Sanırım pek duymayan kalmamıştır ama yine de, en azından ana başlıklar halinde hatırlatabiliriz: Bildiğiniz gibi bu yıl 35.’si gerçekleştiriliyor Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nın. 12-20 Kasım tarihleri arasında, Beylikdüzü’ndeki Tüyap İstanbul Fuar ve Kongre Merkezi’nde... Bu yıl “Felsefe ve İnsan” temasına sahip fuarın onur yazarı da filozof-akademisyen Ioanna Kuçuradi. Onur konuğu ülke olarak ise Almanya belirlendi; Almanya, “Sözcüklerin Etkisi-Worte Bewegen” sloganıyla fuara konuk oluyor.
SabitFikir, Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nı bir başka yönden daha takip ediyor aslında. Örneğin geçtiğimiz sene, konuk ülkenin Romanya olmasından yola çıkarak kasım sayısındaki dosya yazısında Balkan edebiyatını ele almıştık. “Balkan edebiyatına bu kadar uzak oluşumuzun nedenleri ne olabilir? Türkçe edebiyat Balkan ülkelerinde ne kadar biliniyor?” gibi soruların peşinden gitmiştik. Ya da bir önceki sene, Türk sinemasının 100. yılını selamlayan fuar dolayısıyla SabitFikir’in Kasım 2015 tarihli sayısında edebiyatın beyazperdedeki 100 yıllık varlığına göz atmaya çalışmıştık. (Hatta “Hâlâ Uyarlanmadı” başlığı altında şöyle bir metin paylaşmıştık o sayıda: “Bazı yazarlar ve kitapları var ki, perdede görecek olsak fazlasıyla heyecanlanabiliriz ama bir yandan da ‘hiç uyarlanmasa mı acaba’ diye büyüsü bozulmasın isteriz; Anayurt Oteli’ni hatırlayıp neden olmasın diye düşünsek bile... İşte ‘kimse dokunmasın sendromu’na ait bazı eserler: Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü; Oğuz Atay, Tutunamayanlar; Sabahattin Ali, Kürk Mantolu Madonna; Yusuf Atılgan, Aylak Adam; Orhan Pamuk, Cevdet Bey ve Oğulları; Yaşar Kemal, İnce Memed; Barış Bıçakçı, Sinek Isırıklarının Müellifi; Hakan Günday, Kinyas ve Kayra...” Bildiğiniz gibi Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna’sına ilişkin bir girişim var şu sıralar...)
Bu sene de, yine fuarın “Felsefe ve İnsan” temasını “uyarlayarak” edebiyat-felsefe ilişkisinde odaklandık. Seda Ateş, hazırladığı dosyada, “felsefe ve edebiyatın ilişkisi nerede başlar?” sorusundan yola çıkıyor ve devamında şunları soruyor: Yeni Hayat felsefi bir roman mıdır; Sofie’nin Dünyası’na felsefe sözlüğü diyebilir miyiz; Küçük Prens çocuk romanı mıdır, yoksa felsefe metni midir; Alice’in Harikalar Diyarındaki Maceraları edebiyata mı, bilim felsefesine mi aittir?
Yeni yorum gönder