Söyleşi Arşivi
Söyleşi // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Usta yazar Ernest Hemingway'in George Plimpton'la yaptığı söyleşiyi Buket Ketbağa SabitFikir için çevirdi.
//php print_r ($fields); ?>
İTEF - İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali'nin üçüncü yılında, Sabit Fikir her hafta festivalin katılımcısı olan bir edebiyatçıyla söyleşi yayımlayamaya devam ediyor. Bu haftaki söyleşimiz, Macar yazar Péter Zilahy ile…
//php print_r ($fields); ?>
//php print_r ($fields); ?>
Televizyon ekranlarında geniş bir izleyici kitlesine ulaşan“Behzat Ç. - Bir Ankara Polisiyesi ” dizisi, önceki akşam yayınlanan son bölümünde özel bir senaryoyla ekranlardaydı. Hrant Dink cinayetine benzer bir hikâyeyle kurgulanan bölümde, Prof. Barış Öncü adında bir öğretim görevlisinin 17 yaşında, beyaz bereli bir genç tarafından katledilişi anlatılıyordu.
//php print_r ($fields); ?>
İTEF - İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali'nin üçüncü yılında, Sabit Fikir her hafta festivalin katılımcısı olan bir edebiyatçıyla söyleşi yayımlayamaya devam ediyor. Bu haftaki söyleşimiz, Romen yazar Gabriela Adameşteanu ile…
//php print_r ($fields); ?>
Henry Miller: "Yazarken yapılacak son şey rahat etmektir"
İlk kitabı Yengeç Dönencesi'ni 42 yaşındayken Paris'te yayınladıktan sonra sansür, pornografi, ve müstehcenlik ile boğuşmak zorunda kalan Henry Miller, roman yazma sürecini ve roman sanatına dair düşüncelerini anlatıyor.
//php print_r ($fields); ?>
//php print_r ($fields); ?>
Her Şey Aydınlandı ve Aşırı Gürültülü ve İnanılmaz Yakın kitaplarının parlak yazarı Jonathan Safran Foer'in 2009'da yayımlanan Hayvan Yemek isimli kitabı yakın zamanda Türkçeye çevrilerek Siren Yayınları tarafından okurlara sunuldu. Foer yıllarca vejetaryenliği denemiş bırakmış, tekrar denemiş ve tekrar bırakmış.
//php print_r ($fields); ?>
İTEF - İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali'nin üçüncü yılında, Sabit Fikir her hafta festivalin katılımcısı olan bir edebiyatçıyla söyleşi yayımlayamaya devam ediyor. Bu haftaki söyleşimiz, Macar yazar Krisztián Grecsó ile…
//php print_r ($fields); ?>
Okuduğumuz her şeyin; her romanın, öykünün, haberin, hatta reklamın ardında bir yazar olduğu gibi, bir de editör var. Onlar çoğu zaman isimsiz kahraman, bir metnin, okurla buluşacağı ana dek süren serüvende en çok emek verenlerden. Ama ne yeterince görüyoruz editörleri ne de yeterince değer veriyoruz onlara. Öyle değil mi?