“Bütün yazarlar gösterişçi, bencil ve tembeldir; yazma motivasyonlarının temelinde de bir sır yatmaktadır.” Bu sözler Eric Arthur Blair’e ait. Fakat biz onu Hayvan Çiftliği ve 1984 gibi eserlerin yazarı George Orwell olarak tanıyoruz.
Orwell, onu tarihe geçiren romancılığının yanında aynı zamanda da usta bir deneme yazarıydı. Yazarlık macerası, pastoral bir ortamda geçen çocukluğu, pek ortalarda görünmeyen babası, okulda uğradığı zorbalıklar ve yalnızlığı etrafında gelişirken, George Orwell yazmasının ardındaki motivasyonu şöyle açıklıyordu:
“Yazar yaşadığı çağdan etkilenir elbette; hele ki bizimki gibi çalkantılı ve devrim niteliğinde bir çağda yaşıyor ise! Fakat yazmaya başlamadan evvel asla tam olarak bir kenara bırakamayacağı o duygusal tavrı da kazanmış olmalıdır. Geçimini sağlama gerekliliğini bir yana ayırırsak, yazmak için temelde dört neden kaldığını düşünüyorum. Bu nedenler her yazarda mevcuttur ve yaşadıkları atmosfere göre oranları değişir.”
İşte, Orwell’e göre bir yazarın yazmasının ardındaki dört neden:
• Katıksız egoizm: Zeki görünme tutkusu, hakkında konuşulmasını istemek, ölümden sonra hatırlanma arzusu, çocukluğunuzda size laf eden yetişkinler karşısında kendinizi kollamak vs. vs. Tüm bunlar birer neden değilmiş gibi davranmak palavradır, çünkü güçlü birer nedendir bunlar. Yazarlara benzer bir biçimde bilim insanlarında, sanatçılarda, politikacılarda, hukukçularda, askerlerde, başarılı iş insanlarında da vardır bu karakteristik. Kısaca söylemek gerekirse insanlığın üst kabuğudur bu. İnsanlar 30’larına geldiklerinde tümüyle bağımsız olma duygusu karşısında bocalarlar ve çoğunlukla başkaları için yaşayıp angaryalar altında boğulurlar. Fakat şanslı küçük bir grup daha vardır: Bu insanlar ne yaptıklarını bilirler ve hayatlarını sonuna dek kendileri için yaşarlar. Yazarlar da bu gruba dahildir. Şunu da söylemek zorundayım ki ciddi yazarlar gazetecilerden daha benmerkezci ve kibirlidirler ve parayla daha az ilgilidirler.
• Estetik coşku: Dış dünyanın güzelliği ile kelimeler arasında doğru bir bağ kurmak... Bir nesirdeki sıkılığın ya da iyi bir öyküdeki ritmin yarattığı keyif duygusu. Kişinin hissettiği ve kaybedilmemesi gerektiğini düşündüğü deneyimi paylaşma arzusu. Estetik motivasyon birçok yazarda epey zayıftır, fakat yine de her yazarın ona nedensizce cazip gelen sözcükleri vardır. Eğer bir kitap demiryolu kılavuzu değilse estetik dikkatten bir ölçüde nasibini almıştır.
• Tarihsel dürtü: Şeyleri oldukları gibi görebilmek, gerçeğe ulaşıp onu gelecek nesillerin kullanımına sunmak arzusu.
• Politik amaç: Burada politik sözcüğünü en geniş anlamıyla kullanıyorum. Toplumun fikrini değiştirme ve dünyanın gidişatına yön verme arzusu. Tekrar ediyorum, hiçbir kitap politik görüşten tümüyle arınmış değildir. Sanatın politikayla bir işi olmadığını söylemek bile politik bir duruştur.
EK
* Kaynak: Brain Pickings
>>> Niçin Okumalıyız? // George Orwell
Yeni yorum gönder