İstanbul'un önemli kitabevlerinden biri olan Mephisto, İsmail Güzelsoy'un son kitabı Çıt Yok ile yayıncılık dünyasına merhaba dedi.

Mephisto Kitaplığı yayın yönetmeni Ömer Erzeren ile yayıncılığa neden başladıklarını, uzun zamandır kitapçı olan yeni bir yayınevi olarak yayıncılık dünyasını dair gözlemlerini konuştuk.

Kitap yayınlamanın cazibesi

Erzeren, ticari bir karardan çok keyif kaynağı olduğunu söylediği yayıncılığa nasıl başladıkları sorusuna “Kitaplarla o kadar haşır neşir olunca ister istemez kitap yayınlamanın cazibensine kapılıyorsunuz.” diyerek yanıt veriyor.

Bir anda çok sayıda kitap yayınlamayacaklarını dile getiren Erzeren “butik yayınevi” olduklarını ve bunun yadırganmaması gerektiğini çünkü “kitapçıların okurlara çok yakın” olduğunu söylüyor ve yayıncılık hayatlarına daha önce Everest ve Doğan Kitap'tan kitapları çıkmış olan İsmail Güzelsoy'un kitabı ile başlamalarını ise şu sözlerle açıklıyor:

“Yaklasık iki yıldır yayıncılık yapma hevesimiz vardı ancak, Türkçe edebiyat ile başlamamız tesadüf eseri oldu. İsmail Güzelsoy'un romanları önceden İletişim, Everest ve Doğan Kitap'dan çıkmıştı. Son romanı “Çıt Yok”u okuduğumuzda çok sevdik, sevdiğimiz içinde yayımlamak için uğraştık aksi takdirde uğraşmazdık.”

“İyi bir Türkçe ile yazılmış kitap okurun hakkıdır”

Erzeren, yayıncılığa henüz başlamış bir kitapçı olarak okurdan beklentileri olmadığını söylüyor: “Yayıncnın okurdan beklentisi olmamalı. Okurun, yayıncıdan beklentisi olmalı.”

Kitap fiyatlarındaki artışa dikkat çeken Erzeren, “Okurun düzgün, anlaşılır bir Türkçe ile yazılmış” kitapları hak ettiğini ve  “Okur, bunlar bana kazık atmıyor, bunlar kitaplarını özenle seçip, hazırlayıp yayımlıyorlar diyebilmeli.” diyor.

“Çuvaldızı kendimize batırmalı”

Yayın dünyasının Türkiye'de canlı olduğunu söyleyen ve “Kitaba hakkını veren yayınevlerinin” varlığına ve onların küçük trajlarla boğuştuğuna dikkat çeken Erzeren, kitapçı olarak yayın dünyasına dair gözlemlerini şu sözlerle aktarıyor:

“Umudumuz Türkiye'de gerçek okur oranının zaman içinde yükselmesi. Türkiye'de, tirajı 4 bin olan bir yazar neden Fransa'da İtalya'da yüz bin satıyor? Çuvaldızı kendimize batırsak iyi olur.”