Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Dünyadan // Granta’dan küçük okumalar rehberi




Toplam oy: 810
Granta editörlerinin ön plana çıkardığı 21 isim; Amerikan edebiyatının genç yazarları...

Dünyanın farklı yerlerinden yazarlardan bahsedeceğim bir “küçük okumalar rehberi” için editörümle anlaşmıştım, ama Londra merkezli Granta dergisinin son sayısında (139. sayı) üçüncü kez Amerikan edebiyatının genç yazarları listesine yer verdiklerini gördüğümden, tüm yazıyı bu listede odaklamak istedim. Ne de olsa Amerikalı yazarların hatırı sayılır bir kısmı dünyanın farklı coğrafyalarından gelen ailelerin çocukları olduğundan, dünya edebiyatı listesi olarak kabul edilebilir.

 

Granta dergisinin bu tarz listeleri oldukça ünlüdür ve pek çok iyi yazarı önceden haber verir. Bugüne kadar onar yıl arayla dört kez genç Britanyalı yazarlar listesi yayımladılar, yine onar yıl arayla üç kez de genç Amerikalı yazarları sayıp döktüler. Zaman zaman farklı coğrafyaların yazarlarının da bir dökümünü yaparlar. (Bu saygın derginin bir zamanlar Yekta Kopan editörlüğünde Türkiye’de de bir sayısı çıkmıştı, ama prematüre küvezinden çıkamadı ne yazık ki.)

 

Nisan ayında yayımlanan son sayısında Granta editörleri, yanlarına A. M. Homes, Patrick deWitt, Kelly Link, Ben Marcus gibi yazarları da alarak (2016’nın National Book Critics Circle ve Booker ödüllü romanı Sellout’un yazarı Paul Beatty’den de yardım istemişler, ama ödüller yağmaya başlayınca takvimi uymadığından katkıda bulunamamış) 400’e yakın dosyayı inceleyerek 12 kadın 9 erkekten oluşan 21 isimde karar kılmışlar ve söz konusunu isimlerin birer “işini” yayımlamışlar; ayrıca listede ilk defa kadınların ağırlıkta olmasından da heyecan duymuşlar. Her ne kadar zamanında David Foster Wallace, Donna Tartt gibi yıldız isimleri pas geçmelerine hayıflansalar da, Jeffrey Eugenides, Jonathan Franzen gibilerini gözlemleyebilmekten gurur duyuyorlar. Bu sene pas geçmek durumunda kaldıkları isimler arasında da Tao Lin, Téa Obreht, NoViolet Bulawayo gibi isimler var. Listedeki pek çok isim ya Columbia Üniversitesi’nden ya da Iowa Yazarlık Kursu’ndan geçmiş, hemen hemen hepsi uzmanlık eğitimi de görmüşler.


Dünyanın buluşma noktası

 

Dergideki isimler arasından en popüleri ve benim de yakın zamanda 22:04 nedeniyle etraflıca bahsettiğim isim Ben Lerner, dolayısıyla onu atlıyorum. Daha önce The National Book Foundation tarafından açıklanan “35 yaş altı 5 yazar” listesinde yer alan Greg Jackson, Prodigals adlı öykü kitabıyla tanınıyor, 34 yaşında, Brooklyn’de oturuyor ve şaka yollu her sabah Paul Auster’la jogging yaptığından bahsediyor. Sana Krasikov, 1979 doğumlu, dönemin Sovyet çocuklarında olduğu gibi Ukraynalı olmasına rağmen Gürcistan’da büyümüş, sonra ABD’ye göç etmişler, bu sene yayımlanan The Patriots adlı romanında Brooklyn-Moskova arasında 1930’lardan beri üç kuşak boyunca gidip gelen insanları anlatıyor. Karan Mahajan, 1984 doğumlu, Hint kökenli, geçtiğimiz yıl National Book Award’ın finalistlerinden olan Küçük Bombalar Cemiyeti adlı romanı Elif Okan Gezmiş çevirisiyle Kafka Kitap’tan yayımlanmış. Dinaw Mengestu, 1978’de Etiyopya’nın başkenti Addis Ababa’da doğmuş, 2008’de yayımlattığı ilk romanı The Beautiful Things That Heaven Bears ile Guardian gazetesinin ilk kitap ödülünü almış, 2015’te son romanı All Our Names yayımlanmış. Oldukça üretken bir şair ve yazar olan 1978 New York doğumlu Jesse Ball’un dilimizde tek yapıtı Sağırlık Berrak Göçer çevirisiyle 2011’de Everest’ten yayımlanmış, son kitabı Sleep, Death’s Brother uyku ve rüyayla ilgili ilginç bir kılavuz kitap. Bush yönetimi ve teröre karşı küresel savaş üzerine ilk romanı The Infernal ile dikkat çeken Mark Doten, Minnesotalı, Soho Press’te editör ve yazmakta olduğu, Trump’ın nükleer savaş başlatacağını öne süren, yeni romanı Trump Sky Alpha’dan bir bölüm dergide yer alıyor. Her birini alternatif dergilerde yayımladığı beş öyküsünün yer aldığı ilk kitabı The Babysitter at Rest ile popüler olan Kaliforniyalı Jen George, Donald Barthelme ve Kathy Acker’a benzetiliyor. Yakınlarda Hep Kitap tarafından Begüm Kovulmaz çevirisiyle ikinci romanı Eileen’in yayımlandığı Ottessa Moshfegh, İranlı bir baba ve Hırvatistan doğumlu bir anneden 1981’de Boston’da dünyaya gelmiş. Şikagolu Halle Butler, senaryo da yazıyor, otobiyografik öğeler taşıyan ve bir bakıma Sırça Fanus gibi bir büyüme romanı sayılan ilk kitabı Jillian’ı 2015’te yayımlamış. Bir başka Kaliforniyalı, 1989 doğumlu Emma Cline’ın geçen yıl yayımlanan ilk romanı The Girls Charles Manson kültü ve etrafındaki kadınlar hakkında bir yapıt, yazarın fotoğraflarına baktığınızda 1970’lerin o tedirgin edici döneminin kadınlarına da benzediğini düşünebilirsiniz. Rachel B. Glaser, resim ve şiir okumuş, Paulina&Fran adlı romanı, Pee on Water adlı öykü kitabı ve iki şiir kitabıyla listeye girmiş üretken bir isim. 1978, New York doğumlu Lauren Groff, Stephen King tarafından da ilk romanı The Monsters of Templeton’ın beğenildiği, Barack Obama’nın ilgisini çekmiş, 2015’teki son romanı Fates and Furies ile pek çok ödüle aday olmuş bir romancı. Gana doğumlu (1989), son dönemlerin siyah edebiyatının popüler isimlerindan Ta-Nehisi Coates tarafından “35 yaş altı 5 yazar” listesine önerilen Yaa Gyasi, ilk romanı Homegoing ile PEN/Hemingway Ödülü’yle National Book Critics Circle’ın ilk romanlara verdiği John Leonard Ödülü’nü almış. Aynı yıl doğmuş Catherine Lacey, Nobody is Ever Missing adlı romanıyla geçen sene Whiting Ödülü’nü almış, yeni romanı The Answers bu ay yayımlanacak, Certain American States adlı öykü kitabının da eli kulağında. Chinelo Okparanta, Nijerya’da doğmuş, ilk öykü kitabı Happiness, Like Water’dan (2013) beri özellikle LGBTİ camiasının bir temsilcisi olarak popüler, ilk romanı Under the Udala Trees ile Uluslararası Dublin Edebiyat Ödülü’ne de aday olmuş. 1978 Louisiana doğumlu Garth Risk Hallberg, St. Louis’de okumuş, artık New York’ta yaşıyor ve ilk romanı City on Fire. Anthony Marra, 1984 doğumlu, bir başka John Leonard Ödülü almış yazar; 2013’te yayımlanan, Çeçenistan’la ilgili romanı Hayat Denen Mucizeler Bütünü, geçen sene Pegasus tarafından Alaz Kuseyri çevirisiyle dilimizde de basılmış; The Tsar of Love and Techno adlı bir öykü kitabı daha var. Tayvanlı bir ailenin çocuğu olan Esmé Weijun Wang’ın romanı The Border of Paradise; Amerika’nın orta-batısında doğan, San Francisco’da yaşayan yazarın The Collected Schizophreinas adıyla yayımlanan denemeleri Graywolf Nonfiction Ödülü’ne hak kazanmış. New Jersey’den 1980 doğumlu Joshua Cohen, listedeki neredeyse tek Güzel Sanatlar Yüksek Eğitimi (Master of Fine Arts) görmeyen isim, aslında Manhattan Müzik Okulu mezunu ve yakında beşinci romanı Moving Kings yayımlanacak, dört de öykü kitabı var. Dergide yer verilen son isim Claire Vaye Watkins, 1984 doğumlu, Kaliforniyalı, Battleborn adlı öykü kitabıyla ve Gold Fame Circus adlı romanıyla tanınıyor; bir üniversitede ders veren yazarın babası bu listedeki Charles Manson kültüyle ikinci bağlantıyı oluşturuyor: Paul Watkins, zamanından Manson ailesinin çevresinde olup, “Helter Skelter”la birlikte müjdelenen şiddet dönemi başlamadan, Tate cinayetleri öncesinde uzaklaşan ve sonra da kült hakkında tanıklık eden bir isimmiş.

 

Bu liste üzerine çalıştığım ve iki Manson referansı gördüğüm gün, hâlâ okumakta olduğum Paul Auster’ın 4321’inde 778. sayfada “Charles Manson and the Tate-LaBianca murders” ibaresini görmem de kişisel bir tesadüf oldu; hayrola.

 

 

 


 

 


Görsel: Esra Kalay

 

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.