Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Yazarlar


Yavuz Ekinci

Yavuz Ekinci 1979 yılında Batman’da doğdu. Dicle Üniversitesi Siirt Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü’nü bitirdi. Yazın hayatına öyküyle başladı. 2001 yılında Yaşar Nabi Nayır Dikkate Değer Öykü Ödülü’nü aldı. 2003 yılında “Kafatası” öyküsüyle Gençlik Kitabevi, “Göç” öyküsüyle İnsan Hakları Derneği ve 2005 yılında “Eşikteki Hayatlar” öyküsüyle de Gila Kohen Öykü ödüllerini aldı. “Sırtımdaki Ölüler” adlı dosyası 2005 Haldun Taner Öykü Ödülü’ne, “Sessizlik Kulesi” adlı dosyası da 2008 Yunus Nadi Öykü Ödülü’ne layık görüldü. “Sırtımdaki Ölüler” kitabı 2007 yılında Doğan Kitap tarafından basıldı. Öyküleri, Adam Öykü, Varlık, Kitap-lık, İmge Öyküler, Eşik Cini, Kül Öykü ve Notos Öykü dergilerinde yayımlandı. İlk kitabı Meyaser’in Uçusu 2004 yılında yayımlanan yazar, halen Batman’da ögretmenlik yapıyor.

Tüm Yazıları

Bu dünya baştanbaşa aslı olmayan bir masal gibidir. Yeryüzünde yaşayan tüm canlılar eninde sonunda ölümle yüzleşir. Çünkü yeryüzünde her ne varsa geçici ve ölümlüdür. Mezarlıkların kapısına, şehrimize veya tesisimize “hoş geldiniz” gibi büyük harflerle yazılan Al-î Îmrân süresinin 185. ayetindeki gibi “Her canlı, ölümü tadacaktır.”

Hüznü en çok eşya ile insan münasebetinde aramışımdır. En geniş anlamıyla eşyayı yitip giden bir zaman algısıyla ele alan metinlerde okumaktan haz almışımdır. Bunları bana düşündüren de Mustafa Kutlu'nun son kitabı Tahir Sami Bey'in Özel Hayatı adlı uzun hikâyesi oldu. Kitabı bitirdiğimde bir yaprak dökümü misali solup giden Tahir Sami Bey'in hikâyesinin buruk tadı kaldı dilimde.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.