Dosya Arşivi
Dosya // En çok okunanlar
//php print_r ($fields); ?>
Patti Smith’i nasıl bilirsiniz? Punk’ın babaannesi olarak anılan Smith için salt müzisyen demek yanlış olur. Yazar kimliğiyle de hatırı sayılır bir kariyere sahip olan Patti Smith aynı zamanda sıkı bir okur. Öyle ki, o da pek çok kitap düşkünü çocuk gibi rol modellerini gerçek hayattan değil, edebiyat dünyasından seçmiş.
//php print_r ($fields); ?>
Flavorwire.com sitesi, yazarların garip takıntılarını su yüzüne çıkarıyor. Kimi video oyunlarına düşkünken kimi de step dansı yapmaya bayılıyormuş.
İşte yazarlar ve garip takıntıları:
Martin Amis - Video oyunları
//php print_r ($fields); ?>
Jean-Baptiste Grenouille, 17 Temmuz 1738 günü, bütün krallığın en pis kokan kenti olan Paris’in belki de en kötü kokan yerinde doğar: “Yılın en sıcak günlerinden biriydi.
//php print_r ($fields); ?>
Gün geçmiyor ki Türkiye'de yeni bir yaşam tarzı tartışması alevlenmesin. Toplumun içki kavramıyla ilişkisinin -gerek yasaklanan reklamlar, gerekse içki satışı konusunda yapılan düzenlemelerle- bir kez daha gündeme oturduğu bu günlerde dünya edebiyatının en büyük isimlerinden biraya dair 13 alıntı yaptık.
Şerefe!
//php print_r ($fields); ?>
Okumak dendi miydi nedense evvela roman okumak gelir akla. Öykü ise nedense romandan ayrı bir yerde durur ve okuru da kendine hastır. Kimi okurlar da öyküye önyargıyla yaklaşır, bir romandan alacakları tadı öyküde bulamayacaklarına inanır nedensiz yere. Oysa öykülerin de kendilerine has biçimleri ve lezzetleri var. İşte öykü okumak için 6 geçerli sebep:
//php print_r ($fields); ?>
Antoine de Saint-Exupéry, 1944 yılında Nazi Almanya’sının belki de sonsuza dek sürecek bir feci kırılma olduğuna dair yoğun kaygılarla ABD'den savaşın Avrupa’sına geri dönüp de Akdeniz'de yittiğinde, Küçük Prens'in nasıl bir fenomene dönüşeceğini hayal edemezdi tabii.
//php print_r ($fields); ?>
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından 15. kez düzenlenen Filmekimi, bu yıl 7-16 Ekim tarihlerinde...
//php print_r ($fields); ?>
Can Yücel’i yazmaya Attila İlhan’la başlamak. Nokta. Aynı yarım cümleyi iki kez daha kurabilir, ikisinde de iki ‘korkulu usta’nın adını anabilirim. Herkesin bildiğini yazıdan niye saklamalı: Biri Edip Cansever, biri Turgut Uyar.
//php print_r ($fields); ?>
Evrensel Kitabevinde görürdüm onu. Görürdük. Biz. İkibiz. Ömer Ateş ve ben, bazen de üçbiz, Erkut da olurdu. Evrensel, Ankara’da Kızılay’da Mithatpaşa caddesini döndüğümüz yerdeydi. Biz kitap alırdık, Ankara’da hep öğrenciydim, üniversiteye giderken bazı arkadaşlarım da oradan kitap aldıklarını söylerlerdi, ben onlar kadar çok almamış olurdum. Param yetmezdi o kadarına.
//php print_r ($fields); ?>
Ölüm Pornosu davası 30 Eylül Dünya Çeviri Günü'nde açıldı, Yumuşak Makine davasının ikinci duruşması ise 11 Ekim'de. Dergimizin Temmuz sayısı dosyasında davaların açılmasında etkili bir rol oynayan T.C. Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu'na yer vermiştik. Bir anlamda yayıncı ve çevirmenlerinin hapsinin istendiği iddianamelerin hazırlandığı kurula tekrar göz atalım istedik.