Sabitfikir
Künye | Yazarlar | Giriş Yap

Dosya


Dosya

Hayvan dostlarımızla bu dünyayı daha adil paylaşmak için 20 kitap




Toplam oy: 320

Son yıllarda, hem hayvan hakları hem de ekoloji konusunda tüm dünyada belirgin bir hareketlenme var. Doğaya yönelik tahribat ve hayvanların yaşam alanlarının talan edilmesi artık gezegenin geleceğini tehdit eden bir boyuttayken, geç de olsa, insan dışındaki türlerle de duygudaşlık kurmak yaygın bir hal aldı. Ekokritik eleştirel teoride giderek önem kazandı; doğanın ve hayvanların tarafından bakmaya çalışan pek çok kuramsal ve kurmaca yapıt ortaya çıkmaya başladı. 2010’dan bu yana 4 Nisan’da, Türkiye dahil 33 ülkede kutlanan Dünya Sokak Hayvanları günü de, bu yeni şekillenmeye başlayan duyarlılığın bir yansıması.

Bu projeyi geliştiren strayanimalsday.org platformu, dünya çapında 600 milyondan fazla sokak hayvanının zor şartlarda yaşam mücadelesi verdiğine dikkat çekiyor ve 4 Nisan günü herkesi hayvan dostlarımıza şefkat göstermeye, bakımlarını üstlenmeye ve onların hayatına dokunabilmek için eyleme geçmeye davet ediyor. Birçok veteriner kliniği ve sivil toplum kuruluşu da bu kampanyaya destek veriyor.

 

 

Sokak hayvanları denince çoğumuzun aklına yalnızca kedi ve köpekler geliyor. Yine son dönemde daha fazla görünürlük kazanan ve hayvanlar üzerindeki her türlü sömürüye karşı çıkan bir politik duruş sergileyen veganizm ise bu tür duygudaşlıkların, tür ayırt etmeksizin, tüm hayvanlara yayılması gerektiğini; et, süt, yumurta endüstrisi gibi, ilaç ve kozmetik endüstrisi gibi pek çok alanda sömürülen hayvanların özgürleştirilmesi gerektiğini savunuyor.

Tüm dünyadaki et tüketimi oranlarının yanı sıra süt, yumurta, peynir gibi gıdaların tüketim miktarını düşününce, bu düşünce ütopik gelebilir. Büyük kârların döndüğü sektörler de şimdilik vegan hareketi çok büyük bir tehdit olarak görmüyor olabilirler. Ancak ister sağlık nedeniyle olsun ister etik gerekçelerle, veganizm tüm dünyada giderek daha çok destekçi kazanıyor.

 

 

Önümüzdeki yılların insan türünün geleceği hakkında neler getireceğini göreceğiz; ancak doğayı ve hayvan türlerini bu hızla sömürmeye devam edersek, ortada kimse için yaşanacak bir gezegen kalmayacağı bir gerçek.

 

 

1) Hayvanlara Niçin Bakarız?

 

 

2) Hayvanların Ne Kadar Zeki Olduğunu

Anlayacak Kadar Zeki miyiz?

 

 

3) Hayvanat Bahçeleri ve Doğanın Sonu

 

 

4) Başka Kediler

 

 

 

5) Hayvan Yemek

 

 

6) Hayvan Hakları ve Veganizm

 

 

7) İstanbul'da Kedi

 

 

8) Felidae

 

9) Kediler

 

 

10) İnsan Neden Vegan Olur?

 

11) Vegan Beslenme

 

 

12) Hayvan Hakları İnsan Hukuku

 

 

13) Etin Cinsel Politikası

 

 

14) Vejetaryenliğin Yararları

 

 

15) Veganizm: Ahlakı, Siyaseti ve Mücadelesi

 

16) Hayvan Hakları

 

17) Doğanın Anatomisi

 

 

18) Ekokurgu

 

19) Bir Hayvanı Sevmekle Başladı Her Şey

 

 

20) Hayvanların Tarafı

 

 

 

 

Derleyen: Abbas Bozkurt

 


 

 

Görseller: Elif Demir (üstte), Mert Tugen (altta)

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Yeni yorum gönder

Diğer Dosya Yazıları

Günlük yaşantıdaki kurallar çoğu zaman, yazılan eserler için de geçerlidir. Zorla gerçekleşen, kendine biçilen rolden fazlası istenen veya aşırıya kaçan her şey güzelliğini yitirir. Şair Eyyüp Akyüz, son kitabı Eskiden Buralar’da, adeta bu bilginin ışığında şiirlerini uzun tutmadan bitiriyor ve akılda kalan mısraları bize yadigâr kalıyor.

 

-Kimsin?

-Anneannemin torunuyum.

 

Divan Edebiyatı, sahibi meçhul bir kavram. Her halükârda 20. yüzyılın başında ortaya çıktığı konusunda bir tartışma yok. İskoçyalı oryantalist Elias John Wilkinson Gibb’in 1900 yılında yayınlanan Osmanlı Şiiri Tarihi kitabında bu kavrama hiç yer verilmez. Hepsi batılılaşma döneminde düşünülen isim alternatiflerinden biridir “Divan Edebiyatı”.

Arap coğrafyasında üretilen roman, öykü ve şiirler son yıllarda edebiyat gündeminde karşılık buluyor. Avrupa başta olmak üzere Batı’da düzenlenen büyük ve uluslararası kitap fuarlarındaki temsiliyetin güçlenmesi, en yeni eserlerin prestijli birçok ödüle değer görülmesinin bu ilgideki payı büyük elbette. Batı’nın doğuyu gördüğü “egzotik göz”le romantize edilemeyecek bir yükseliş bu.

Yirminci yüzyıl başlarında İngiltere genelinde Müslümanlara yönelik hasmane tavırlar öne çıkarken, İslam’ı seçenlerin sayısında da gözle görülür bir artış söz konusudur. İslam’la müşerref olan bu şahsiyetler, yeri geldiğinde İslam dünyasının savunucuları olarak da önemli faaliyetlerde bulunmuşlardır.

Kulis

Bir Rüya Gibi Dağılacak Olan Hokkabazlar Dünyasında Yaşıyoruz

ŞahaneBirKitap

Kaan Burak Şen, yavaştan genç yazar olarak anılmanın sonuna doğru geliyor; Mutlu Kemikler üçüncü kitabı… Kafası bir hayli tuhaf. Şimdilerde bir roman yazdığı da söyleniyor, fakat öncesinde belirtmekte fayda var: Mutlu Kemikler öykü derlemesi henüz çıktı, pek başka bir kitaba benzetilecek bir havası da yok bu kitabın.

Editörden

Tıp ve edebiyat ilişkisi, tıbbın insanla olan ilişkisi gibi tarih boyunca şekil değiştirmiş, her dönem yeni yaklaşımlarla genişlemiştir. Tıbbın tarihi, insan acılarının da tarihidir aslında. Edebiyatın içinde kapladığı yer, diğer bilim dallarından hep daha büyük olmuştur tıbbın.