzde 85’inin küçük ve orta büyüklükte yayın şirketlerinden oluşması. Üretiminin yüzde 30’unu ise yurt dışına ihraç edilen kitaplar oluşturuyor. Anjantin’in başkenti Buenos Aires’te düzenlenen bir uluslar arası kitap fuarı da var. Son dokuz yılda, bir milyondan fazla kişinin ziyaret ettiği fuar 35 yıldır düzenleniyor.

Fuar kapsamında ayrıca her sene Frankfurt Kitap Fuarı’na paralel olarak Alman Yayıncılar Birliği’nce verilen 25 bin Euro’luk ‘Barış Ödülü’nün bu yılki sahibi de İsrailli yazar David Grossman. Yazar ödülünü 10 Ekim Pazar günü Frankfurt’un önemli tarihi merkezi Paulskirche’de düzenlenecek törenle alacak. Tören Alman 1. Televizyonu ARD tarafından da naklen yayınlanacak. 56 yaşındaki İsrailli yazar, İsrail ile Filistin arasında barışı sağlama yönündeki çabalarıyla tanınıyor. 

E-KİTAP ODAKTA

Gelelim bu yılki fuarda ziyaretçileri nelerin beklediğine… ‘Onur Konuğu’ programının ana eksenini de elbette edebiyat oluşturuyor. Arjantin, Almanya’da beş ay süren ve edebiyatın yanında başka kültürel alanlara da odaklanan çalışmalar yapmış. Ana teması elbette Arjantin – Almanya ilişkilerinin kültür, sanat ve tarihteki yansımaları olan etkinlikler 18 – 21 Mart 2010 tarihlerinde düzenlenen Leipzig Kitap Fuarı ile başlamış. Tabii ki Frankfurt Kitap Fuarı’nın açılışı da Arjantinli yayıncılar ve yazarların katılımıyla olacak. Açılış konuşmasını yapacak isimler arasındaysa Arjantin’in, Frankfurt Kitap Fuarı’na katılımını planlayan komitenin başkanı Magdalena Faillace, Arjantin Publishin Chamber’ın başkanı Maria Pia Gagliardi, Arjantin Kitap Chamber’ın başkanı Carlos de Santos ile birlikte yazar, senarist ve gazeteci Marcelo Figueras yer alıyor.

Yayıncılıkla ilgili ana konuların ele alınacağı fuarda, geçtiğimiz aylarda Türkiye’de de gündeme gelen e-kitap, dijital alandaki gelişmeler ve bunların yayıncılığa yansımaları gibi konular konuşulacak. Yaklaşık 2 bin 500 etkinliğin 350’si dijital alanla ilgili olacak. Fuarın aynı zamanda yayıncılarla dijital teknolojinin temsilcilerinin buluşup, alış – veriş yapmalarına imkan sağlaması da bekleniyor.

Türkiye de bu yıl fuara, Kültür Bakanlığı’nın koordinasyonunda Türkiye Yayıncılar Birliği, Basın Yayın Birliği, Türkiye Yazarlar Sendikası, Türkiye Yazarlar Birliği, İTO ve İBB Kültür A.Ş temsilcilerinin yer aldığı Ulusal Organizasyon Komitesi’yle katılıyor.  300 metrekarelik ulusal stant ve 50 metrekarelik çocuk kitapları stantları açacak Türkiye’nin fuarda, komite tarafından hazırlanan program çerçevesinde paneller, okumalar, kültürel ve sektörel tanıtımlardan oluşan 15 etkinlik gerçekleştirmesi planlanıyor.

Etkinliklerden bazılarıysa şöyle; Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ‘Huzur’unda Huzursuzluk, Türk Yayıncılığında Yeni Açılımlar, Edebiyatta İstanbul, Türk - Alman / Alman – Türk Çevirmen Ödülleri ve Türk Kitaplığı, Gezginlerin Gözüyle İstanbul, Dijital Yayıncılığın Geleceği, 2010 Kültür Başkenti İstanbul.

Bilindiği gibi Türkiye 2008’de, yani Frankfurt Kitap Fuarı’nın 60’ıncısına ‘Onur Konuğu’ sıfatı ve çeşitli tartışmalar odağında katılmıştı. Türkiye’nin ‘Onur Konuğu’ olacağı ilan edildikten hemen sonra başlayan ‘Türkiye onur konuğu olarak fuarda bir varlık gösterebilecek mi?’ tartışması, fuar açılışında da Nobel ödüllü yazarımız Orhan Pamuk’un yaptığı konuşma ekseninde devam etmişti. Bu tartışmaların nedeniyse Türkiye’nin (2007 de dahil) 2008’e kadar yaklaşık 20 yıl fuara konuk olmasına rağmen ne tanıtımlar ne stantlar ne de etkinlikler bağlamında yayıncıları memnun etmişti. Türkiye’nin en son 2007 yılındaki aydınlatması kötü, içinde gezecek çok fazla yer bırakılmamış, tanıtımların gerektiği kadar yapılamadığı fuar standının dev Orhan Pamuk fotoğraflarından başka bir çekiciliğinin olmadığı uzun süre konuşulmuş, endişeler dile getirilmişti.

Takvimler 2008 Frankfurt Kitap Fuarı’nı gösterdiğindeyse Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de katıldığı açılışta, bir Türk yazar olarak Türkiye’de karşılaştığı güçlüklere, Türkiye’deki anti demokratik ve baskıcı uygulamalara vurgu yapan konuşmasıyla Orhan Pamuk fuara damgasını vurmuştu.

TARİHİ GUTENBERG'E DAYANIYOR

Frankfurt Kitap Fuarı’nın tarihi ise Johennes Gutenberg’in Frankfurt’ta modern kitap basımını başlatmasına dayanıyor. 17’nci yüzyıl sonua kadar Frankfurt kitap fuarı şehri olarak kalmış. 18’inci yüzyılda merkez Leipzig olmuş. 1949’da ise 205 Alman yayıncı 18 – 23 Eylül tarihleri arasında Paulskirche’de İkinci Dünya Savaşı sonrasının ilk kitap fuarını düzenlemiş. Frankfurt dünyanın en büyük kitap fuarı ve kültür aktiviteleri alanındaki etkinliklerin en önemlisi. Fuar, yalnızca fuar tarihlerinde değil yıl boyunca uluslararası yayıncılık endüstrisi alanında servis ve bilgi sağlıyor. Geçen yıl 290 bin kişinin gezidği fuarda 100 ülkeden 7 bin 300’den fazla yayıncı stand açmış. Sektörden 181 binden fazla konuk gelmiş, 279 yayıncı şirket ve 10 binden fazla gazeteci ziyaret etmiş.

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Haber Yazıları

İstanbul Uluslararası Edebiyat Festivali (İTEF) İtalya Özel programıyla sanatseverlerin karşısına çıkıyor. 23-27 Ağustos 2021 tarihleri arasında ekranlara gelecek olan etkinlikler sayesinde İtalya'ya ve İtalyan edebiyatına uzanan yeni bir yol açılacak.

 

 

Sanat Kritik’in yeni podcast serisi, Seval Şahin’in editörlüğünde dinleyicilerle buluşuyor. “Yaz Sıcağında Bir Esinti” başlıklı serinin ilki 120. doğum yıldönümü vesilesiyle Ahmet Hamdi Tanpınar’a ayrıldı. Dergâh Yayınları’nın desteğiyle hayata geçen projeye farklı alanlardan birçok yazar, şair, sanatçı ve akademisyen katıldı.

Kültür Sanat Şehir dergisi Z, 5. kez okur karşısında. Zeytinburnu Belediyesi tarafından yayımlanan tematik dergi, “kütüphane” konusunu mercek altına alıyor. 508 sayfa boyunca insanlık tarihinin bilinen en eski dönemlerinden günümüze kadar farklı kültürlerde kütüphanenin seyri, kütüphanenin unsurları, kütüphaneciler, kütüphane sahipleri ve kütüphane literatürü inceleniyor. 

Türk edebiyatının usta ismi Sait Faik Abasıyanık'ın hatırasını yaşatmak amacıyla her yıl bir öykücüye verilen "Sait Faik Hikâye Armağanı" bu kez Şermin Yaşar'ın oldu.

 

Sosyal medya paylaşımları, konuşmalar, anketler, veriler gösteriyor ki pandemi günlerinde evde geçen zamanın ciddi bir kısmını kitaba ayırdık. Türkiye ve dünya genelinde İNSAMER'in yaptığı araştırma kitap yayımı ve okuma oranlarındaki artışa odaklanıyor. Kitapyurdu ve Idefix sitelerinden alınan veriler de korona istatistiklerine katkı sunuyor.

 

 

 

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.