Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap


Eleştiri Arşivi

Eleştiri // En çok okunanlar



Attila İlhan: Dünya Masalında Bir Çığlık

Masalların içinden kaçmıştı dünyaya

 



Metropolde safari

Hiç tanımadığımız insanlarla yan yana geldik. Bunun üzerine inşa edildi uygarlık ve onun en büyük göstergesi sayılabilecek kentler. Önce küçük nüfusun verdiği “herkesin herkesi biliyor olması” güvencesi, yerleşim yeri kalabalıklaştıkça “kimsenin kimseye inanmaması gereği” paranoyasına dönüştü.



Kalbe giden yol

Altı çizilen anlar, üstü karalanan anılar hep o durumun içindeki detaylarla özdeşir; kokular, renkler, hareketler, sesler… Hafızamızda yer eden tüm hikayeler kendi ayrıntılarını taşır. Yemek de o ayrıntıların belki de en önemlilerinden biri. Üstelik yalnızca hikayeye değil, hikayede geçen önemli/önemsiz karakterlere de bir anlam, hafızaya kazınacak bir özellik ekler.



Hoyrat taşrada bir gezinti

Thomas Bernhard’ın, geçmişiyle hesaplaşırken nefes alma (kendisini bulma) gayreti, fonda ailesinin ve Avusturya’nın bulunduğu anlatı, deneme ve romanlarında açığa çıkıyor; Amras-Watten, Beton, Bitik Adam, Don, Düzelti, Eski Ustalar, Goethe Öleyazıyor,



Dokuz adımda “erkek” olmak

Cinsiyetler arasındaki dünya görüşü, yaşama dair beklentiler ve edimler söz konusu olduğundaki farklılık, edebiyatın en ilgi çeken konularından biri ve hâlâ da merak konusu. Özellikle toplumsal cinsiyet çalışmalarının ve cinsiyetin siyasi bir harekete dönüşmesiyle birlikte bunun edebiyattaki yansımalarını da daha sık görür olduk.



Siyahın Beyazla, Vinyetin Romanla Mücadelesi

Öncelikle başlıktaki ayrık otu kelimeyle başlayalım: vinyet; bir metinde yer alan fikrin veya ilişkili olduğu anlatıdaki kilit noktaların gene o metnin/anlatının yayınlandığı mecra içerisinde görsel olarak ifade edilmesini sağlayan görsel araca verilen addır. Bu adın kapsamı, metin arası basit grafikler veya figürleşmiş harflerden tam sayfa illüstrasyonlara kadar uzanır.



Edebiyatın ipiyle kuyuya inmek

Yazarak delirenler, yazmadan delirenler, yazmasa delirecekler, yazdıkça delirmeyenler… Edebiyat ile delilik arasındaki ilişki, her çağda ve koşulda dikkati çeken konuların başında geliyor. Edebiyat deliliğin, delilik de edebiyatın katmanlarında usul usul dolaşıyor. Kafka, yazdığı bir mektupta, “Edebiyat, içimizdeki donmuş denizin buzlarını kıracak bir baltadır,” demiş mesela.



Han Duvarlarından Zindan Duvarlarına: Faruk Nafiz Çamlıbel-II

Faruk Nafiz, Türk edebiyatında gelecek zamanlara ulaşmada en büyük handikap olarak dildeki hızlı değişimi görüyordu. Tanıdığı edebî şahsiyetler arasından kimlerin “istikbale intikal edeceği” sorulduğunda “İsim olarak pek çok, fakat eser olarak pek az...” dedikten sonra değişen dile dikkati çekiyor, “Zaten bizdeki nesillerin başını yiyen lisanımızdaki kararsızlıktır.



Turkuaz çileler

Zeynep Rade’in geçen ay yayımlanan öykü kitabı En Güzel Boşanma Hikayeleri, okuru temelde evlilik ve boşanma kavramları üzerinden sorgulamaya iten bir eser. Kitaptaki 16 öykü boyunca evlilik hayatının halı altına süpürülen evreleri, boşanmayı hazırlayan zeminler ve süreçlere yer verilmiş. Elbette sonrası da…



Yazarın adaleti

Ayşe Erbulak’ın yakın bir zaman önce çıkan son romanı Cinayet Sınıfı Başkanı, çocukluklarında büyük travmalar yaşamış ve bunu aşamamış ve hayatlarını da bu unut(a)mayışın üzerine kurmuş üç kişinin hikayesi; tabii, her şeyin üstünü örten bir cinayetin söz konunu olduğunu da ekleyelim...

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.